1. YAZARLAR

  2. Özgür-Der

  3. Başörtüsü Yasağı Forumu Notları

Başörtüsü Yasağı Forumu Notları

Ağustos 2004A+A-

Özgür-Der, geçen yıl aramızdan ayrılan Macide Göç ve Özlem Özyurt kardeşlerimizin anısına 7 Temmuz'da Bayrampaşa Kültür Merkezi'nde "Sistemin Kimliksizleştirme Siyaseti ve Başörtü Yasağı" konulu bir forum düzenledi. İsteyen herkesin söz alabildiği forumda söz isteyenler konuyla ilgili düşüncelerini katılımcılarla paylaştılar. Zuhal Kaya'nın yöneticiliğini yaptığı forumda ilk konuşmayı Özgür-Der Başkanı Hülya Şekerci yaptı. Elim bir kaza sonucu kaybettiğimiz iki kardeşimizin 'Müslüman kadın' örnekliklerine değinerek, bugün başörtüsü direnişi alanında bu örnekliklerin çoğaltılması gerektiğini vurguladı.

Forumda birçok katılımcı söz aldı. ÖSS'de giriş esnasında karşılaşılan yasaktan bahisle, dayatmalara karşın boyun eğmemenin ve her seneki sınavlara başörtülü olarak girme talebinde bulunularak konunun gündemde tutulmasının gerekliliğine değinildi. Son dönemde yaygınlaştırılan marjinallik söyleminin tutarsız olduğu, mücadeleyi terk edenlerin direnmekte ısrar edenleri 'marjinallikle' suçlama haklarının bulunmadığı ve AKP'nin söyledikleriyle yaptıklarının çelişkilerle dolu olduğu ifade edildi.. Başörtüsünün hiçbir zaman özgür olmadığı, sadece sistem tarafından bazı zamanlarda serbest bırakıldığı belirtildi ve özgürlüklerin ancak bir mücadele sonucunda kazanılabileceği vurgulandı. Başörtüsü sorununun aslında bir İslami kimlik sorununun yansıması olduğu dolayısıyla sadece bir kadın problemi olarak değerlendirilemeyeceği tüm mü'min ve mü'minelerin ortak sorunu ve mücadele hattı olduğu belirtildi. Başörtüsü yasağının tarihi köklerine dikkat çekilerek bu yasağın günlük bir politika sonucu değil sistemin sürekliliğinin bir yansıması olduğu anlatıldı.

Bir özel okul öğrencisi olan Kevser Çakır, yaşadığı sorunları anlattığı konuşmasını bizim için yazıya dönüştürdü. İlerleyen sayfamızda okuyabilirsiniz.

Birçok kişinin söz aldığı forum, başörtüsü yasağına ilişkin rol üstlenen YÖK, AİHM, Anayasa Mahkemesi, siyasi iktidar gibi gerek Türkiye'deki gerekse Avrupa'daki kurumlara dair analiz ve değerlendirmelerle sona erdi.

BU SAYIDAKİ DİĞER YAZILAR