1. YAZARLAR

  2. Haksöz

  3. Dünyadan Haberler

Dünyadan Haberler

Şubat 1994A+A-

Suriye-ABD Görüşmeleri Ne Getirecek?

Orta Doğu'nun en çok işbaşında kalmayı başarmış diktatörlerinden Hafız Esad, Nixon, Carter ve Bush'tan sonra Bili Clinton'la da görüştü. Ancak bu kez yapılan görüşme önceki başkanlarla yapılan sıradan resmi bir görüşmeden daha çok Amerika-Suriye zirvesi özelliğini taşıyordu. Orta Doğu barışında kilit bir ülke konumuna gelen Suriye elindeki güçlü kozlarla pazarlık şansı yüksek bir şekilde Clinton'la masaya oturdu. Haftalık El-Vasat dergisinin son Ocak sayısında Suriye'nin Amerika'yla olan bu görüşmesinin bölgede İslam devriminden beri İran'la ilişkileri üst düzeyde çok iyi olan Suriye-İran ilişkilerini etkileyeceğini belirtiliyor. Lübnan'daki Hizbullah'ın da bu görüşmeden nasibini alacağı ifade ediliyor. Diğer taraftan Suriye'de bulunan muhalif Filistinli örgütlerin Amerika-Suriye yakınlaşmasından nasıl etkilenecekleri diğer önemli bir soru işareti. Amerika'yla her zaman için görüşmeyi açık tutan Suriye özellikle Sovyetler Birliği'nin dağılmasından sonra bölgede süper bir gücün desteğinden yoksun ve yalnız kalmıştı. Bu görüşmelerin İsrail-Suriye, Suriye-Arap ilişkilerine ve Suriye-Lübnan, İran-Suriye ilişkilerine getireceği yeni boyut önümüzdeki günlerde pek çok dengeyi değiştirecek bir adım olabilir.

El-Bilad

FKÖ'ye Uluslararası Yardım

28 Ocak günü Paris'te toplanan uluslararası yardım kuruluşları, Gazze ve Eriha'da kurulacak Filistin yönetimine yardım etme kararı aldı. Karara göre Gazze ve Eriha'da kurulacak yönetimin 160 milyon dolar tutarındaki başlangıç masraflarının yüzde 80'i bu kuruluşlar tarafından karşılanacak. Toplantıya katılan Dünya Bankası yetkilileri, yardımın büyük bir miktarının İsrail tanklarının bölgeden çekilmesinden sonra yerel güvenlik için görevlendirilecek Filistin polis kuvvetleri için harcanacağını belirttiler. İsrail tanklarının yerini dolduracak polis kuvvetlerinin kimin güvenliğini sağlamaya hizmet edeceği malum.

Çokuluslu barış sürecinin bir parçasını teşkil eden toplantıda, işgal altındaki toprakların yönetimi için kullanılacak uluslararası yardımın nasıl karşılanacağı ve kullanılacağı görüşüldü. Uluslararası yardım paketi 500 milyon dolar.

Avrupalı bir komisyon üyesi "Yardım kuruluşları, müstakbel Filistin yönetiminin yardımları gereği gibi kullanacağından emin olmak istiyor, bundan emin olduğumuz takdirde kamu hizmetleri, güvenlik güçleri ve benzeri işler için yardım etmeye hazırız" sözleriyle yardım kararlarındaki gecikmenin sebebini açıkladı. Yeni yardım paketinin % 50'ye varan kısmının Avrupa Topluluğu ve Komisyon'u tarafından karşılanabileceğini de sözlerine ekledi.

Middle East International

Ürdün-Filistin Konfederasyonu

Ürdün ile Filistin arasında konfederasyon tartışmaları başladı. FKÖ içinde ve dışındaki milliyetçi Filistinliler bunu kesinlikle reddederken üst düzey FKÖ ve Ürdün yöneticilerinden bazıları konuya sıcak bakıyor. Diğer taraftan bazı Ürdünlüler de konfederasyonun Ürdün siyasasını olumsuz etkileyebileceğinden dolayı karşı çıkıyor. Pratik olarak Filistin'de devlet yolunda hiç bir adım atılmamışken bu tartışmaların varlığı hayli ilginç görülüyor.

The Middle East

Cezayir Müslümanları Silahlı Mücadele Safhasında

25 Ocak'ta Cezayir Devlet Yüksek Konseyi ülkedeki siyasi kuruluşlarla bir Milli Uzlaşma toplantı düzenledi. Toplantıyı İslami Kurtuluş Cephesi (FIS) boykot etti. Zira FIS'in öne sürdüğü beş şart vardı. Bunlar arasında Abbasi Medeni'nin ve FIS liderlerinin serbest bırakılması da yer alıyordu. Toplantının amacı önümüzdeki üç yıl içinde geçiş sürecini başlatacak yeni bir siyasi oluşumun ilk harcını atmak. Ancak bugünkü mevcut iktidarın ilkeleri ve rejimin esasları üzerine herhangi bir tartışmayı içermeyen bir adımdı bu. 1991'de iptal edilen Aralık seçimlerini de tartışma konusu yapmıyordu. Toplantı, gayr-ı meşru dikta rejimine biraz da olsa meşruiyet kazandırmak, boğulmakta olan rejime nefes aldırmayı amaçlıyordu. Başarısızlığı birçok kez kanıtlanmış rejimden, Cezayir'in önde gelen bazı parti ve kuruluşların istekleri ise şunlardı: Siyasi tutukluların serbest bırakılması özellikle de liderlerin serbest bırakılması. Ülkedeki sıkıyönetim durumuna son verilmesi ve FIS'in tekrar açılıp siyasi faaliyetlerine başlayabilmesi.

FIS böyle düzmece bir toplantının arefesinde yeni yıla girerken Abdurrezzak Deccam imzalı bir bildiri yayınladı. Bildiride, dikta rejiminin yerine İslami bir düzen kurulana dek silahlı mücadeleye devam edileceği büyük bir kararlılıkla vurgulanıyordu. Cezayir'deki birçok cadde ve sokak duvarlarında ve binaların üzerinde silahlı İslami hareketin lideri "Şubuti geliyor" şeklindeki sloganların yaygınlaşması da Cezayir halkının tercihini uzlaşmadan yana değil; direnişten yana koyduğunun açık göstergesiydi. Silahlı İslami hareketin yaptığı açıklamada da dile getirilen bu durum askeri eylemlerin tırmanarak devam edeceği ve sivil halk arasında daha yaygın bir direniş başlatılacağı yönünde. Toplantının hemen ardından bir bildiri yayınlayan silahlı hareket liderliği siviller arasındaki saldırıların artacağı ve öğretim kurumlarının onlarcasını yakılıp tahrip edileceği ve önümüzdeki günlerde öğrencilerin okulları protesto ederek okullara gitmemelerini tavsiye ediyordu. Ayrıca halka yapılan çağrıda halkın elindekileri satıp silah satın almalarını ve silahlı mücadeleye yardım etmeleri isteniyordu.

Toplantının sonucunda rejim göstermelik bir kaç tutuklunun serbest bırakılmasını ve daha ılımlı bir devlet başkanının başkanlığa getirilmesi dışında ciddi bir adım atmadı.

El-Bilad

Cezayir'de Yeni Başbakan

İki yıl boyunca ülkeyi idare eden başkanlık heyeti, idareyi 52 yaşındaki General Lamine Zeroual'a devretti. FIS'in seçimlerdeki başarısından sonra seçimler iptal edilmiş ve askerlerden oluşan başkanlık heyeti ülkenin idaresine el koymuştu. General Lamine Zeroual, 31 Ocak tarihinde yemin ederek idareyi başkanlık heyetinden devraldı.

General Zeroual, Milli Uzlaşma Konferansı neticesinde bu göreve getirildi. Asker kökenli yetkililer ve başlıca politik güçler arasındaki uzlaşmayı sağlamak amacıyla gerçekleştirildiği belirtilen konferansa, FIS ve diğer başlıca partiler katılmadı. İşçi sendikaları, kadın kuruluşları, gençlik dernekleri ve emekli asker derneklerini temsil eden delegelerin katılımıyla gerçekleşen bu konferansın kiminle uzlaşmaya çalıştığı anlaşılamadı.

Konferansın gülünçlüğü, seçim yönteminin belirlenmesinde de ortaya çıktı. Başbakanın, delege ve yetkililerin ortak kararıyla seçilmesi teklifi hemen reddedildi ve seçme işi Yüksek Güvenlik Konseyi'ne bırakıldı. General Zeroual, başbakanlık yemininden sonra, Yüksek Devlet Konseyi'nin beş üyesine ve ileri gelen subaylara krize diyalog yoluyla çözüm bulacağına dair söz verdi ve kendisinin, diğer bütün metotların başarısız kalmasından sonra başbakanlığa getirildiğini hatırlattı.

Cezayir'in yeni başbakanı kıdemli bir asker. Fransa'ya karşı yapılan bağımsızlık savaşına katılmak için 16 yaşında FLN'ye üye olan Zeroual askerlik hayatında hızla yükseldi ve 1988 yılında ordu kuvvetleri komutan vekilliğine getirildi. Başbakan Bin Cedid'in ordu kuvvetlerini yeniden yapılandırma girişimleri neticesinde emekliye sevk edildi. Kısa süren emeklilik dönemi, General Halid Nezzar'ın Savunma Bakanlığı görevini 1993 Temmuz'unda Zeroual'e vermesiyle son buldu. Savunma Bakanlığı görevini halen elinde bulunduran General Zeroual, 1997 yılında yapılacak olan genel seçimlere kadar durumu, temsil ettiği güçler lehine çevirmeyi planlıyor. Yekililer, kalan üç yıl içinde, FIS'in oylarının kaynağı olarak gördükleri ekonomik ve sosyal bozuklukları düzeltmeye çalışacaklar. Ama Zeroual önceliği, iç çatışmanın durdurulmasına ve istikrarın sağlanmasına veriyor.

Müslüman militanlar ise saldırıların ekonomik yapılanmaya ve yabancılara yöneltmiş durumdalar. Bir Fransız konsolosluk görevlisinin ve bir Tunuslu'nun öldürülmesiyle ölen yabancı sayısı 26'ya yükseldi.

Middle East International

Cezayir'de Mücadele Yükseliyor

Başkent Cezayir'de ikinci büyük kent olan Vehran'daki kanlı silahlı çatışmaların ardından Cezayir krizi önemli bir gelişim kaydetti. Bu çatışmalarda 19 polis görevlisi hayatını kaybetti. Cezayir'den gelen haberlere göre, son haftalarda devlet güçlerine onlarca kayıp verdirildi. Verilen bilgiye göre Meşta kentinde 15, Şeria bölgesinde 70, başkent Cezayir'in doğusunda 30 asker öldürüldü. Halen Tilmisan bölgesinde silahlı İslami cemaatler ile devlet güçleri arasında şiddetli çatışmalar devam ediyor. Cezayir radyosu son olarak 14 askerin öldürüldüğünü bildirdi.

Bu yeni gelişmeler ışığında Paris'te yayımlanan John Frank dergisi Vehran'daki durumun bazı askerler arasında ayrılıklar oluşturduğu ve bazılarının helikopter kaçırarak mücahidlerin safına katıldığını bildirdi. Dergi Cezayir yönetiminin bu durum karşısında şiddetli reaksiyonlarda bulunduğunu, dünyaca kullanılması yasak Napalm bombaları kullandığını kaydetti. Ayrıca dergi FIS sözcüsü Şeyh Rebah Kebir'in askeri saflar arasında geniş ayrılık ve bölünmelerin olacağı görüşüne de yer verdi. Ayrıca FIS liderlerinden Şeyh Kameruddin Darban'ın da ordu arasındaki bölünmeler olacağı konusunda benzer bir beyanatına yer verdi.

Savtu'l-Hakk ve'l-Hürriyye

Irak Kürdistan'ında Casuslar

Irak Kürtleri Emniyet Teşkilatı Zaho'da 12 casusun bombalı eylem hazırlığında oldukları gerekçesiyle gözaltına alındığını açıkladı.

Fransa Haber Ajansı'nın verdiği habere göre, Zaho'daki bir emniyet yetkilisi, bu haberle ilgili şunları söylemiştir: "Geçtiğimiz salı günü 12 kişi Zaho su kaynağına ve hastahaneye çok miktarda patlayıcı madde koymaya çalışırken yakalandılar."

"Bu 12 kişi sorgulama sırasında Türkiye Gizli Servisi ile ilişkilerini itiraf etmişlerdir, Yakalananlardan birisi Iraklı, diğerleri Zaho yakınlarındaki köylerde mukimdiler." Gözaltına alınan kişiler Türkmen Kardeşlik Partisi tarafından hedefleri bombalamak için gönderildiklerini itiraf etmiş ve ayrıca Türkiye'de Şırnak civarında bir kampta eğitim gördüklerini söylemişlerdir.

Bunun üzerine Zaho'da Türkmen Kardeşlik Partisi, parti kademelerinde görevli olan Muhafız Habib'in olayla ilgili olarak gözaltına alındığını açıklamıştır.

Ebrar Gazetesi

Top Mermisi Fabrikası

Hollanda-Almanya silah firması Eurometaal'a ait bir fabrika bütünüyle, Ocak ayının ortasında Almanya'nın Niedersach-sen eyaletinin Liebenau şehrinden geçerli bir ihraç belgesi olmadan tırlarla Türkiye'ye taşındı. Bu fabrika, Türk ve Alman uzmanlar tarafından, büyük kalibreli ve atıldığı zaman etrafa dağılan top mermileri üretmek üzere Kırıkkale'de yeniden kurulacak. Bu tür ihracat için sorumlu Alman Devlet Bakanlığı, bu fabrikanın yalnızca Hollanda'ya götürülmesi için izin vermişti. 1992 yılında Alman Güvenlik Konseyi, söz konusu firmanın Türkiye'ye 18.000 adet özel top mermisinin ihracına izin vermemişti. Bunun sebebi ise, bu mermilerin Kürt ayaklanmacılara karşı kullanılmayacağından emin olunamamasıydı. Ya şimdi?

Der Spiegel

Mısır'da Mücadele Sürüyor

Mısır emniyet güçleri ile İslami cemaatler arasındaki mücadele sürüyor. "Cemaat-ı İslami" üyelerine yönelik Güney Mısır'daki Ma'sara bölgesindeki operasyonlardan sonra iki Cemaat-i İslami üyesi ele geçirildi. Çatışmalarda bir polis öldü. Cemaat-i İslami ile hükümet güçleri arasında çıkan bir başka çatışma da ez-Zaviyetu'l-Hamra bölgesinde meydana geldi. -Ki bu bölgede 1980 yılında Hıristiyanlarla müslümanlar arasında şiddetli çatışmalar meydana gelmişti.- Burada çıkan çatışmada da emniyet güçlerinin açıklamasına göre içinde lider kadrosunda bulunanlar dahil aranan yedi lider şehid edildi.

Mısır, İslami cemaatlere mensup yurt dışına kaçmış üyelerin iadesi konusunda Pakistan ile görüşmeler yapmaktadır. Bu çerçevede Mısır hükümeti yaptığı görüşmeler sonunda "kaçakların" iadesi konusunda bir çok ülke ile anlaşma imzaladığını açıkladı.

El-Vasat

Sudan'dan Yayılan İslam

Muhalefetteki "Sudan Birlik Partisi" Başkan Vekili Dr. Ahmet Seyyid Hamed, başkanlığını Dr. Hasan Turabi'nin yürüttüğü "İslami Milli Cephe"nin komşu ülkelerdeki İslami hareketleri destekleme politikası güttüğünü açıkladı. Bu çerçevede "Cephe"nin liderlik düzeyindeki kurulu, Eritre ve Etopya'daki muhalif cemaatleri desteklemekte; Uganda ve Kenya'daki muhalif İslami unsurlar ile de ilişkilerini geliştirmeye çalışmaktadır.

Etopya Dışişleri Bakanı Seyum Misfin'in Sudan'dan Etopya'ya ideolojik fikirlerin ihracının kabul edilemeyeceğini belirtmesi üzerine Hamed, yorumunda yaklaşık iki ay önce Hartum'da "Cephe"nin düzenlediği "Dünya Müslüman Halkları Kongresi"nde Etopya, Uganda, Eritre ve Kenya'da yönetime karşı mücadele vermek üzere Afrika dini cemaatlerini eğitmek için askeri karargahların açılmasının kararlaştırıldığını söyledi. Zaten daha önceden Arap-Afganlılara has dört askeri karargahın açılmış olduğunu, fakat Arap yöneticilerin Sudan'a yönelttiği şiddetli eleştirilerden sonra kapatıldığını belirtti. Ayrıca Hamad. İran'ı "Turabi Cephesi" aracılığıyla Afrika'ya devrim ihracı yapmakla suçladı.

El-Vasat

Yemen'de Gerilla Eğitimi

Cezayirli, Tunuslu ve Mısırlı genç müslümanların Yemen'de başkentin kuzeydoğusunda bulunan "Bannkabil" kabilesine bağlı kamplarda gerilla eğitimi gördükleri iddia ediliyor. Yemen devletinin mücahidlerin aktivitelerinde bir etkisi yok. Mücahidler, bu bölgenin kutsal amaçlar için kullanılması konusunda savaşçı "Bannkabil" kabilesiyle anlaşmış durumdalar.

Der Spiegel

Kongo'da Paralı İsrail Askerleri

Emekli olmuş İsrailli askeri uzmanlar karışıklık içindeki Kongo'da görev başındalar. 25 eski askeri uzman Devlet Başkanı Muhafız Alayı'nı ve 10.000 kişilik bir gücü, vuruş gücü yüksek bir donanıma ulaştıracaklar. Eski Fransız kolonisinin hükümet birliklerini modern İsrail silahları ve haberleşme araçlarıyla donatacak olan İsrailliler, İsrail hükümetinin izniyle hareket ediyorlar. Bu gizli anlaşma açığa çıktığı için Brazzaville'deki rejim yapılan anlaşmayı ilan etmeye zorlanıyor. İsrail bu hicret karşılığında 35 milyon dolarlık silah ihracatı ve Kongo uranyum ve petrol şirketlerine ortak olma imkanını elde ediyor.

Der Spiegel

Keşmir'de Katliamlar

Hindistan birliklerince Keşmir müslümanlarına yapılan silahlı saldırıların ve ölümlerin normal bir hal aldığı Keşmir'de geçtiğimiz sene Hint resmi kaynaklarına göre 2500, diğer kaynaklara göre 2900 civarında insan öldürüldü. Bunlardan en az 385i gözaltında iken gerçekleştirildi. 1000 üzerinde ev ve işyeri harabeye döndü.

Impact

Tunus'ta Seçim

Tunus'ta bu ay içinde parlamento seçimlerinin yapılması bekleniyor. Cumhurbaşkanı Zeynelabidin b. Ali'nin tekrar seçilmesine kesin gözüyle bakılıyor. Diğer taraftan hükümet, Batılı iş arkadaşlarına şirin gözükmek için bazı muhalif adayların seçilmesine müsaade edecek. Ancak Raşid Gannuşi'nin illegal ilan edilen Nahda Partisi'nin seçimlere girmesine izin verilmiyor.

The Middle East

Somali'de Çözüm Gözükmüyor

Uzun vadeli bir çözüm Somali'nin görüş mesafesine girmemiş bulunuyor. Aralık ayında Addis Ababa'da Somali'nin siyasi geleceği hakkında yapılan toplantı sonuçsuz kaldı. Ocak ve Mart 1993'te yapılan ve 2 yıl içerisinde seçimlere gidilmesini sağlayacak geçiş hükümetinin kurulması kararlaştırılan toplantıdan sonra çok az bir ilerleme sağlandı. Toplantı bitiminde Addis Ababa'ya gelen Muhammed Farah Aidid yabancı askerlerin ülkeyi sömürgeleştirdiklerini UNOSOM'un elinde Somalili esirler bulunduğunu ve bölgesel meclisler oluşturma çabalarının Somali'nin içişlerine müdahale olduğunu ifade etti.

New Af rica

Etiyopya Somalisi Şeriat İstiyor

Beşinci Bölge diye bilinen Etiyopya Somalisi'ni temsil eden örgütler bir araya gelerek birleşik bir cephe oluşturdular. Toplantıda birleşik siyasi bir komitenin kurulması kararı alındı. Ayrıca Beşinci Bölge'nin Somali halkına self determinasyon (kendi kaderini tayin) verilmesini ve buranın şeriatla yönetilmesi gerektiğinde karar kıldılar.

Impact

BU SAYIDAKİ DİĞER YAZILAR