1. HABERLER

  2. İSLAM

  3. KUR'AN

  4. "Seni bir damla sudan yaratan Allah'ı inkâr mı ettin?"
"Seni bir damla sudan yaratan Allah'ı inkâr mı ettin?"

"Seni bir damla sudan yaratan Allah'ı inkâr mı ettin?"

"Kendisiyle konuşmakta olan arkadaşı ona dedi ki: "Seni topraktan, sonra bir damla sudan yaratan, sonra da seni düzgün (eli ayağı tutan, gücü kuvveti yerinde) bir adam kılan (Allah)ı inkâr mı ettin?" (Kehf/37)

04 Aralık 2025 Perşembe 07:52A+A-

قَالَ لَهُ صَاحِبُهُ وَهُوَ يُحَاوِرُهُٓ اَكَفَرْتَ بِالَّذ۪ي خَلَقَكَ مِنْ تُرَابٍ ثُمَّ مِنْ نُطْفَةٍ ثُمَّ سَوّٰيكَ رَجُلًاۜ ﴿٣٧﴾

37- Kendisiyle konuşmakta olan arkadaşı ona dedi ki: "Seni topraktan, sonra bir damla sudan yaratan, sonra da seni düzgün (eli ayağı tutan, gücü kuvveti yerinde) bir adam kılan (Allah)ı inkâr mı ettin?"

لٰكِنَّا۬ هُوَ اللّٰهُ رَبّ۪ي وَلَٓا اُشْرِكُ بِرَبّ۪ٓي اَحَدًا ﴿٣٨﴾

38- "Fakat, O Allah benim Rabbimdir ve ben Rabbime hiç kimseyi ortak koşmam.

Seni topraktan, sonra nutfeden yaratan sonra da seni insan kılığına koyan Rabbini mi inkar ediyorsun? Evet anlıyoruz ki bu adamın tavrı Allah’ı inkar anlamına geliyordu. Her ne kadar adam diliyle Allah’ı inkar ettiğini söylemiyorsa da tavrıyla, hayatıyla Allah’ı ve Allah’tan gelen âhiret gerçeğini inkar ediyordu. Mülkün Allah’a ait oluşunu inkar ediyordu. Sahip olduğu şeylerin tamamının Allah’ın kendisine bir lütfu olarak değil de, kendi planlarının kendi becerilerinin bir meyvesi olarak görüyordu ve bütün bunların ebedîyen kendisinde kalacağına, hiç kimsenin onları kendisinden alamayacağına, bu imkânlarını keyfinin istediği biçimde kullanabileceğine, bu konuda kimseye hesap vermek zorunda olmadığına inanıyordu.

Böyle düşünen, böyle inanan kişi Allah’ı inkar ediyor demektir. Adam sahip olduğu şeyler konusunda Allah’ın hayatına karışacağını reddediyordu. Malım benimdir, onu istediğim yerden kazanır, dilediğim yerde harcarım diyordu.  Kızım benim kızımdır, istediğim kıyafetle onu sokağa salarım diyordu. Ne kendi hayatına, ne malı mülküne, ne de ailesinin hayatına Allah’ı karıştırmıyordu. 

Şimdi sen bütün bunları sana veren ve seni yoktan var eden Rabbini nasıl inkar ediyorsun? 

Burada inşallah şunları söyleyelim: Kesinlikle arkadaşlarımıza dikkat edelim. Kimlerle düşüp kalktığımıza, kimlerle beraber olduğumuza âzamî dikkat edelim. 

"Ey iman edenler! Allah'tan sakının ve sâdıklarla beraber olun." (Tevbe sûresi: 119)

Sadıklarla, Kur’an ve sünnetin tasdikçileriyle beraber olalım. Sa­dıkane vahye bağlı olanlarla birlikte olalım.  

Lâkin O senin göz ardı ettiğin, yaratıcılığını gizlemeye çalıştığın, unutmak istediğin Allah benim Rabbimdir. Ben O Rabbime hiçbir şeyi ortak koşmuyorum.  Sa­dece O’nu İlah ve Rab biliyorum. 

Allah’tan başka hiç kimse insan hayatına yasa koymaya program belirlemeye yetkili değildir. 

Evet işte mü'min kişinin dünyaya bakışı. Mü'min dünyaya imtihân için geldiğini, bu dünyaya kendisinin Rabbi tarafından getirildiğini, Rabbi tarafından yaratıldığını bilen kişidir. İmtihan için yaratılan dünyalıklara gönlünü kaptırıp onu yegâne hedef ve şeref sebebi görmemesi gerektiğini, hedef ve şeref olarak sadece Allah’a kulluğu kabullenmesi gerektiğini asla unutmayan kişidir mü'min. Onun için de Allah’tan başka hiç kimseden korkmaz o. Malı mülkü olanlar karşısında hakkı söylemekten çekinmez. Şımarık servet sahipleri karşısında onların ellerindekine minneti olmadığı için aşağılık kompleksine kapılıp ezilip bükülmez. Onların yanında gerçekleri gizleyerek dilsiz şeytan olmaktan Allah’a sığınır. 

BASAİRUL KUR’AN

"Fakat, O Allah benim Rabbimdir ve ben Rabbime hiç kimseyi ortak koşmam."

Fakat ne malı, ne tayfası, ne bağı-bahçesi ne de serveti bulunan yoksul arkadaşı daha kalıcı, daha üstün değerlerle onur duyuyor, inancı ve imanı ile onur duyuyor, huzurunda tüm alınların yere kapandığı yüce Allah’a dayanıp güveniyor. Kendisine bahşedilen nimetten dolayı şımaran, gurura kapılan arkadaşının gururunu ve şımarıklığını kınayarak cevap veriyor, kendisine basit bir su ve çamurdan ibaret olan ilk kaynağını hatırlatıyor ve onu, nimeti verene karşı takınılması zorunlu olan edep tavrına yöneltiyor, onu, şımarıp haddi aşmanın, büyüklük kompleksine kapılmanın akıbetine karşı uyarıyor. 

FİZİLALİL KUR’AN

HABERE YORUM KAT

4 Yorum