Dağ
Mart 2024A+A-
Vail ed-Dahduh’a ithafen…
Gök kazınıyor sanıyorum
Pullar düşüyor omzuma
Nehir de kurur diyorum
Son kez çarpıp taşlara.
Bir dağ olsaydı acı
Eteklerinde biriken
Dikenli çiçeklerini
Toplayıp yakardım.
Pencerende yas sesi
Uzansaydı denizden
Süzerek damlaları
Kıyılardan alırdım.
Kırılıyor şimdi zaman
En güçlü dişlisinden
Harap olmuş kalbine
Hiç kimse dokunmamış
Eğilmeyen omzunda
Belki çiçek yok ama
Direniş filizine
Hiç hazan uğramamış.
Haykırıyor ruhumun her yanında yaralar
Halkın gibi kendini sarmaya alışmamış.
Nice kardeşim var bildim direnen suretlerinden
Hiçbirinin ismini doğduğum anne koymamış.
BU SAYIDAKİ DİĞER YAZILAR
- Gazze’yi Unutmak İhanettir!
- Bir İmtihan Olarak Gazze ve Gazze İle İmtihanımız
- Gazze Savaşında Türkiye’nin Rolü
- Yaramız, Hüznümüz ve Umudumuz Gazze
- Talebesini Bekleyen Okul: Gazze
- Mısır Refah Kapısını Neden Açmaz?
- 7 Ekim Neyi Başardı?
- UNRWA’nın Fonlarının Kesilmesi Toplu Cezalandırmadan da Beter!
- Lanetli Kavim Var mıdır?
- Entelektüeller Dünyayı Kurtarabilir mi?
- Gazze ve Soykırım Akademisyenlerinin İkilemleri
- Taç Giymiş Soytarının Hüküm Sürdüğü Saraydan Yayılan Kötülük
- Merhamet, Zulüm ve Egemenlik Üzerine
- Depremin Ardından Bir Yıl ve Yiğit Gazze
- Antlaşmaya ve Devlete İhanetin Acı Sonu Kurayzaoğulları Gazvesi
- Filistin Nasıl Uluslararası Bir Dava Haline Geldi?
- Şura Bilincini Yeniden Kuşanmak
- Cuma Hutbeleri Vesilesiyle “Hikmet-i Hükümet” Uygulaması Geri mi Geliyor?
- Gazze’nin Sessiz Çığlığı: Tebessüm
- Öfkemiz Derin
- Nuh Kıssasından Günümüze Çıkan Dersler
- Çıkalım Yola Şafak Vakti
- Dağ
- Asırlık Yas Evimiz
