1. YAZARLAR

  2. Ferhat Kentel

  3. ...topaltopaltopalto...
Ferhat Kentel

Ferhat Kentel

Yazarın Tüm Yazıları >

...topaltopaltopalto...

25 Eylül 2010 Cumartesi 16:01A+A-

Cezayir’de 1991’de, iki turlu seçimlerin ilkinde İslami Selamet Cephesi FIS büyük başarı sağladı. Devlet, ikinci turu iptal etti; FIS’i de “İslami Cumhuriyet” kuracağı iddiasıyla kapattı. Binlerce üyesi tutuklanan FIS’ten birçok silahlı grup türedi. Bunlardan biri de “Silahlı İslami Grup” (GIA) idi. Başlayan kirli savaşta, “kara on yıl” olarak adlandırılan 90’lı yıllar boyunca 60 bin (gayrı resmî kaynaklara göre 150 bin) insan hayatını kaybetti. 1999’da yeni başkan Buteflika İslamcı gerillalar için af ilan edince şiddet de hissedilir derecede azaldı.

Kirli savaş sırasında güvenlik kuvvetleri ve gerillalar arasında garip ve vahşi bir oyun oynanıyordu. Bir yandan Japon dövüşçülerinkine benzeyen kıyafetleri nedeniyle “Ninja” adı takılan devletin özel timleri, diğer yandan GIA gerillaları sürekli mahalleleri ve köyleri basıyor, bombalar patlatıyor, insan öldürüyorlardı. Bir müddet sonra işler karışmaya başladı; ne kimin öldürdüğü, ne de neden öldürdüğü anlaşılır oldu.

Mesela gece yolda yürüyorsunuz; karşınıza aniden silahlı adamlar çıkıyor, yolunuzu kesiyor ve kimden yana olduğunuzu soruyorlar... Ne dersiniz? Bileğinize veya –varsa- silahınıza güvenmiyorsanız ya da kahraman-şehit olmak için vaktin henüz erken olduğunu düşünüyorsanız, sağ kalmak için en mantıklı cevap, karşınızdaki adamın kılık kıyafetine bakıp, ondan yana olduğunuzu söylemektir, değil mi?

Hayır, yanlış cevap! Çünkü “Ninja” kıyafetinin içinde bir “gerilla” ya da “gerilla” kıyafetinin içinde bir “Ninja” saklı olabilir. Yani “bam!”... Öldünüz...

Tabii, insan tecrübeleriyle yaşar. Bunu zaman içinde deşifre ettikten sonra, ortalama bir cevapla kıvırmaya çalışabilirsiniz ya da yolunuzu kesen adamları daha iyi incelersiniz. Bir takım ipuçlarıyla, “akıllı olup”, o kıyafetin altında başka biri olduğunu düşünüp, ona uygun cevabı verebilirsiniz.

Hayır, gene yanlış cevap! Çünkü o adamların içinde –mesela- “Ninja kıyafetinin içinde saklanmış gerilla” imajlı Ninjalar saklı olabilir. Yani “bam!”... Gene öldünüz...

Karışık bir durum, değil mi? Evet, zaten amaç da bu... Elden geldiği kadar zihinleri karıştırmak, her şeyi kirletmek...

Peki, bu kadar bulanık ve de kirli bir durumdan nasıl çıkabilirsiniz? Ortalıkta dolaşmayarak, “ortada” kalmayarak... Savaşı kabul ederek, tarafınızı seçerek, seçtiğiniz tarafın kampına geçerek riskinizi azaltabilirsiniz. Artık hiç olmazsa “kim vurduya gitmek” yerine, şehitlik payesi ile öbür dünyada, gazilik ya da kahramanlık payesi ile bu dünyada idare etmeniz mümkün olabilir.

Dolayısıyla Ninja ya da GIA, bir müddet sonra farketmez; ortak bir amaca yani iki taraftaki “silahlı kuvvetlerin savaşına” hizmet edersiniz. Ortada sadece savaş vardır.

Bir müddet sonra skor tutmaya başlarsınız: “şu kadar karakol bastık”, “şu kadar ölü terörist ele geçirdik”...

Hakkâri’de de birkaç derece içiçe “geçirilmiş” Ninja-GIA karması bir çete, bir minibüsü havaya uçurdu; içindeki insanlarla birlikte... Dokuz cana kıydılar. Kim yaptı belli değil. Ya da belli ama imza yok. Ya da imza var ama epey karışık: “özel tim işi görüntüsü verilmiş gerilla işi, gerilla işi görüntüsü verilmiş özel tim işi...” Ya da bunun başka bir versiyonu...

Hangisinin olduğunun önemi var mı? Olsa ne yazar?

Bu bir “dava” değil... Ne son Türk devletinin (hem de üniter!) bekasına, ne de Kürt halkının hayrına yarayacağı belli olan kirli bir iş! Ortalıkta durmamaya davet eden, savaşa taraftar çağıran, kendi varlığını yeniden üretmekten başka bir derdi olmayan, kemikleşmiş, mafyalaşmış katiller sürüsünün işi..

Mesele, bu topraklarda zaten bol miktarda varolan “lanet” düzeyini yüksek tutmaya; insanı insana, Türk’ü Kürt’e, Kürt’ü Türk’e düşman etmeye çabalayan, ancak etrafta “barış” sesleri çoğaldıkça paniğe kapılan bir savaş zihniyetinin ortak ürününün sergileniyor olması...

Barışı getirmek için, Öcalan’la bile görüşülürken, bu arada dikkat ettiniz mi, minibüsten yaralı kurtulan küçük Zeynep’in babasının ne dediğini: “başaramayacaklar!”

Nasıl bir güçtür bu yarabbi!

TARAF

YAZIYA YORUM KAT