Fatih Demir / HAKSÖZ HABER

Fransızların İslam hakkındaki tartışmaları, daha önce bir hiciv dergisi olan Charlie Hebdo'da yayımlanan Hz.Muhammed karikatürlerini, bir ortaokul öğretmenin sınıfında öğrencilerine göstermesi ile beraber artmıştı. Öğretmenin, ifade özgürlüğü kapsamında bunu yaptığı savunulmuştu. Öğretmenin başının kesilerek öldürülmesinin ardından da tartışmalar alevlenmişti.

Öğretmenin öldürülmesinin ardından cuma günü de karikatürler Fransa'daki hükümet binalarına yansıtılmıştı. Ekim ayı başlarında da Macron, İslam'ı dünya çapında "kriz halindeki" bir din olarak tanımlamıştı. Aralık ayında Fransa'da kilise ve devleti resmi olarak ayıran bir yasayı güçlendirmek için bir yasa tasarısı sunacağına dair de halka söz vermişti.

Cuma gününden bu yana sosyal medya İngiltere, Kuveyt, Katar, Filistin, Mısır, Cezayir, Ürdün, Suudi Arabistan ve Türkiye dahil olmak üzere batıdan doğuya birçok ülkede Macron'a yönelik eleştirilerle dolup taştı.

İnsanlar, İngilizce #BoycottFrenchProducts ve #Islam ve #NeverTheProphet hashtag'leri altında duygularını dile getiriyorlar.

Sosyal medya da Fransa aleyhine başlatılan kampanya birçok Arap ticaret şirketinin Fransız ürünlerini boykot ettiklerini duyurmasına da ön ayak oldu.

Müslümanların çoğunlukta olduğu ülkelerdeki insanlar sokak protestoları düzenledikçe dünya liderleri arasında da tartışma yükseldi.  

Pakistan Dışişleri Bakanlığı, pazartesi günü İslamabad'daki Fransız büyükelçisini, Macron’un söylemleriyle ilgili şikâyette bulunmak üzere çağırdı. Dışişleri Bakanı Shah Mehmood Qureshi yaptığı açıklamada, "Bugün yetiştirilen nefret tohumları toplumu kutuplaştıracak ve ciddi sonuçları olacaktır" dedi. Bu tepki, Pakistan Başbakanı Imran Khan'ın Facebook’un sahibi Mark Zuckerberg'e, web sitesinin Holokost inkârcılarına karşı aldığı tedbirlere benzer şekilde İslamofobik içeriklerinde yasaklanmasını talep eden mektubu yazmasından bir gün sonra geldi.

Qureshi Pakistan'ın, Birleşmiş Milletleri "İslam'a karşı nefret temelli anlatıya karşı önlem almaya ve harekete geçmeye" çağırdığını söyledi.

Suriye İnsan Hakları Gözlemevinden göre, Protestolar Suriye’de de rejimin olmadığı bir bölgede düzenlendi. Macron'un resimlerini yakan eylemciler, Hz. Muhammed’in bu şekilde karalanmasının doğru olmadığını dile getirdiler. Suriye’nin nazı bölgelerinde ise YGP/PKK halka ateş açarak göstericileri dağıtmaya çalışırken, birçok göstericiyi yaraladı.

AFP’den bir muhabirin aktardığına göre, Libya'nın başkenti Trablus'ta da yaklaşık 70 kişinin Macron’u protesto ettiğini söyledi. Bazı göstericiler Fransız bayraklarını ateşe verip, Macron’un resimlerini ayaklarının altına aldılar. Trablus protestosunda konuşan 56 yaşındaki ev hanımı Fatima Mahmud, "Müslümanlar olarak tüm peygamberlere saygı duymak bizim görevimizdir, bu yüzden diğer tüm dinlerden de aynısını bekliyoruz" dedi.  Ayrıca göstericiler "İslam'ı ve Müslümanları şeytanlaştırmak Fransa'daki toplumsal barışı korumayacak" dedi.

Filistin’in Gazze Şeridi'ndeki Deir al-Balah'da toplanan göstericiler, Macron'un portrelerini yakarak, sözlerini "İslam'a karşı bir saldırı ve hakaret" olarak nitelendirdi. Hamas grubunun lideri Maher el-Huli, "Fransız cumhurbaşkanı da dahil Hz. Muhammed’i sözlerle, eylemlerle, jestlerle veya resimlerle kim rahatsız ederse etsin, kınıyoruz" dedi.

Fas dışişleri bakanlığı da resmi MAP haber ajansı üzerinden yaptığı açıklamada karikatürlerin yayınlanmaya devam etmesini "şiddetle" kınadı.

Ürdün İslami İşler Bakanı Muhammed el-Halayleh, peygamberlere "hakaretin" "kişisel özgürlük meselesi değil, şiddeti teşvik eden bir suç" olduğunu söyledi.

Fransa’nın sol görüşlü Unbowed France partisi başkanı ve parlamento üyesi Jean-Luc Melanchon da Macron’a saldırdı. “Macron durumun kontrolünü tamamen kaybetti. Erdoğan’ın açıklamalarıyla Fransa küçük düşürülüyor, aşağılanıyor ve alay ediliyor. Macron’un stratejisi nedir? Tweet atmak dışında ne yapmayı planlıyor?"

Fransız cumhurbaşkanı, Avrupalı bazı liderlerden destek buluyor

Pazar günü Avrupa Birliği dış politika sorumlusu Joseph Borrell, Erdoğan'ın sözlerinin "kabul edilemez" olduğunu söyledi ve Türkiye'yi "bu tehlikeli çatışma sarmalını" durdurmaya çağırdı.

Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Margaritis Schinas Twitter'da şunları yazdı: “Sizi hayal kırıklığına uğrattığım için üzgünüm ama Antlaşmamızda tanımlandığı gibi bu bizim yaşam tarzımız. Avrupa Yaşam Tarzı ” diyerek temel AB değerlerini tanımlayan bir antlaşmanın makalesinin ekran görüntüsünü paylaştı.

Türkiye Cumhuriyeti İletişim Başkanı Fahrettin Altun da bu paylaşımlara cevaben sınır kontrolünden sorumlu AB ajansı Frontex'in mültecileri yasadışı bir şekilde geri püskürtmede suç ortağı olduğunu Twitter'da paylaşarak, "Aslında şu an yaşam tarzınız bu," dedi.

Yunan başbakanı Kyriakos Mitsotakis de Pazar günü yaptığı açıklamada, "Türk liderlerinin Fransa'yı hedef alan nefret söylemlerinin kabul edilemez olduğunu, bu sözlerin dini nefreti beslediğini" söyledi.

Kaynak: AFP, AA, Al Jazeera, BBC,