
Suriye devrimi: Algı, eleştiri ve ahlaki sorumluluk
Suriye hadisesi üzerinden oluşan tavır alışlar; Baas rejiminin devrilmesi ve ortalığa saçılan tüm çirkinliklerine rağmen hiç değişmedi ve halen devam ediyor.
M. Hasip Yokuş / Haksöz Haber
Ortadoğu’da başlayan intifadaların amacı, niteliği ve seyri belirginleşince, bunun Suriye’ye de yansıyacağını tahmin etmek zor değildi. Zira on yıllardır Suriye’de despotik karakteri ön planda olan; iktidarını sürdürmek adına her türlü vahşeti, zulmü ve kötülüğü hiç çekinmeden işleyen Nusayri azınlığa karşı toplum vicdanında büyük bir öfke birikmişti.
Sivil ve barışçı yöntemlerle başlayan hak taleplerine rejim, despotik doğasına uygun şekilde zulüm ve şiddetle yanıt verince muhalefetin dili ve söylemi de değişmeye başladı. Başlangıçta “Eşşa’byüridıslahınnizam” (Halk, rejimin ıslah edilmesini istiyor) şeklinde dile getirilen talepler, zamanla “Eşşa’byüridıskatınnizam” (Halk, rejimin devrilmesini istiyor) sloganlarına dönüştü. İran ve Rusya’nın bu sürece dâhil olmasıyla da Suriye bir enkaz yerine döndü.