Piyon Hareketleri
Murat Yetkin 'Kapalı Kapılar Ardında' bi yazı yazmış dün.
Kosova'nın bağımsızlığından giriyor, Gazprom'dan çıkıyor. O kadar çok madde, o denli hülasalanmış ki; benim gibi Sıradan Okur kapıların ardında kalıyor hakikaten.
Ama Dünya; yuvarlak ve büyük bir top, Amerikalılar Afganistan'da onlar için 'savaşmamızı' istiyorlar. Karşılığında PKK liderlerini derdest edip verecekler.
Bizlere ancak böyle 1 Evlere Servis hizmeti verilirse, 'yakalamış' oluyoruz birilerini.
E tabii, Evlere Servis pahalı bir 'şey'. Karşılığını vermen gerekiyor. Kimi zaman da, çoğu zaman da Karşılık, aldığın 'şeyden' çok daha pahalı, geçtim pahalıyı, çözümsüzlüğe/tıkanıklığa/sahteciliğe dair bir 'şey' oluyor.
Ve fakat 30 yıllık İÇ SAVAŞın sonunda anladığım: bizlere (Türklere yani) her yol mübah. BARIŞ DIŞINDA.
Barışı getirmenin yolları var, yöntemleri var.
Onları YOK saydığımız sürece savaşmaya ve Türk-Kürt evlatlarımızı kaybetmeye devam edeceğiz.
Ama tercih bu yönde: Aman barış gelmesin de, bizler kulağımızı tersten göstererek, Amerikalılarla pazarlık kuyularında debelenmeye devam edelim. Ne güzel!
'Genç Subaylar' olduğu iddia edilen grubun, o bitmez tükenmez anti-emperyalist söylemlerine diyelim yakışıyor mu bunlar? Oluyor mu yani?
Yok ama, Ordu'ya her şey mübah.
Ordudaysan da her şey mübah.
Söyleminle eyleminin örtüşmesi gibi fuzulilikler Ordu'yu da, mensuplarını da bağlamaz.
Savaş Koşulları!
İnternet sitende atıp tutacaksın, nerdeyse 70'ler solcu/devrimcilerin dilini kullanacaksın- Amerika'yla Yakın Âlâkalar'a gelince: bilmiyorum, yurdumuzda Askeriye'den daha yakın bir kurum var mıdır Amerika'yla?
Şimdilerde işte haldır huldur pazarlık yürütmekteyiz.
Ne güzel, ne onurlu, ne tutarlı!
Cengiz Çandar da Kürtlerin Türkmenlerle fevkâlâde mühim anlaşmasını yazıyor.
Demem o ki, bu mikroskobun başından kalkıp 'Dünyada Neler Oluyor?' ölçeğinden bakabilen köşeciler Türkiye'ye, nasıl bir piyon olduğumuzu çok bariz görüyorlar. Görebiliyorlar.
Bizler burda Leğende Fırtına'ya kilitlenmişken, Büyük Oyuncular ordan oraya itecekleri zamanı hesaplıyorlar bizleri.
Ordan oraya itileceğiz.
Zira hep uzlaşmalar/pazarlıklar/küçücük hesaplar peşindeyiz.
Kendi topraklarına barışı getirmeyi beceremeyen; beceremeyenden ziyade, tercih etmeyen, isteyemeyen bir milletin-
İç Savaş Bezirgânlığı'nı bu denli içselleştirmiş, sistemleştirmiş, oturtmuş, yerleştirmiş bir milletin-
Elbette dünyanın gidişatı üstüne söyleyecek hiçbir lafı yoktur.
Olamaz.
Sadece sırasını bekler; Büyük Eller ne zaman onu ordan alıp da, oraya yerleştirecek diye piyonpiyon.
Büyük Eller zira; küçük hesaplara kilitlenmiş, oturtmuş olduğu rollerin/rol dağılımının değişmemesi/gelişmemesi üstüne mevcudiyetini inşa etmiş piyonulusların, hiçbir zaman (geçtim vezirinden, şahından) bir at, bir kale, bir fil seviyesine dahi yükselemeyeceğini bilirler.
Bir ileri. Bir geri.
Piyon Hareketleri.
'Topraklarında BARIŞIN kadar konuş!'
Dış Ses- bu.
30 yıllık bir tıkanıklıktan nemalanmakta, güç dengelerindeki mutlaklıktan medet ummakta kararlı, azimli, yeminli olanlar; Piyon Hareketleri'ne mahkûmiyetimizin garantörleridirler.
Onlara ne kadar sırtımızı dayarsak, o denli Garantili Piyonlarız yani.
Rahat edin!
Radikal gazetesi
YAZIYA YORUM KAT