
İsrail karşıtlığı Amerikan kamuoyunda neden hızla büyüyor?
İbrahim Karataş, Gazze savaşı sonrası ABD’de İsrail karşıtlığının hızla yükselerek Amerikan siyaseti üzerinde baskı oluşturabileceğini belirtiyor.
İbrahim Karataş/fokusplus.net
ABD’de Yükselen İsrail Karşıtlığı
On yıllar boyunca kendisini Nazi soykırımı mağduru olarak gösterip Batı’nın ve genel olarak dünyanın sempatisini kazanarak Filistin’i işgal eden İsrail’in, İsraillilerin ve diğer ülkelerde İsrail’e destek veren Yahudilerin gerçek yüzü, bizler gibi bu toplumu tanıyanlar için her dönemde ayan beyan ortada iken, Batılılar için Gazze’de devam eden soykırımla fark edilmiş oldu. Hakikaten de gerçek İsrail (ve İsrailoğulları) bugün gördüğümüz vahşi İsrail’dir. Birileri fark etmese de bu hep böyleydi.
Bu zamana kadar İsrail’e güvenmeyen ve onları zulümle suçlayan kesimi önyargılı ve acımasız olarak görenler şimdilerde hak vermeye başladılar. Bu güzel bir gelişme. Çünkü sorunun kaynağını bilirseniz sorun çıkaranı da bilmiş olursunuz ve tavrınızı koyarsınız. Batı dünyası son zamanlarda, İsrail’in sadece Orta Doğu ve bilhassa Filistin’de değil tüm dünyada kabilenin diğer mensupları aracılığıyla sömürü, çatışma ve değerlerin dejenerasyonu konusunda faal olduğunu fark etmiş gibi görünüyor. Özellikle halk nezdinde İsrail’e olan destek biterken, hükümetler de halkın baskısı altına girmiş durumda.

Bu durum İsrail’e sınırsız destek veren Amerika için de geçerli. Anketlere göre ilk kez Filistin’i destekleyenlerin sayısı İsrail’i destekleyenleri geçti. Cumhuriyetçi partinin tabanında bile özellikle gençler arasında İsrail’e bir öfke var. Ancak MAGA (Make Amerika Great Again-Amerika’yı Yeniden Büyük Yap) hareketi gibi milliyetçi kesimdeki uyanış özellikle cay-ı dikkattir. Adı geçen grup normalde İsrail yanlısıdır ve hala da İsrail’e destekleri eskisi kadar olmasa da devam etmektedir.
Ancak grubun önemli figürleri olan gazeteci Tucker Carlson, Trump’ın eski danışmanı Steve Bannon ve kongre üyesi Marjorie Taylor Greene gibi etkili kişiler İsrail’e karşı son dönemde muazzam bir kampanya başlattılar. Yine onlar gibi Ermeni asıllı Ed Bilzerian ve Ana Kasparian, Türk asıllı Cenk Uygur ve Afro-Amerikan Candace Owens gibi sosyal medyada etkili şahıslar Amerikan kamuoyunun uyanışı için önemli çalışmalar yapıyorlar. Görünen o ki gösterdikleri gayretler gençlik üzerinde etki oluşturuyor çünkü Amerikan gençliği artık İsrail’le ilgili hiç de iyi şeyler düşünmüyor.
Şayet adı geçen ve geçmeyen diğer isimler İsrail’in ABD’yi nasıl bir sömürgeye çevirip soyduğuna dair yayınlara devam ederse İsrail karşıtlığı daha da büyüyecektir ve bir şekilde politikacıları da baskı altında tutacaktır. Çünkü hakikaten de bu öncü isimlerin dillendirdiği gibi ABD, İsrail’in sömürgesine dönüşmüş durumda.
ABD vatandaşlarının durumu ne?
Öyle ki 7 Ekim 2023’teki Hamas saldırısından bu yana İsrail’e 22 milyar dolar yardım yapan Washington yönetimi, kendi vatandaşına karşı bu kadar bonkör değil. Bugün ABD’de hasta olsanız sigortanız yoksa tedavi olamıyorsunuz. Ancak yeni çıkan bir kanunla İsrail’de savaşıp da yaralanan ABD vatandaşları (çoğu aynı zamanda İsrail vatandaşı Yahudi) ücretsiz tedavi olabiliyor. Daha beterini söyleyelim. Şayet selden, fırtınadan zarar görmüşseniz ve İsrail’e destek vermiyorsanız yardım alamazsınız. Önce Amerika da diyemezsiniz. Çünkü bu söz Yahudi ADL kuruluşuna göre anti-semitik bir söz. Ama mesela önce İsrail derseniz sorun olmaz. Amerikan bayrağını yakarsanız da kimse bir şey diyemiyor. Lakin ABD’de İsrail bayrağı yakamazsınız.
İşte bu sömürgeciliğe karşı henüz kamil olamamış ve fakat büyüyen bir isyan var. Amerikalılar nihayet kendi ülkelerinde söz sahibi olmadıklarını ve kendi ülkelerini sevmelerinin bile suç sayıldığını görmeye başladılar. Görenlerin milliyetçi olması önemli bir nokta çünkü Cumhuriyetçi Parti etrafında toplanan ve inanç olarak çoğu Evangelist olan kesim içinden birilerinin “artık yeter” demesi yeni gelişmelere gebe olabilir.
Olması da lazım, çünkü bu haliyle ABD gibi bir süper güç sömürge gibi davranıyor. Şayet İsrail karşıtı uyanış büyür de somut bir hal alırsa İsrail’in sadece imajı değil Amerikan devleti üzerindeki gücü de aşınıma uğrayacaktır. Mevcut durumda İsrail’e ve Amerika’daki uzantılarına karşı sürdürülen medya/bilgi savaşı (information war) sadece halk nezdinde karşılık bulmaktadır. Ancak halkın tepkisi arttıkça siyaset de bundan etkilenecektir. Eğer AIPAC gibi Yahudi kuruluşların Amerikan siyasetini yönlendirdiği halka kabul ettirilebilirse, halk muhakkak AIPAC ile irtibatlı siyasetçilerden uzak duracaktır. Bu durumda siyasetçiler de AIPAC’tan uzak duracak ve Amerikan siyaseti bir nebze de olsa Siyonist etkiden arınacaktır.
Ancak milliyetçi Amerikalıların başlattığı akımın siyaseten vücut bulması an itibarıyla pek mümkün görünmüyor. Bunun için akımın sürekli olması ve daha fazla taraftar bulması gerekir ki bu da yılları bulacaktır. Fakat yine de “yetmez ama evet”lik bir durum olacağı için hiç yoktan iyidir denilebilir.
Öte yandan Amerika’da neşv-ü nema bulan İsrail karşıtlığının Müslüman dostluğuna inkılap etmediğini ve muhtemelen hiç de etmeyeceğini bilmek gerekiyor. Bugün Amerikan aşırı sağı İsrail karşıtlığına dönse de dönmese de Müslüman dostu olması pek mümkün görünmüyor. Fakat hem Müslüman dünyanın hem de Amerikalı aşırı sağcıların ortak bir noktada buluşup kendilerini hedef alan gruplarla mücadele etmesi faydalı bir sinerji oluşturacaktır. Dolayısıyla çıkarlar üzerinden oluşturulacak bir işbirliğinin kurulması elzemdir.
Çünkü katil devlet tüm dünyadan izole olsa bile (-ki epey oldu) Amerika’yı bir vekil gibi kullandığı sürece katliamlarına devam edecektir. Diğer bir deyişle İsrail’i Amerika’dan ayırmadan dünyadan ayırmak mümkün değildir. ABD İsrail’in öyle bir esiri olmuş ki Gazze halkının tümünün öldürülmesi veya sürgün edilip geride kalan topraklara rezidans yapmayı teklif edebiliyor. Büyükelçisi hahamların önünde eğilip Batış Şeria’da illegal yerleşim yerlerinden ev alabiliyor.
Dileriz İsrail surlarında açılan bu gedik daha da büyür ve daha fazla Amerikalıyı cezbeder. Amerikalıların sandıkları kadar özgür olmadıklarını öğrenmeleri önemlidir. Kendi ülkesini bırakıp başka bir ülkeyi öncelemenin büyük bir utanç olduğunu onlar da kabul edecektir. Gazze’deki savaş bazı Amerikalıların gözünü açtı. Tepkinin kartopu gibi büyümesi ve İsrail’i ezmesi Amerika’ya özgürlüğünü verecektir.








HABERE YORUM KAT