1. YAZARLAR

  2. Münir Şefik

  3. Obama'nın maskesi Arapları Kahire'de de kandıracak
Münir Şefik

Münir Şefik

Yazarın Tüm Yazıları >

Obama'nın maskesi Arapları Kahire'de de kandıracak

31 Mayıs 2009 Pazar 18:13A+A-

Bush'un mirası yüzünden şartların yarattığı 'Obama fenomeni' sanıldığı kadar umut vaat etmiyor. Pakistan'da bu yönetim yüzünden bir iç savaş tetiklenmişken, Obama'nın Kahire'de vereceği uzlaşı mesajı ne kadar samimi olabilir?

Bush yönetiminin Pakistan’a karşı yaptığı en kötü şey, Afganistan sınır bölgelerindeki mevzilere uçak saldırıları düzenleyerek devletin egemenliğine saldırmasıydı. Bu saldırı Afganistan’a açtığı savaşla işgalin parçasıydı ve görevini Obama yönetimine teslim edene kadar geçen yedi yılda saldırılar sürdü. Ancak Pakistan’da iç savaşın tetiklenmesi düzeyine varılmamıştı.
Arap ve İslam ülkelerinin çoğunluğunun 11 Eylül olaylarına misilleme gerekçesi altında Afganistan saldırısına ya onay verdiği ya da göz yumduğu doğru. 11 Eylül’ü Kaide’nin yaptığı biliniyor. Kaide bu eylemi Taliban yönetiminin bilgisi dışında gerçekleştirirken, sorumluluğu Afganistan savaşı ve işgalinin sonrasında itiraf etti.
O günlerden bu yana Afganistan, Irak, Gazze ve Lübnan’da yaşanan bütün savaşlara Araplara ve Müslümanlara yönelik Amerikan-Siyonist kampanyası eşlik etti. Bu kampanya birçok ideolojik, siyasi ve ekonomik şekil aldı. Fakat bu savaşlar ve kampanyalar başarısızlıkla sonuçlandı ve ABD’ye kötü imaj, uluslararası tecrit ve nüfuz kaybı olarak geri döndü. Bütün bunlar Amerikan ve dünya ekonomisini vuran finans krizinin büyümesine destek oldu. Bu durum Barack Obama olgusunu ortaya çıkardı. Bush yönetimini askeri, siyasi, ideolojik ve ekonomik anlamda vuran korkunç başarısızlıklar olmasaydı, Obama bu desteği temsil edemezdi. ABD değişim istiyordu.
ABD, Bush yönetiminin başarısızlıklarının bir araya gelmesiyle, küresel kapitalist sisteminin zayıflaması, özellikle de finans krizinin patlak vermesiyle ve bunun dünya ekonomisi üzerindeki sonuç-larının ortaya çıkmasıyla derin bir çukura düştü. Şimdi Obama’ya düşen bu çukurla mücadele etmek, ülkeyi buradan çıkarıp tekrar dünya liderliğine getirecek kurtarıcı rolünü oynamak oldu.
Obama büyük ülkelere işbirliği için elini uzatma ve Ankara’da ilan ettiği üzere İslam dünyasıyla uzlaşma ihtiyacı duyuyor. Bu uzlaşmayı 5 Haziran’da Kahire’deki bir girişimle hayata geçirmek istiyor. Bu durum ABD yönetiminin ortaya koyduğu diyalog, müzakere ve Bush yönetiminin imaj kötüleyici ve başarısız politikalarını değiştirme eğilimine açıklık getiriyor. Fakat diğer büyük ülkelerle işbirliği nasıl yapılacak, hangi hedef ve stratejiler kapsamında olacak?

‘Vaat edilmiş değişim’ aslen Bush’la uyumlu
İslam dünyasıyla nasıl uzlaşılacak, bu hangi stratejiyle yapılacak? İki devletli çözüm ve Siyonist oluşumla İslam ülkelerinin ilişkilerinin doğallaşması kısmen netleşiyor. Bush’un İslam ülkelerinin İsrail’e boyun eğmesine yönelik stratejisi sürdürülüyor, ancak bu güçle değil, Amerikan uzlaşısına dair tatlı sözler, müzakere ve diyalog oyunu kanalıyla yapılıyor. Yani Obama yönetiminin ‘vaat edilmiş değişimi’ öz itibarıyla Bush yönetiminin hedeflerini taşıyor. Fakat Obama’nın Kahire’de başlatacağı zehirli girişimine karşı gösterilecek gaflet sebebiyle bu yöntem daha tehlikeli.
İslam dünyasına açılım ve uzlaşı siyasetinin bir diğer yüzü Pakistan’daki iç savaşta görülüyor. Bu savaşa Obama yönetiminin tehditleriyle sürüklenildi. Bu, Obama’nın önem açısın dan Irak ve Afganistan’dan geride kalmayan bir İslam ülkesine açtığı ilk savaş. Obama’nın Müslümanlara iyilik yapacağını düşünenler, Pakistan’da yaptıklarını ve Kahire’den sunacağı girişimini görünce nasıl davranacak? Bu iki olay Obama’ya yönelik gaflete ve ‘uzlaşıya’ dair bir uyarı mı olacak, yoksa Obama maskesinin arkasını görene dek daha fazla yaralanmamız mı gerekiyor? (Katar gazetesi Arap, 28 Mayıs 2009)

RADİKAL

YAZIYA YORUM KAT