1. YAZARLAR

  2. Zehra Ç. Türkmen

  3. Bir Rengi Var Her Mevsimin...

Zehra Ç. Türkmen

Yazarın Tüm Yazıları >

Bir Rengi Var Her Mevsimin...

Eylül 2005A+A-

Bir rengi var her mevsimin,

Biliyorum bir rengi var...

Mavi bir çığlık gibi şimdi yüreğim. Son zamanlarlarda bütün kelimeler yabancı ve bütün insan simaları hatırasız gelmeye başladı sanki.

Amansız bir telaşın, kargaşanın, hayat kavgasının içinde buluverdim kendimi.

Soğuk kış aylarında ya da yazın en kavurucu sıcağında aysız, yıldızsız zifiri karanlık gecelerde yalnız kalmış, ne yapacağını bilemeyen bir mecnun gibi yüreğim.

Kalbim bazen vücudumun neresinde, nasıl ve ne şekilde çarpacağını şaşırıyor sanki.

Oysa her mevsimin bir rengi vardır biliyorum.

Bir rengi var her mevsimin. Önemli olan rengini bulmak değil mi hayatın. Ve göğüs germek yaşamın her türlü hallerine. Çırpınmak, çaba sarfetmek, engebelere, iniş çıkışlara aldırmadan yürümek, yürümek, yürümek... Ve ölmek... ölüm...

s   s   s

Neden ölüm aklımıza her geldiğinde ürperir yüreğimiz.

Aslında hayatın gerçek yüzü değil midir ölüm? Ya da yaşamın unuttuğumuz gerçek adı. Üzerinde zorunlu olmadıkça konuşulmayan bir konu. Hiç aklımıza gelmeyip, ama hep yanımızda, yanı başımızda bulunan bir gerçek.

Önemli olan ders almak değil mi ölümlerden?. Her yitip gidenle birlikte önce kendimizi hesaba çekmek. Yaşama dair bütün yapıp ettiklerimizi ya da yapmamız gerekirken yapıp edemediklerimizi bir bir sorgulamak.

Ve her yeni ölüm haberiyle boğazımızdaki urganı çözmek ister gibi olur ellerimiz. Bütün kaybettiklerimizin acısı yeniden çoraklanır yüreğimizin en ince yerlerine.

Güzel insanlar ölünce daha bir hüzünleniriz ama aynı zamanda bir teselli olur ölüm karşısında güzellikleri.

Güzel insanlar...

Güzel yaşayıp, hayatı anlamlandıran, hayatlarını anlamlı kılan güzel ölüler, güzel örnekler...

"De ki: Benim namazım, ibadetlerim, hayatım ve ölümüm alemlerin Rabbi Allah içindir." (6/162)

s   s   s

Ve sen Nurulhak!

Hayatı ölçülü arkadaşım.

Karmakarışık duygular içinde kaybolup gitmeye başlamışken ölümünle dirilttin yüreğimi.

Bir yanın hep direnişti senin. Bir yanın diriliş.

Suskunluğun kadar büyüktü ve o kadar da anlamlıydı çığlıkların. Yeniden bir araya geldik seninle. En son şehit Aslan Mashadov için gıyabi cenaze namazı kılmak için yan yana durduğumuz ve sevdiklerimizi teker teker uğurlamaya aşina olduğumuz kadim mekan Fatih Camiisinin avlusunda. Son kez bir araya geldik. Yanımda değildin bu sefer. Yanımızda değildin... Hepimizin önüne geçmiş, dostları, düşmanları, kırgınları, kızgınları, küskünleri musalla taşının önüne dizmiştin birer birer.

Ve son bir kez daha düşünmeye çağırdın.

Kuraklaşan, çatlamaya yüz tutmuş yüreğime su serptin sanki ellerinle.

Bir dost gibi karşıladın ölümü ve ölüm bir dost gibi karşıladı seni.

s   s   s

Ve seni son kez göğsüme bağlıyorum bugün. Artık en taze, en toy ve gökkuşağı rengindeki umutlarını sağ cebimde taşıyorum.

Umarım yaşanmış şahitliğinin meşalesiyle aydınlanır ve üzerine atılan toprak kadar yeşerir, yarınlarımız, yollarımız, yüreklerimiz...

Biliyorum bir rengi vardır her mevsimin

Ve rengi SEN olmalı bu mevsimin...

BU SAYIDAKİ DİĞER YAZILAR