1. HABERLER

  2. ÇEVİRİ

  3. Baba olduğu gün öldürüldü: Yahya Subaih, göç etmeyi reddeden gazeteci
Baba olduğu gün öldürüldü: Yahya Subaih, göç etmeyi reddeden gazeteci

Baba olduğu gün öldürüldü: Yahya Subaih, göç etmeyi reddeden gazeteci

Filistinli gazeteci Yahya Subaih, kızı Sana'nın doğduğu gün Gazze'de bir İsrail hava saldırısında şehit edildi.

17 Eylül 2025 Çarşamba 17:58A+A-

Mariam Mushtaha’nın Palestine Cronicle’da yayınlanan yazısını Barış HoyrazHaksöz Haber için tercüme etti.


Gazze'de gazeteci olmak, sadece kendiniz için değil, sevdikleriniz için de sürekli ölüm tehdidiyle yaşamak demektir.

İsrail, 7 Ekim'den bu yana seslerini kısmak, gerçekleri örtbas etmek ve sivillere karşı işlediği suçları gizlemek için gazetecileri hedef alan kasıtlı bir politika izliyor.

7 Mayıs itibariyle Hükümet Medya Ofisi'nin verilerine göre 213 gazeteci İsrail güçleri tarafından öldürüldü. Ancak o gün gazeteci Yahya Subaih'in El-Rimal mahallesinde öldürülmesiyle bu sayı 214'e yükseldi.

Subaih, Palestine Post'ta muhabir olarak görev yapıyor ve çeşitli yerel ve uluslararası medya kuruluşlarında editör olarak çalışıyordu. Sık sık sahadan görüntüler ve hikâyeler paylaşan Subaih, Instagram hesabında aşevleri ve toplumsal yardım çalışmaları hakkında paylaşımlarda bulunuyordu.

Subaih, İsrail'in güneye tahliye emirlerine uymayı reddeden gazeteciler arasındaydı. Kuzeyde kalmayı seçerek, gazetecilik görevini yerine getirmek için bilerek hayatını riske attı - kardeşi Yusuf'la birlikte devam eden soykırımı belgelemek ve ifşa etmek.

“Yahya kaçmadı. Kardeşiyle birlikte burada kaldı, mesajını sürdürmeye kararlıydı,” diyor annesi.

Yusuf sözlerine şöyle devam etti: “İlk günden itibaren kendini işine adadı. Haberlerinin ve görüntülerinin dünyaya ulaştığından emin olmak için yorulmadan internet bağlantısı olan herhangi bir yer aradı.”

Subaih, halihazırda iki erkek çocuk babasıydı: 5 yaşındaki Bara ve 3 yaşındaki Kenan. O ve eşi Amal, ilk kızlarının dünyaya gelmesini sabırsızlıkla bekliyorlardı. 7 Mayıs sabahı saat 8'de, uzun zamandır beklenen o an geldi: kız bebekleri doğdu. Subaih çok sevinçliydi.

Instagram hesabında yeni doğan kızını kollarında tuttuğu bir fotoğraf paylaştı.

“Küçük bir prenses dünyamızı aydınlattı. Güzel kızımızın gelişiyle bizi mutlu eden Allah'a hamd olsun. Onu salihler arasına katsın ve kalplerimiz için bir neşe kaynağı kılsın” diye yazdı.

Onun adı ‘Sana’

“Yahya bana bir söz vermişti. Kızlara ben, erkeklere de o isim verecekti,” diyor Amal Palestine Chronicle'a.

“‘Sana’ ismini seçtiğimde bunu kalbinde sakladı. Kimseye açıklamayı istemedi ve ancak ameliyattan sağ salim çıktıktan sonra açıklayacağını söyledi. Sadece birkaç yakın arkadaşıyla paylaştı, asla sosyal medyada yayınlamadı. Bu sevgiyle saklanan bir sırdı-şimdi sessizlik içinde kaldı.”

Subaih, Sana'nın doğumunu kayınbiraderi Rami Subaih ve bir arkadaşıyla birlikte Al-Rimal mahallesindeki Al-Wehda Caddesi'nde bulunan yerel bir restoranda kutlamış. Kızının dünyaya geldiği günün onu terk edeceği gün olacağını bilmiyordu.

Subaih'in annesi Filistin Enformasyon Merkezi'ne şunları söyledi: “Oğlum fotoğraf makinesini yanına almadan gitti. Her insan gibi basit bir yemek yerken gitti. Silah taşımıyordu; ön saflarda değildi. O sadece bir baba ve sade bir adamdı. Fotoğraf çekmek için dışarı çıktığında onun için hep korktum ama güvenli olması gereken bir yerde otururken öldürüleceğini hiç düşünmemiştim.”

Sesi sessizliğe büründü

İki güçlü hava saldırısı, genellikle insanlarla, çadırlarla ve pazar tezgâhlarıyla dolu olan caddeyi vurdu. Düzinelerce insan hayatını kaybetti. Şiddetli yıkım nedeniyle onları hızlı bir şekilde tahliye etmek imkânsızdı.

Subaih, arkadaşı ve kız kardeşinin kocası Rami ile birlikte anında yaşamını yitirdi.

Subaih'in annesi sözlerine şöyle devam etti: “Ölümünden dakikalar önce büyükannesi onu tebrik etmek için aradı ama birden sesi kesildi. Bunun son telefon görüşmeleri olacağını bilmiyordu.”

Çok sayıda örgüt Subaih'in öldürülmesini şiddetle kınadı.

“Yeter artık! Gazze'deki gazetecilerin yaşadığı bitmek bilmeyen kâbusu anlatmaya kelimeler yetmez. Yahya Subaih, İsrail silahlı kuvvetleri tarafından atılan bir bombayla mesleğinden ve ailesinden koparıldı,” dedi Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Genel Direktörü Thibaut Bruttin.

“Onun adı da son 18 ay içinde Gazze'de öldürülen yaklaşık 200 gazetecinin listesine katıldı. Bu muhabirlere karşı işlenen suçların cezasız kalmasına göz yumulamaz, ancak uluslararası toplum İsrail'i Filistinli gazetecileri korumaya zorlamakta her geçen gün başarısız olmaya devam ediyor” dedi.

Subaih'in hikâyesi unutulmamalıdır. O aramızdan ayrılmış olsa da, mirası yaşamaya devam ediyor.

Sana, Bara ve Kenan babalarının mesajını taşıyacak ve Gazze'nin çocuklarının, yetim kalsalar bile, sadece cesur değil aynı zamanda vatanlarını özgür ve bağımsız görmek için her şeylerini feda etmeye hazır olduklarını dünyaya kanıtlayacaklar.

İsrail işgali gerçeği örtbas etmek isteyebilir. Ancak onu dile getirecek bir ses kaldığı sürece, gerçek asla susturulamaz.


* Mariam Mushtaha, Gazze İslam Üniversitesi'nde İngilizce çeviri bölümünde ikinci sınıf öğrencisi. Savaşın zorluklarına rağmen, deneyimlerini ifade etmek, gerçekliği belgelemek ve anlatılmamış hikayeleri paylaşmak için bir araç olarak kullanarak yazmaya karşı derin bir tutku keşfetti.

 

 

 

 

HABERE YORUM KAT