17.11.1999 tarihinde İstanbul Üniversitesi'nde AGİT toplantılarıyla ilgili "Üniversiteli Müslümanlar" imzalı bir bildiri dağıtıldı. Afişlemelerin de yapıldığı bildiride toplantının arka planına değinilerek, 'AGİT dolayısıyla bir kez daha yeryüzünün fesada boğan batılı kuşatma gözden kaçırılarak 'Anglo­Sakson yönetim modeli'nden, 'demokratik ve merkezi bir Avrupa' modeline kadar birçok batılı kurgu tekrar tekrar önümüze kurtuluş reçetesi olarak sunulduğu" vurgulandı. Bildiride farklı çevrelerin tutumları ve alınması gereken tavır şöyle özetlendi: "Bu kargaşa içerisinde bazıları "demokratikleşme" iddialarını, perde arkasındaki ustaca kurgulanmış sömürü ağını görmekten aciz bir şekilde çarçabuk bir 'umut ışığı' olarak sahiplenmekte. Bazıları ABD'nin en yeni eyaleti olmayı "Amerikan demokrasisine erişme adına kutsarken; bunun karşısında olduğunu iddia edenler ise "Tam Bağımsız Türkiye" sloganıyla bu iddialarını çürütmekteler. Emperyalist kurguların temel yapı taşı olan 'ulus devlet' kalkış noktası olarak bataklığın içine düştüklerini görememektedirler.

Oysa asıl sorun baskıcı bir küresel mekanizmanın çarkları arasındaki uyum veya uyumsuzlukta değildir. Asıl çelişki, doğudan batıya topyekün bir sömürüyü hakim kılan bir düzenle, yeryüzünü ıslah etmek ve adaleti tesis etmek isteyenlerin arasındaki hak-batıl çatışmasında gizlidir. AGİT zirvesinin yapıldığı bu günlerde bir kez daha gündemleşen zulüm mekanizmasını iyi tanımalıyız. İnsanoğlunun kurtuluşu ne batılı dengelerden herhangi birinin yanında; ne de "demokrasi, özgürlük" vaadleriyle oluşturulan sahte yeryüzü cenneti kurgularındadır. İnsanlığı gerçek özgürlüğe ve onura kavuşturacak olan ancak İslam'ın aydınlatıcı ve arındırıcı mesajıdır."