1. HABERLER

  2. İSLAM DÜNYASI

  3. FİLİSTİN

  4. Filistinli esirler işgalci İsrail’in dayattığı üniformaları reddederek yaktı
Filistinli esirler işgalci İsrail’in dayattığı üniformaları reddederek yaktı

Filistinli esirler işgalci İsrail’in dayattığı üniformaları reddederek yaktı

Filistinli mahkûmlar serbest bırakıldıktan sonra ‘giymeye zorlandıkları üniformaları’ yakarak İsrail'in kötü muamelesine dikkat çekti ve İsrail’in cezaevindeki tutumlarına yönelik eleştirileri artırdı.

16 Şubat 2025 Pazar 18:33A+A-

Serbest bırakılan Filistinli mahkûmlar cumartesi günü İsrailli hapishane yetkililerinin serbest bırakılmadan önce giymeye zorladıkları üniformaları yaktı.

İsrail sembolleri ve ifadeleri taşıyan kıyafetler Filistin'de geniş çaplı öfkeye, İsrail'de ise eleştirilere yol açtı.

Cumartesi sabahı İsrail'in resmi yayın kuruluşu KAN, mahkûmları üzerinde Davut Yıldızı, İsrail Cezaevi Servisi logosu ve her iki tarafında “Unutmayız ve affetmeyiz” ibaresi bulunan beyaz tişörtlerle gösteren görüntüler yayınladı.

İsrail Cezaevi Servisi mahkûmları sadece bu tişörtleri giymeye zorlamakla kalmadı, aynı zamanda aşağılayıcı olarak nitelendirilen bir şekilde fotoğraflarını da çekti.

Mahkûmlar başları eğik bir şekilde diz çökmeye zorlanırken, diğer görüntülerde dikenli tellerle çevrili bir hapishane avlusunun içinde sıraya dizilmiş halde görülüyorlar.

Bu olay, temiz ve bakımlı giysiler içinde ve hediyeler taşıyarak Kızıl Haç'a teslim edilen İsrailli tutukluların Gazze'den serbest bırakılmasından kısa bir süre sonra meydana geldi.

Gazze'nin güneyindeki Han Yunus'ta bulunan Avrupa Gazze Hastanesi'nin avlusuna vardıklarında, aileleri ve destekçileri işgalin sembolizmini kendilerine empoze etme girişimini toplu bir şekilde reddederken, serbest bırakılan mahkûmlar üzerinde işgalci İsrail devletinin sembolü olan kıyafetleri ateşe verdi.

Hamas İsrail'in Tutumunu Kınadı

Filistin Direniş Hareketi Hamas, Filistinli mahkûmların serbest bırakılmadan önce ırkçı sloganlar içeren tişörtler giymeye zorlanmasının devam eden aşağılama kampanyasının bir parçası olduğunu belirterek İsrail'in tutumunu kınadı.

Bu olay, Gazze ateşkes anlaşmasının altıncı esir takası sırasında meydana geldi.

Hamas yaptığı resmi açıklamada “işgalcilerin kahraman mahkûmlarımızın sırtına ırkçı sloganlar yükleyerek ve insani yasa ve normları açıkça ihlal ederek onları zulüm ve şiddete maruz bırakarak işlediği suçu” kınadı.

Açıklamaya göre İsrail'in bu kararı, direnişin İsrailli tutuklulara yönelik muamelede ahlaki değerlere bağlılığıyla! çelişiyor.

Hamas ayrıca cumartesi günü erken saatlerde üç İsrailli esirin serbest bırakılmasının Tel Aviv'i anlaşmaya ve insani protokole uyma ve ikinci aşama müzakerelerini oyalamadan ilerletme yükümlülüğü altına soktuğunu vurguladı.

İslami Cihad'ın Tepkisi

İslami Cihad Hareketi de “işgal güçlerinin serbest bırakılan Filistinli mahkûmlara karşı işlediği son ırkçı suçu” şiddetle kınadı.

Grup, bu utanç verici eylemin ötesinde, İsrail medyasının mahkûmları daha da aşağılamak için görüntüleri kasıtlı olarak yayınladığını belirterek, bunu mahkûmların iradesini kırmaya yönelik umutsuz bir girişim olarak nitelendirdi.

Bunu “işgalin ırkçı, insanlık dışı doğasını ve köklü nefretini ortaya koyan, tüm uluslararası ve insani yasaların açık bir ihlali” olarak nitelendirdiler.

İslami Cihad ayrıca her iki tarafın esirlere yönelik muameleleri arasındaki keskin çelişkiye de dikkat çekti: “Bütün dünya, direnişin düşman esirlerine nasıl onurlu ve saygılı davrandığını gördü. Kahraman tutsaklarımızın maruz kaldığı sistematik istismarın aksine, serbest bırakılmaları düzenli bir şekilde gerçekleşti ve onlara hiçbir zarar gelmedi.”

Kudüs Tugayları askeri sözcüsü Ebu Hamza da bu mesajı pekiştirerek şunları söyledi: “Düşman, esirlere işkence etmekte uzmanlaşmışken, direniş ise esirlere etik muamele yapılmasını savunuyor.”

Filistinli mahkûmların onur kırıcı kıyafetler giymeye zorlanmasının ve ağır koşullara maruz bırakılmasının İsrail'in uyguladığı muamelenin vahşetini gösterdiğine dikkat çekti.

Ebu Hamza, - “bu toprakların gerçek sahipleri” olarak tanımladığı Filistinli mahkûmlara yönelik  - sistematik istismar ve cinayetlere ilişkin bu korkunç sahneleri ABD'yi görmezden gelmemeye çağırdı.

ABD'yi, tüm İsrailli tutukluların serbest bırakılmasında ısrar ettiği gibi, İsrail'den de tüm Filistinli tutukluları serbest bırakmasını talep etmeye çağırdı.

Mahkûm Değişimi ve Durdurulan Anlaşmalar

Günün erken saatlerinde El Kassam Tugayları ve El Kudüs Tugayları, ikisi çifte vatandaş (biri Amerikalı diğeri Rus) olmak üzere üç İsrailli tutukluyu Uluslararası Kızılhaç Komitesi'ne teslim etti. Kızıl Haç daha sonra bu kişileri esir takası anlaşmasının altıncı serbest bırakılma kapsamında İsrail ordusuna teslim etti.

Bu grubun transferi, İsrail'in ateşkes anlaşmasının insani protokolüne uymaması nedeniyle bir önceki hafta ertelenmişti.

Buna karşılık, El Kassam pazartesi günü yaptığı açıklamada İsrail ihlallerine son verene kadar İsrailli mahkûmların serbest bırakılmasını dondurduğunu duyurdu.

Cezaevi Hizmetlerine Dair  İsrail Eleştirisi

KAN, İsrail'de Filistinli mahkûmlara yapılan muamelenin, özellikle giydirilen kıyafetlerle ilgili olarak Cezaevi yetkililerine yönelik iç eleştirilere yol açtığını bildirdi.

Rapor, İsrail siyasi liderliğinin Cezaevi idaresinin mahkûmlara bu üniformaları giydirme kararından haberdar olmadığını ve bunun da tepkilere yol açtığını belirtti.

Eleştirmenler bu kararın, Filistin direnişinin İsrailli tutukluları insancıl bir şekilde serbest bıraktığının belgelenmesinin ardından, İsrail'in mahkûmlara yönelik muamelesini Hamas'ınkiyle karşılaştırma çabalarını baltaladığına dikkat çekti.

Ateşkes Anlaşması İhlalleri

Hamas İsrail'i anlaşmayı dört ana cephede ihlal etmekle suçladı: Filistinlileri hedef almak ve öldürmek; yerinden edilmiş insanların kuzey Gazze'ye dönüşünü geciktirmek; barınak malzemeleri, yakıt ve cesetlerin çıkarılması için gereken enkaz kaldırma ekipmanı da dâhil olmak üzere insani yardımların girişini engellemek; hastaneleri ve sağlık sektörünü eski haline getirmek için gerekli kritik tıbbi malzemeleri geciktirmek.

Gerilimin tırmanmasıyla birlikte son günlerde anlaşmayı kurtarmak için çabalar sarf edildi. Perşembe günü Hamas, Mısır ve Katar'dan arabulucuların bu anlaşmazlıkları çözmek için devreye girdiğini açıkladı ve müzakere atmosferini olumlu olarak nitelendirdi.

Hamas, belirlenen takvime göre esir takası da dâhil olmak üzere anlaşmanın ilk imzalandığı şekliyle uygulanması konusundaki kararlılığını yineledi.

Ancak Gazze hükümetinin medya ofisine göre, arabulucuların verdiği güvencelere rağmen, cuma günü itibariyle Gazze'ye insani yardım protokolünde öngörüldüğü üzere hiçbir mobil ev ya da enkaz kaldırma amaçlı ağır makine girmedi.

Perşembe günü Birleşmiş Milletler İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA) 763 kamyonun Gazze'ye girdiğini bildirdi ancak bunların içeriği ve gerekli insani yardım taahhütlerini yerine getirip getirmedikleri konusunda ayrıntılı bilgi vermedi.

 

Kaynak:palestinecronicle’da yayınlanan haber, Haksöz-Haber tarafından tercüme edilmiştir.

HABERE YORUM KAT