1. YAZARLAR

  2. Haksöz

  3. Üç Yılda Bu Derece Değişen Görüş Farklılığının Sebebi Ne?

Üç Yılda Bu Derece Değişen Görüş Farklılığının Sebebi Ne?

Haziran 1995A+A-

Aşağıda üç yıl zaman farkıyla yayınlanan Milli Gazete ve Zaman gazetesi nüshalarından bazı alıntılar yapılmıştır. Din İşleri Yüksek Kurulu başkanvekilinin açıklamalarının satır aralarında geçen "Resmi veya gayri resmi müracaat'tan kastedilen nedir? Ülkede bazı resmi veya gayri resmi kuruluşlar Diyanet'e ne zaman müracaatta bulunmaktadırlar? Aslında alıntılanan iki farklı gazetedeki yorumlar, bu süre zarfında kimlerin "müracaat ettiğini" anlamamıza yetecek ipuçları vermiyorlar mı? Yine aynı şekilde 1992 yılında Zaman çeşitli alimlerin görüşlerin yayınlayarak üstü kapalı kendi anlayışını göstermiştir. Fakat 1995 yılında İse önceki yorumuna taban tabana zıt farklı yaklaşımlar Ön plana çıkarılmıştır. Burada aklımıza bir soru gelmektedir: "Acaba Zaman gazetesi gerçekten üç yıl önceki anlayışının yanlış olduğunu mu anladı yoksa üç yil önce rejimin siyasi ve askeri kanadı öyle İstediği için öyle yapılıp, üç yıl sonra da Nevruz'un resmi yetkililerce bayram yapılması kararlaştırıldığında, egemenlerle ters düşmemek için yorumda bir değişiklilik yapma gereği mi duyuldu?"

Haksöz

Dün – Milli Gazete 18.3.1992

Nevruzun İslamiyet'le en ufak bir ilgisi yoktur!

Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Başkan vekili İrfan Yücel, Nevruz'un İran kültüründen kaynaklandığını söyledi D.İ.Y.K. başkanvekili Yücel, "21 Mart'ta Türkiye'de de kutlamaları yapılan Nevruz'un İslamiyet'le en ufak bir ilgisi bile yoktur. Hali hazırda İran'da her yıl kutlanan Nevruz, esasen İslam'dan önceki bir gelenektir. Nevruz kelimesi yeniden doğuş manasına gelmekte olup bunu kutlayanların da ne maksatla kutladığını net olarak bilemiyoruz" diye konuştu. Yücel, Nevruz meselesi hakkında kendilerine resmi veya gayri resmi bir müracaat olmadığı gibi böyle bir durum söz konusu olsa dahi Din İşleri Yüksek Kurulu'nun bunu değerlendirmesinin mümkün olamayacağını ifade etti.

Bugün – Milli Gazete 21.3.1995

Nevruz Milli Barış ve Dayanışma Günüdür

Nevruz dolayısıyla geçen yıl yaşanan üzücü olayların yaşanmaması amacıyla bir açıklama yapan Diyanet İşleri Başkanı M. Nuri Yılmaz, vatandaşları uyardı. Halkın dış tahriklere kapılmamalını isteyen Yılmaz, bugünün milli barış ve dayanışma günü olarak kutlanmasını söyledi.

Yılmaz yaptığı açıklamada, tarihin her döneminde dini bayramın yanında, kazanılan zafer ve özellik arz eden tarihi olayların, yıldönümleri, hükümdarların tahta çıkmaları ve mevsimlerin başlangıcı gibi günlerin de mahalli ve milli bayramlar olarak kutlandığını hatırlattı. Gece ile gündüzün eşit olduğu, kışın bitip baharın başladığı 22 Mart'ın çok eskiden beri "Sultan Nevruz", "Nevruz-i Sultani" Orta Asya Türk topluluklarında "Sultan Nevruz" ve bazı Türk topluluklarında da "Ergenekon Bayramı" adıyla bir kurtuluş, tabiat, varoluş ve diriliş bayramı olarak sevinç içinde kutlandığını kaydeden Yılmaz, Nevruz'un ferdi ve içtimai faydalar sağlayacak bir tarzda kutlanmasına kimsenin itirazının olamayacağını belirtti.

Dün – Zaman Gazetesi 16.3.1992

Nevruz Mecusi Adeti

Birçok müslümanın İslam'da yeri vardır diye yıllardır aldatmacalara gelerek kutladıkları 21 Mart Nevruz bayramının bir Mecusi adeti olduğunu bildiren İslam alimleri, Nevruz'la birlikte Mecusilerin diğer bayramı olan Mahrecan bayramının Hz. Muhammed tarafından yasaklandığın belittiler.

Fıkıh alimi Halil Gönenç, Zaman'a yaptığı açıklamada Nevruz bayramının İslamiyet'ten önce Mecusiler tarafından kutlanan bir batıl adet olduğun belirterek, "Yani cahiliye döneminden kalmadır, fakat Peygamberimiz bunu kaldırarak "Ben size iki bayram gelirdim; biri Ramazan, biri Kurban bayramıdır. Mecusilerin bayramını kutlamanız size Allah tarafından yasak kılındı." şeklindeki bir hadisi şerifle bu batıl adeti yasaklamıştır" dedi. Gönenç, Nevruz'un müslüman halkın örf ve adetleriyle de bir alakasının olmadığını söyledi.

Tanınmış din alimlerden Sadrettin Yüksel de Nevruz'un tamamen İslamiyet ve ananelerimizin dışında bir hadise olduğunu açıkladı. Yüksel, "Bu Mecusilerin bayramıdır hatta Budistler tarafından bile kutlanmıştır. Bu bayramın müslüman Kürt kardeşlerimizle uzaktan yakından bir alakası yok. Bu mevzuda yapılan faaliyetler dahili ve harici düşmanlarımızın entrikaları ve spekülasyonlarıdır. Hiçbir vatandaşımızın bu oyuna gelmeyeceğini ümit ediyorum" şeklinde konuştu...

Bugün – Zaman Gazetesi 20.3.1995

Nevruz Geldi, Hoş Geldi!

İki yıldır PKK'nın zorlamasından uzak ve nisbeten olaysız kutlanan Nevruz, bu yıl devlet destekli olarak kutlanacak.

Bilindiği gibi Nevruz, geçtiğimiz yıl Başbakan Tansu Çiller tarafından milli bayram olarak açıklanmış ve kamuoyunda büyük tartışmalara yol açmıştı. Ayrıca Başbakan Çiller, Nevruz'un kanuni sınırlar içinde yasaksız bir biçimde kutlanması için gerekli düzenlemeleri yapacaklarını açıklamıştı. Bu yıl Milli Eğitim Bakanlığı'nın aldığı bir kararla da, Nevruz okullarda bayram olarak kutlanacak ve öğrencilere Nevruz hakkında bilgi verilecek...

Nevruz'un Türkler'in Ergenekon'dan çıkışını tasvir ettiği de iddia edilir. 12 hayvanla temsil edilen, Türk takviminde, 21 Mart'a rastlayan güne Türkler "Yengi gün" diyorlardı. Kırgızlar da Nevruz gününün, Mart ayında olduğu ve yeni yılın ilk günü anlamına geldiği ifade edilmektedir. Kazaklar, Nevruz törenlerinde mevlid okuturlar. O gün evler baştanbaşa temizlenir, yeni elbiseler giyilir. Azerbaycan'da Nevruz her yıl Mart'ın 31 ve 23'ü arasında kutlanır. Bugünlerde mezarlık ziyareti yapılır. Ziyaret esnasında hazırlanan helva ve pilavlar fakirlere dağıtılır. Orta Anadolu'da bugünde erken kalkılır, mezarlar ziyaret edilir, iyi niyetler tutulur. Doğu Anadolu'da ise Nevruz'un gecesinde canlı cansız bütün varlıkların Allah'a secde ettiklerine inanılır.

BU SAYIDAKİ DİĞER YAZILAR