1. HABERLER

  2. İSLAM

  3. KUR'AN

  4. "Mutlak hamd mülkte ortağı olmayan Allah’adır"
"Mutlak hamd mülkte ortağı olmayan Allah’adır"

"Mutlak hamd mülkte ortağı olmayan Allah’adır"

Ve deki: "Övgü (hamd), çocuk edinmeyen, mülkte ortağı olmayan ve düşkünlükten dolayı yardımcıya da (ihtiyacı) bulunmayan Allah'adır." Ve O'nu tekbir edebildikçe tekbir et. (İsra/111)

08 Kasım 2025 Cumartesi 07:52A+A-

 

وَقُلِ الْحَمْدُ لِلّٰهِ الَّذ۪ي لَمْ يَتَّخِذْ وَلَدًا وَلَمْ يَكُنْ لَهُ شَر۪يكٌ فِي الْمُلْكِ وَلَمْ يَكُنْ لَهُ وَلِيٌّ مِنَ الذُّلِّ وَكَبِّرْهُ تَكْب۪يرًا ﴿١١١﴾

111- Ve deki: "Övgü (hamd), çocuk edinmeyen, mülkte ortağı olmayan ve düşkünlükten dolayı yardımcıya da (ihtiyacı) bulunmayan Allah'adır." Ve O'nu tekbir edebildikçe tekbir et.

Allah teala bundan Önceki âyette, en güzel isimlerin kendisine ait olduğunu beyan ettikten sonra bu âyet-i Kerimede de, yaratanla yaratılanları birbirine karıştırmamak ve kendisini noksan sıfatlardan tenzih etmek için buyuruyor ki: "Tam övgü ancak Allah´a mahsustur. O, asla çocuk edinmemiştir. O, tektir, her şey ona muhtaçtır. O, hiçbir şeye muhtaç değildir. Doğurmamıştır, doğurulmamiştır. Onun hiçbir benzeri de yoktur. Onun, mülkte herhangi bir ortağı da yoktur. Zira böyle bir ortağı olan kimse âcizdir. Âciz olan ise Allah olamaz. Onun, acizlikten dolayı yardımcı edinmeye ihtiyacı yoktur. Zira o, her şeye yardım edendir, hiçbir şeyin yardımına muhtaç değildir. O halde ey Muhammed, sen, sözünde ve amelinde rabbini yücelt".

Katade diyor ki: "Resulullah (s.a.v.)ın, ailesinden olan küçük büyük herkese bu âyeti öğrettiği rivayet edilmektedir".

Peygamber efendimiz (s.a.v.) bu âyet-i Kerimeyi okuyarak: "Bu âyet, izzet (Allah tealanın şerefini zikreden) âyetidir" buyurmuştur.

   TABERİ TEFSİRİ

Ayet, Hz. Peygamber'e (s.a.v.) hitaben, bütün övgü ve şükrün (Hamd) yalnızca Allah'a ait olduğunu ilan etmesini emreder.

Bu emir, sure boyunca anlatılan bütün olayların, mucizelerin ve ilahi hükümlerin nihai sonucudur: Allah tekdir ve bütün kemal sıfatlarına sahiptir.

Ayet, Allah'ı üç temel eksiklikten arındırarak (tenzih ederek) mutlak kudretini ortaya koyar:

a) Çocuk Edinmemiştir (\bm{لَمْ يَتَّخِذْ وَلَدًا}):

Hristiyanların İsa'yı, Yahudilerin Üzeyir'i ve müşriklerin melekleri "Allah'ın oğlu/kızları" olarak görme inancını kesin bir dille reddeder.

Allah'ın, varlığını sürdürmek veya yardım almak için bir nesle/çocuğa ihtiyacı olmadığını vurgular.

b) Otoritesinde Ortağı Yoktur (\bm{وَلَمْ يَكُنْ لَهُ شَرِيكٌ فِي الْمُلْكِ}):

Yaratma, yönetme, hükmetme ve rızık verme gibi mülkünde (evrenin yönetiminde) hiçbir kimsenin ve gücün O'na ortak olmadığını belirtir.

Bu, sadece putperestliği değil, aynı zamanda hiçbir varlığın O'nun iradesine müdahale edemeyeceği gerçeğini de ifade eder.

c) Düşkünlük Sebebiyle Dosta (Veliye) İhtiyacı Yoktur (\bm{وَلَمْ يَكُنْ لَهُ وَلِيٌّ مِنَ الذُّلِّ}):

Buradaki \bm{الذُّلِّ} (züll) kelimesi "acizlik, düşkünlük, zayıflık" anlamına gelir.

Allah'ın mutlak güç sahibi olduğu için, acizliğe düşüp de bu acizliği giderecek, O'nu koruyacak veya O'na yardım edecek bir destekçiye (veli/dost) ihtiyacı olmadığını kesin bir şekilde ifade eder. Gelenekteki veli anlayışını da bu bağlamda ele alır.

Ayetin sonundaki \bm{وَكَبِّرْهُ تَكْبِيرًا} (O'nu gerektiği gibi yücelt!) emri, bu üç mutlak üstünlüğün idrak edilmesinden sonra gelmektedir.

Bu, "Allahuekber" (Allah en büyüktür) ifadesinin sadece sözle değil, O'nun bu eşsiz ve benzersiz özelliklerine inanarak, O'na teslim olarak ve emirlerini yerine getirerek fiilen yüceltilmesi gerektiğini ifade eder.

Bu ayet, özetle, Allah'ın mutlak tekliğini, üstünlüğünü ve her türlü noksanlıktan uzak olduğunu ilan eden, Kur'an'ın en güçlü tevhid ifadelerinden biri olarak kabul edilir.

MEHMET OKUYAN TEFSİRİ
   

HABERE YORUM KAT

4 Yorum