1. HABERLER

  2. İSLAM DÜNYASI

  3. HİNDİSTAN

  4. Hindistan, Vaiz Zakir Naik’i Neden Tutuklamak İstiyor?
Hindistan, Vaiz Zakir Naik’i Neden Tutuklamak İstiyor?

Hindistan, Vaiz Zakir Naik’i Neden Tutuklamak İstiyor?

Hindistanlı yetkililer Mumbai üzerinden yayın yapan meşhur vaiz Zakir Naik’i “terörizmi desteklemekle” suçladılar; ancak, o bu suçlamaları reddetti.

02 Temmuz 2017 Pazar 15:16A+A-

Facebook’ta 16 milyon, Twitter’da 150 bin takipçisi olan Zakir Naik’in dünya çapında takip edilen ve İslam üzerine yaptığı 4 binden fazla ders bulunmakta. Ancak televizyon yoluyla vaaz yayımlayan müslüman vaiz Zakir Naik şimdilerde Hindistanlı yetkililer tarafından aranıyor.

Bangladeşli yetkililerin söylediğine göre; geçen yaz Bangladeş’in başkenti Dakka’da 22 kişinin ölümüyle sonuçlanan kafe saldırısını düzenleyenlerden birinin Zakir Naik’ten esinlenmiş olduğu görüşünün ortaya çıkması ile birlikte Naik yetkililerle sorun yaşamaya başladı.

Bangladeş, Naik’in 2006’da kurduğu ve dünya çapında 100 milyon kişiye ulaştığı iddia edilen ve Dubai’den yayın yapan İslami bir kanal olan Barış TV’yi yasaklayarak karşılık verdi.

51 yaşındaki Naik şiddet olaylarını desteklediğini reddederek “Masum insanları öldürmek İslam’da ikinci büyük günahdır.” dediği bir video konuşması yayımladı.

Ancak kasım ayında Hindistan’ın “terörle mücadeleden” sorumlu bürosu Ulusal Soruşturma Ajansı (NIA-National Investigation Agency) Naik ve onun tarafından 1991’de kurulmuş Mumbai merkezli hiçbir kâr amacı gütmeyen İslam Araştırmaları Vakfı’na (IRF) karşı resmi polis şikâyeti mahiyetindeki İlk Bilgilendirme Raporu’nu hazırladı. Bu rapor Naik’i yasa dışı faaliyetler yapmakla ve insanları dini nefrete teşvik etmekle suçluyordu.

Başbakan Narendra Modi’nin Hindu milliyetçi hükümeti, ülkedeki “terörle mücadele” yasaları uyarınca IRF’ye beş yıllık bir yasak uygulayarak yanıt verdi.

“Yasa Dışı, Haksız, Yersiz”

Naik’in avukatı Mubeen Solkar, El Cezire’ye “Uygun bir mahkeme önünde yasağa meydan okuyacağız.” dedi.

“Yasağın sadece yasa dışı değil aynı zamanda haksız ve yersiz de olduğunu göstermek için yeterli gerekçelere sahibiz.” diye de ekledi.

Ekonomik suçları araştıran Hindistan İcra Müdürlüğü, IRF’yi para aklamayla suçladı ve Mumbai’daki mülklerini kapattı. Naik’in yürüttüğü eğitim için yardım toplayan bir kuruluşun yurt dışından fon almasını da engelledi.

Solkar, müvekkilinin para aklama işiyle ilgilendiğine ilişkin iddiaları reddetti ve “Bütün işlemler bankalar aracılığıyla yapıldı ve tüm fonlar yasal kanallardan geçti.” dedi:

“Bu miktarların herhangi birinin suç geliri oluşturduğunu gösteren hiçbir şey yoktur, bu da PML Yasası’nın [Kara Para Aklama Yasasının Önlenmesi] şartıdır.”

zakir_naik_haberi_2.jpg

Naik Şimdi Nerede?

Naik, geçen temmuzdan bu yana Hindistan’a geri dönmedi.

Son aylarda röportaj verdiği ve kendisine ülkenin en büyük ödüllerinden biri olan “İslam’a Hizmet” ödülünün verildiği Suudi Arabistan’dan Skype aracılığıyla basın konferansı düzenlediği hâlde nerede olduğu bilinmiyor.

Kendisine imtiyazlı Suudi Arabistan vatandaşlığı verildiğine dair söylentiler bulunmasına rağmen bu söylentiler henüz resmi bir açıklama ile onaylanmış değil.

Naik, video konferansı yoluyla sorgulanmayı teklif etti ancak Hindistan yetkilileri bu teklifi reddettiler ve bu ayın başında Interpol (the International Police Organisation) tarafından tutuklanarak Hindistan’a geri dönmesini istediler.

Naik, bunu Hindistan hükümeti gündeminin çok daha geniş bir parçası olarak görüyor.

Eylül ayında, suçlamalar yapılmadan ve yasak uygulamaya koyulmadan önce Naik açık bir mektup yazarak şöyle demişti: “Bu sadece bana yapılan bir saldırı değil, Hindistanlı müslümanlara karşı yapılan bir saldırıdır. Ayrıca bu saldırı aynı zamanda barışa, demokrasiye ve adalete yöneliktir.”

Suçlamalardan ve yasaklardan sonra yazdığı bir diğer açık mektupta şunları yazdı: “Bana ve IRF’ye yasak getirilmesi önceden kurulmuş bir şeydi... Kanıtlandı ki IRF’yi yasaklama kararı aylar önce alınmıştı ve bu toplu bir karardı. Soruşturmalar tamamlanmadan, hatta rapor bile hazırlanmadan önce bu yasak kararlaştırılmıştı... Dinim sebebiyle mi yoksa başka bir sebeple mi yapıldığının bir önemi yok. Önemli olan şu ki tamamen yasal olan 25 yıllık çalışmam yasaklandı. Ve bu Hindistan için en talihsiz şey.”

zakir_naik_haberi_3.jpg

Medya Tarafından Hedef Alındı

Naik’in görüşleri, üyeleri daha önceden Modi’nin iktidardaki Bharatiya Janata Partisi (BJP) ile ilişkili olan aşırı sağ Hindu grupları tarafından saldırıya uğramış Hindistan’ın Müslüman topluluğu içinde de paylaşılıyor.

Kashif el-Huda, Hindistan’daki Müslümanları ilgilendiren meseleler üzerine odaklanan TwoCircles haber sitesinde editördür. Onun düşünceleri Naik’in müslüman olduğu için hedef alındığı yönünde:

“Zakir Naik’in bazı ifadeleri problemli ve tarzı tartışmaya açık, ancak o asla şiddeti telkin etmedi. Onun dersleri her zaman açıktır ve kayıtlara özgürce ulaşılabilir.”

“Terör suçlamasıyla” hapse atılıp da sonradan suçsuzluğu ispatlanan Müslümanları kastederek, “Eğer böyle bir kişi Hindistan medyası tarafından en ufak bir delil gösterilmeksizin hedef gösterilip sıkıştırılıyorsa, mütecaviz suçlamalarla tutuklanan küçük insanların başına neler gelebileceğini siz tahmin edin.” diye de ekliyor.

Ancak BJP sözcüsü Nalin Kohli, önyargı iddialarını reddetti ve El Cezire’ye şunları söyledi: “Hindistan yargı sistemi tarafsızlığıyla tanınmaktadır, yavaş olabilir, ancak herkes eninde sonunda adalete kavuşur.”

“Hindistan, kendisi de bir kaçak olan Naik tarafından seküler kimliği hakkında onay almak zorunda değildir.” diye ekledi Kohli.

Naik’in avukatı Solkar, müvekkilinin “terörle mücadele” yasası altında herhangi bir suç işlemediğini vurguladı.

Polis soruşturmasının başlatılmasından altı ay sonra Solkar, “Mahkemeye şimdiye kadar herhangi bir suçlama formu gönderilmedi.” dedi.

Ancak BJP’den Kohli, Naik aleyhindeki suçlamaların ve delillerin “önemli” olduğunu öne sürdü. “Dehşet veici terör olayları ile ilişkisi olan organizasyonları destekler nitelikte konuştuğu belgelendi ve bu belgeler ulaşılabilir durumda. Eğer yanlış bir şey yapmadıysa korkacak bir şeyi de yoktur. Ancak kanundan kaçıyorsa, bu durum onun davranışlarına ve ona karşı olan kanıtlara yönelik mevcut soruları artıracaktır.” diye de ekledi.

Hindistan yetkilileri daha önce de Naik’i Güney Kerala kentindeki gençleri IŞİD’e katılmaları konusunda etkilemekle suçlamıştı. Ancak Naik bu suçlamaları reddetti ve IŞİD’i “İslam karşıtı devlet” diye niteleyerek eleştirdi.

Tartışma

Eski doktor yeni vaiz Zakir Naik, 1990’ların başından itibaren tartışmalı bir şahsiyet haline geldi.

Naik her vatandaşın inandığı bir dini takip etme ve yayma hakkının bulunduğunu, bu çalışmalara anayasa tarafından da izin verildiği görüşünde ısrar ediyor. Ancak din değiştirme, dönüştürme mevzusu tartışmalı olmaya devam ediyor ve Hindistan’ın bazı eyaletlerinde dönüşüm karşıtı yasalar bulunmakta.

Bir yandan kimi insanlar Naik’i hizipçi konuşmalar yapmakla suçlarken, bir yandan da kendisinin konuşmaları ile alay eden ve eleştirmenlerin “mantıksız tartışmalar” olarak adlandırdığı konuşmalarını içeren YouTube videoları yayımlanmış durumda.

Medyada çıkan bir haberde Naik’in halka açık konuşmalarından birinde bütün Müslümanları “terörist” olmaya çağırdığı iddia edildi. Naik bu konuşmanın bağlamdan çıkarılarak yayımlandığına dair açıklamada bulundu.

İngiltere ve Kanada’ya vizeleri reddedildi, Malezya Naik’in derslerini yasakladı. Malezya’da bir azınlık hakları grubu olan Hindraf, Malezya’nın Zakir Naik’in kalıcı ikametini iptal etmesini istiyor.

Kalküta’daki Aliah Üniversitesi’nde iletişim dersi veren Muhammed Reyaz, Hindistan’ın aşırı sağcı Hindu gruplarında artışa tanık olduğu bir zamanda Naik’in vaaz vermeye başladığını açıklıyor.

Ayodhya şehrinde bulunan Ortaçağ dönemi Babri Câmisi 1992 yılında yerine bir tapınak inşa etmek isteyen Hindu milliyetçi bir çete tarafından yıkıldı. Başbakan Modi’nin bir defalık akıl hocası olan Lal Krishna Advani “tapınak hareketinin” başını çekti.

Naik’in memleketi Mumbai, ülke genelinde çoğunluğu müslüman olan 1700 ölü ile sonuçlanan cami yıkımı olayları sonrasında dini ayaklanmalarla yok edildi.

“1990’lı yıllardaki Babri Camisi yıkımından sonra Müslümanlar üzgün ve ihanete uğramış hissetmişlerdi. Geleneksel papazlar o zamanlarda ve şimdi asra yakışır davranışlarda bulunmadılar.” diye açıkladı Reyaz:

“Naik liderlik boşluğunu doldurdu ve bir kaçış yolu arayan genç Müslümanlar için adeta bir Mesih’e dönüştü. Sadece Müslümanların her gün karşı karşıya kaldıkları bütün İslamofobik sorulara yanıt sağlayarak değil, Naik onlara kim olduklarıyla ilgili yeni bir güven, inanç sunmuştu.”

Reyaz, Naik’in daha genç ve eğitimli Müslümanlar tarafından çekici bulunmasının nedeninin onun açık bir dille İngilizce konuşuyor olmasından ve Batılı giyinişinden kaynaklandığını söylüyor.

2009 yılında Barış TV Urdu piyasaya sürüldü ve onun ardından Nisan 2011’de Barış TV Bangla geldi.

2012’de Barış TV, merkez sol Kongre Partisi tarafından yönetilen daha önceki Hindistan hükümeti tarafından yasaklandı. Hindistan istihbarat ajansları, Wahabi İslam Okulu’nu yaymaya çalışırken Barış TV’ye karşı dikkatli davrandılar.

“Naik, Hindistan’daki İslam usulünün yüzü olarak kolay hedefti. İslamofobi tüm muhafazakâr Müslümanların olası terörist olarak görüldüğü, muhafazakârlıkla aşırıcılık arasındaki ayrımın bulanıklaştığı bir aşamaya kadar geldi.” diye açıkladı Reyaz.

Kaynak: Al Jazeera / Saif Khalid

Haksöz Haber İçin Çeviren: Sinem Acar

Etiketler : ,

HABERE YORUM KAT