HAKSÖZ HABER

Öğrencilere eğitim desteği hususu başta olmak üzere gerek Türkiye içinde, gerekse de farklı coğrafyalarda ihtiyaç sahiplerine yönelik geniş bir faaliyet alanına sahip olan Vitalen Vakfı Ankara Hamamönü’ndeki yeni binasında periyodik etkinlik programlarını başlattı. Bu yılki etkinlik serisinde ‘İletişim’ konusunu ana tema olarak belirleyen Vitalen Vakfı’nda Ekim ayının başlığı olarak “Göç ve İletişim” konusu seçildi. Vitalen Vakfı’nın 2023-2024 seminer dizisinin ilk konuk konuşmacısı ise Özgür-Der Genel Başkanı Rıdvan Kaya oldu.

6 Ekim Cuma akşamı Vitalen Vakfı Konferans Salonunda yapılan ve alt salonda da ekran aracılığıyla izlenen etkinlikte Rıdvan Kaya Göçmenlerle İletişim konulu bir sunum yaptı. Sunumdan önce Vitalen Vakfı Genel Müdürü Mustafa Karaman kısa bir konuşma ile Vakfı tanıttı ve faaliyetler hakkında bilgi verdi. Vakıf çalışanı Süheyb Karaman’ın yönettiği oturumda ilk bölümde Rıdvan Kaya Türkiye’de göç olgusu ve bu alanda ırkçı odaklarca sürdürülen sistematik çarpıtma ve dezenformasyon çabaları üzerinde durdu.

Göç olgusunun insani ve İslami boyutuna değinen Kaya göç/hicret olgusunun sadece göçmenler/muhacirler için değil herkes için, hepimiz için bir imtihan alanı olduğunu vurguladı. İslami iddialarımızı koruma ve insani değerlere sahip çıkabilmenin ancak bu imtihanı layıkıyla verebilmekle mümkün olacağını hatırlattı. Yabancı düşmanlığı da denilen hastalıklı ruh halinin yaydığı korku, iftira ve çarpıtma kampanyasına örneklerle dikkat çeken Rıdvan Kaya bu sistematik kötülük kampanyasının yol açtığı tehlikelere ve kirlilikler üzerinde durdu.

Bu durumun sadece mağdur ve mazlum insanların hayatlarını zorlaştırmakla kalmadığını söyleyen Kaya bu kötücül propaganda sağanağının başta bunu üretenler olmak üzere tüm toplumu hasta ettiğini belirtti. Üretilen bu atmosferin herkesi huzursuzluğa ve mutsuzluğa sürüklediğini, sonuçta güvensiz, tedirgin ve sürekli gelecek kaygısı içinde bir psikolojinin geniş kesimlere yayıldığını, bunun ise başlı başına bir hastalık hali olduğunu söyledi.

Rıdvan Kaya’nın sunumundan sonra verilen arada çay ikramıyla birlikte izleyiciler birbirleriyle tanışıp sohbet eme imkanı buldular. Daha sonra soru ve katkı bölümüne geçildi. Programa katılanlar konuşmacıya sorularını yöneltip, konu hakkında kanaatlerini belirttiler.