11 Ekim Davası 25 Mayıs'ta

Hukuka aykırı bir şekilde ülke genelinde yaygınlaştırılmaya çalışılan başörtüsü yasağını, aynı şekilde ülke genelinde protesto etmek amacıyla 11 Ekim 1998'de gerçekleştirilen ve tüm yurtta yaklaşık 3 milyon insanın katıldığı Özgürlük İçin El ele yürüyüşü eylemi sonrasında pek çok insan gözaltına alınmıştı. 25 Mayıs 1999 günü saat 9.30'da İstanbul 1. nolu DGM'de bu davanın ilk duruşması yapılacak. Bilindiği gibi daha önce bu davanın duruşması yapılmaya çalışılmış ancak, Abdurrahman Dilipak'ın vekili olan Avukatların başörtülü olması sebebiyle avukatların duruşmaya katılımını engellemeye çalışmış, ancak başarılı olamayınca duruşmayı terk etmişlerdi.

25 Mayıs günü yapılacak duruşmada sanıkların ifadelerinin alınması bekleniyor.

İHH Davasında Karar

Yasadışı silahlı uluslararası yardım organizasyonu örgütü üyesi olmakla suçlanan ve haklarında dava açılan Bülent Yıldırım, Orhan Baş, Osman Nuri Er, Abdulkadir Kutluay, Yaşar Kutluay, Zeki Barış. Ali Hoşafçı, Ayşe Sözer, Tuncay Aktaş, Hüseyin Sandıkçı 26.4.99 tarihinde 4. Nolu DGM'de yapılan duruşmada sanıkların tamamı örgüt üyeliği, örgüte yardım ve yataklık suçlamalarından beraat etti. Sadece bazı sanıklara ruhsatsız av tüfeği bulundurmaktan para ve hapis cezası verilerek tecil edildi.

Elele Davası

İstanbul 1. Nolu DGM'de yürütülen 11 Ekim Elele yürüyüşü davasından farklı, ama yine aynı olayla ilgili olarak İstanbul Adliyesi 1. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen davanın 29 Nisan 1999 tarihinde saat: 11.00'de yapılan duruşmasında ifade veren sanıklardan Abdurrahman Dilipak, verdiği ifadede DGM'de görülen davayla 1. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki davanın birleştirilmesi talebinde bulundu. Sanıklardan Y. Şafak gazetesi yazarlarından Ahmet Taşgetiren ise bunun bir toplumsal hadise olduğunu ve kendisinin bir gazeteci olarak olayı gözlemlediğini söyledi. Yine sanıklar arasında bulunan Mazlum-der İstanbul şube başkanı Av. Sadi Çarsançaklı da kendisinin bir sivil toplum kuruluşunun başkanı olarak böyle toplumsal bir olayda yakından ilgili olduğunu ve gözlemci olarak orada bulunduğunu söyledi. Yaklaşık 30 kişinin yargılandığı duruşma 15.7.99 gün, saat: 11.00'e ertelendi.

İhsan Eliaçık'a Hapis Cezası

Araştırmacı-yazar R. İhsan Eliaçık başörtüsünü savunan iki köşe yazısından dolayı Ankara 2 nolu DGM tarafından TCK 312. maddeyi ihlal ettiği gerekçesiyle 2 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırıldı.

Anayasa Mahkemesi Başkanı düşünceye özgürlük isteye dursun TCK 312. maddesi yazar ve düşence adamlarını susturmak için olanca hızıyla ceza yağdırmaya devam ediyor.

Değişim Dergisi'nde Genel Yayın Yönetmenliği de yapmış olan İhsan Eliaçık Kayseri Gündem gazetesindeki köşesinde yayınlanan iki ayrı yazısından dolayı Ankara 2 nolu DGM tarafından toplam 2 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırıldı.

Ankara DGM C. Başsavcılığı tarafından 29.19.1998 gün ve 1998/207 nolu iddianamesiyle Ankara 2 nolu DGM'ye 312/2-3 maddelerine muhalefet etmek gerekçesiyle açılan dava sonuçlandı.

1992/2 esas ve 1999/43 karar sayılı gerekçeli DGM kararında şöyle deniliyor; ''...sanık savunmalarında; davaya konu yazıları kendisinin yazdığını, ancak iddianamede ileri sürüldüğü gibi kastının kin ve düşmanlığa açıkça tahrik etmek gibi bir amacının olmadığını, tek amacının üniversite öğrencilerini ve velileri başörtüsüne sahip çıkmaya çağırmak olduğunu, yazdığı düşüncelerin, düşünce ve ifade özgürlüğü çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiğini beyan ederek beraatine karar verilmesini talep etmiştir. Yazıların bütünü incelendiğinde her iki yazının konusunu da üniversitelerimizde uygulanan başörtüsü yasağının oluşturduğu görülecektir. Böylece sanığın her iki yazısında da üniversitelerde uygulanan başörtüsü yasağına karşı çıkıp, başörtüsünü, uğruna baş verilecek kadar kıymetli bir sembol olarak gösterip, başörtüsü yasağını uygulayan resmi görevlileri zorba diye nitelediği, başörtüsüyle üniversiteye giren öğrencileri mağdur olarak gösterip, öğrenciler ve velilerini tek yol direniştir diyerek suç işlemeye teşvik ettiği, başörtüsüyle ilgili yayım yapan görsel ve yazılı basın kuruluşlarını eylem yapan insanların beynini uyuşturmakla itham ettiği, her iki yazınının tümü değerlendirildiğinde sanığın halkı inananlar-inanmayanlar şeklinde ayrıma tabi tutup din farklılığı gözeterek kin ve düşmanlığa açıkça tahrik ettiği suçunu işlediği anlaşıldığından TCK'nın 312/2-3 maddesine göre cezalandırılması yönüne gidilmiştir..."

R. İhsan Eliaçık hakkında verilen 2 yıl 4 aylık hapis cezası hafifletme sebebleri göz önünde bulundurularak, sonuç olarak 1 yıl 11 ay 10 gün hapis cezasına dönüştürüldü.

Eliaçık, karar hakkında yaptığı açıklamada; "kararın Yargıtay'ca onaylanması durumunda cezaevine gireceğini, bunun bu ülkede yaşayan düşünce adamlarının bir kaderi olmaya başladığını, düşüncenin üzerindeki baskıların kaldırılması için nöbet sırasının kendisine gelmesi durumunda bundan büyük onur duyarak cezaevine gireceğini söyledi.

Eliaçık, mahkemenin erteleme talebi Yargıtay'ca reddedilir ve cezası onaylanırsa infaz yasası gereğince yaklaşık 9 ay hapis yatacak.

Eliaçık, halen, 28 Şubat süreci boyunca çeşitli yazı ve konuşmaları nedeniyle hakkında açılmış 27 ayrı davadan daha yargılanıyor.