1. HABERLER

  2. HABER

  3. DÜNYA

  4. Alman Hükümetinin Salgın Önlemleri Ülkede Tartışma Konusu Oluyor
Alman Hükümetinin Salgın Önlemleri Ülkede Tartışma Konusu Oluyor

Alman Hükümetinin Salgın Önlemleri Ülkede Tartışma Konusu Oluyor

Alman gazetelerinde bugün kamusal alanda maske takılması tartışması ve Almanya'da bugün gevşetilmeye başlanan salgın önlemlerine ilişkin yorumlar dikkat çekiyor.

20 Nisan 2020 Pazartesi 12:25A+A-

Mitteldeutsche Zeitung adlı gazetede yer alan yorumda, Almanya'da kamusal alanda maske takılması zorunluluğu getirilmesi talep ediliyor:

"Burnu ve ağzı bir maske, bir eşarp ya da bir şalla kapatmak makul ve mantıklı. Yeryüzünde kamusal alanda korona salgınına karşı önlemleri maske takma yükümlülüğü getirmeden gevşeten başka bir ülke yok. Bu konuda örnek ülke Güney Kore. Şimdiki zamanda maske takmak, özgürlük ve dayanışma anlamına geliyor. Virüsün havada dağılmasını ve insanların otomotikman yüzüne dokunmasını engellediği için virüs yayılımını yavaşlatıyor. İlke şu: Benim maskem seni koruyor, senin masken de beni. Burnu ve ağzı kapatma zorunluluğu olmadan kamusal alanda gerçek anlamda önlemlerin gevşetilmesi söz konusu olamaz. Bu herkes tarafından bilinmeli."

Der Tagesspiegel gazetesinde de maskenin gerekli olup olmadığı konusuna hükümetin açıklık getirmesi isteniyor:

"Maske kamusal alanda giderek daha fazla görünür hale geliyor. Maskenin faydaları konusunda ise bilimsel açıklamalar birbirinden farklı. Başkalarını virüsten korumak için yararlı olabilir. Ancak maskenin takan kişiyi koruyup korumadığı ise en azından tartışmalı. Ancak ağzın ve burnun kapatılması, salgının bir sembolü oldu. Aynı zamanda belirsizliğin, bilinmezliğin ve bilgisizliğin sembolü. Alman hükümeti maske takma önerisiyle güvenlikten çok bilinmezliğe yol açıyor ve vatandaşlarını belirsizliğe sürüklüyor. Nerede maske takılmalı, nerede takılmamalı? Ya da maskeyi özellikle kimler takmalı? Bu konuda net bir çizgi belirlemek daha iyi olurdu."

Tageszeitung (TAZ) adlı gazetede de hükümetin kamusal alanda maske takılması için planlama yapması gerektiğine işaret ediliyor:

"Ağız ve burnun korunması konusunda sıkıntı yaşanırken hükümet insanların bu tür şeyleri kendilerinin dikebileceğine ya da tekstil firmalarının da maske üretebileceğine güveniyor. Hükümet şu anda bu konuda tembellikle suçlanamaz. Elindeki tüm imkanları kullanıyor. Elbette öncelikle hastanelere ve muayenehanelere koruma ekipmanlarının sağlanması gerekli. Ancak dükkan ve mağazaların kapanmasından dört hafta sonra ve önümüzdeki haftalarda da dolaşım özgürlüğünün kısıtlı kalmaya devam edeceğinin görünmesi, artık gündelik hayatta da maske takılması için planlama yapılması gerektiğini gösteriyor.."

Almanya'da bugün dolaşım alanı 800 metrekareye kadar olan dükkanlar açılıyor. Reutlinger General-Anzeiger gazetesinde şu değerlendirmeyi okuyoruz:

"Şurası kesin: Siyasetçilerin şu zamanda tartışmaya neden olmayacak kararlar vermesi imkansız. Elbette kapalı işletmelerin tümünün tek seferde açılması söz konusu olamaz. Kalabalıkların şehir merkezlerine ve mağazalara akın etmesi halinde virüsün buluşma tehlikesi çok büyük. Ancak sıkı önlemler yerine kapsamlı hijyen kuralları ve mağazalarda müşteri başına düşücek metrekarenin belirlenmesiyle buna izin verilebilir. Zira birkaç haftadır bu kuralların açık olan marketlerde işlediğini gördük." (Deutsche Welle Türkçe)

HABERE YORUM KAT