
Filistin yanlısı protestoda sahnede sürüklenen Kuveytli öğrenci üniversiteye dava açtı
Bangor Üniversitesi, barışçıl protestonun ardından saldırı, hapsetme ve insan haklarını ihlal etmekle suçlanıyor.
Areeb Ullah’ın Middle East Eye’da yayınlanan yazısı, Haksöz Haber tarafından tercüme edilmiştir.
Kuveytli bir öğrenci, mezuniyet töreni sırasında kurumun İsrail'deki yatırımlarını barışçıl bir şekilde protesto etmesini engelleyen Birleşik Krallık'taki eski üniversitesine ifade özgürlüğünü ihlal ettiği gerekçesiyle dava açıyor.
Aishah AlBader, Galler'deki Bangor Üniversitesi aleyhine saldırı, darp, yanlış hapsetme ve insan haklarının ihlali iddialarıyla dava açtı.
Dava, geçen yıl mezuniyet töreni sırasında meydana gelen bir olaydan kaynaklanıyor. AlBader mezun olurken sahnede üzerinde “Bangor Üniversitesi soykırıma yatırım yapıyor” yazılı bir yastık kılıfıyla yürümeyi planlamıştı.
Ancak Bangor Üniversitesi'nin İsrail'in olası savaş suçlarına iştirak eden şirketlerden elini çekmesi için kampanya yürüten yerel bir öğrenci grubunun parçası olan AlBader, dört güvenlik görevlisi tarafından durdurularak sahneden indirildi ve binadan çıkarıldı.
Olayın 150.000'den fazla izlenen birden fazla videosunda, birkaç güvenlik görevlisinin AlBader'i yüzlerce kişinin önünde mezuniyet sahnesinin arkasından sürükleyerek çıkardığı görülüyor.
AlBader, olayın kendisini fiziksel olarak yaraladığını ve utandırdığını söyledi.
Şimdi Bangor Üniversitesi'ne karşı açtığı davanın, İngiliz üniversitelerine devam eden diğer öğrencilerin “dünya genelinde ve Filistin'deki adaletsizliklere karşı” konuştukları için cezalandırılmalarını engelleyeceğini umuyor.
"Bangor Üniversitesi'nin bu yıkıma ortak olan şirketlere yatırım yapmaya devam ettiğini bildiğimden, diplomamı sessizce kabul edemeyeceğimi hissettim. Bu platformu Filistin'de ezilen ve insanlıktan çıkarılanları merkeze almak için kullanmam gerektiğini biliyordum," diyen AlBader avukatları aracılığıyla yaptığı açıklamada şunları söyledi
"Üzerinde ‘Bangor Üniversitesi soykırıma yatırım yapıyor’ yazan bir yastık kılıfı tuttum. Sahneden sürüklendim, yaralandım ve aşağılandım.
"Kazanmak için çok çalıştığım mesleki fırsatları kaybettim ve geleceğe dair korku ve belirsizlik içinde yaşadım.
"Ailem mezuniyetimi izlemek için binlerce kilometre yol kat etti ve bu bir sevinç ve gurur anı olmalıydı. Bir yastık kılıfı tutmanın asla şiddeti kışkırtması gerektiğine inanmıyorum ve mezuniyetimde tuttuğum yastık kılıfı, üniversitenin saklamaya çalıştığı bir gerçeği ortaya çıkardı."
Protesto hakkı
Dava kapsamında AlBader'in avukatları Bangor Üniversitesi'ne, kurumun yatırım portföyünü barışçıl bir şekilde protesto etmek isterken güvenlik görevlileri tarafından sahneden nasıl zorla indirildiğini anlatan 20 sayfalık bir mektup gönderdi.
AlBader'i temsil eden avukat Alexander Hogg da Bangor Üniversitesi'ni eylemlerinden dolayı eleştirdi ve müvekkilini Galler'deki üniversiteden hesap sormak için "cesur" bir karar almış olarak tanımladı.
Hogg, “Üniversitelerin, müvekkilimin durumunda olduğu gibi, öğrencilerin protesto ve ifade özgürlüğü haklarını ihlal ettiklerinde hesap vermelerini sağlamak, sadece Filistin'de yaşananları protesto etme ve bunlara karşı konuşma hakkını korumakla kalmaz, aynı zamanda herkes için kamusal öneme sahip tüm konularda protesto etme ve konuşma hakkını da korur” dedi.
“İfade özgürlüğü ve protesto hakkının korunması, sadece uygun olduğu zamanlarda değil, aynı zamanda rahatsız edici olduğu zamanlarda da - örneğin ilkeli öğrencilerin üniversitelerin etik dışı yatırımlarına kamuoyunun dikkatini çektiği mezuniyet törenlerinde olduğu gibi - bu hakların korunmasını gerektirir.”
İsrail'in Ekim 2023'te Gazze'ye karşı başlattığı savaşın ardından Birleşik Krallık kampüsleri, üniversitelerin İsrail'in savaş suçlarına ortak olduğundan şüphelenilen şirketlere yaptığı yatırımları hedef alan kampanyalarla alevlendi.
Geçtiğimiz yıl, Birleşik Krallık'taki birçok üniversite protesto grubu, kurumlarına İsrailli şirketlerden ve İsrail'in savaş suçlarına ortak olduğundan şüphelenilen diğer şirketlerden el çekmeleri ve İsrailli kurumlarla ortaklıklarını sona erdirmeleri için baskı yapmayı amaçlayan kamplar ve işgaller başlattı.
Bu kamplar, Ekim 2023'ten bu yana 28 üniversitenin kampüsteki Filistin yanlısı aktivistlere karşı disiplin işlemi başlatmasına neden oldu ve insan hakları grubu Liberty tarafından yapılan bir soruşturmaya göre bazıları, öğrencilerini gözetlemek için özel gözetim şirketleriyle işbirliği yaptı.
Bangor Üniversitesi'ndeki öğrenciler de yaklaşık 400 gün boyunca kamp kurduktan sonra üniversite 250 sayfalık bir tahliye tebligatı yayınladı.
*Areeb Ullah, Middle East Eye için çalışan bir gazetecidir. Körfez'deki göçmen işçiler, Suriye, terörle mücadele politikası ve Orta Doğu ve Kuzey Afrika'daki toplumsal hareketlere odaklanmaktadır. Çalışmaları Al-Jazeera, Guardian ve Huffington Post gibi yayın organlarında yer almıştır.








HABERE YORUM KAT