Adamın biri cinayet işlemiş. Ardından polis kendisini tüm suç delilleriyle yakalayıp mahkeme karşısına çıkarmış. Hâkim, cinayet işleyen adama sormuş: “Avukat ister misin?”

Sanık; “Evet” yanıtını verince hâkim dayanamayıp sormuş;

“Tüm deliller elimizde, cinayeti işlediğin ortada, nasıl avukat istersin?”

Cinayeti işleyen sanık; “Valla Hâkim Bey ben de merak ediyorum bu avukat beni nasıl savunacak” demiş.

Dünkü seçim sonuçları açıklanınca tasfiye edilen CHP’li eski bir milletvekiliyle telefonda konuştum. Seçim sonuçları hakkında kendisinden yorum beklerken, yukarıdaki fıkrayı anlattı ve ekledi; “Ben de merak ediyorum, bu avukat bu Kemal Kılıçdaroğlu’nu nasıl savunacak?”

CHP’li eski vekilin söylediği gibi ben de Kılıçdaroğlu’nun nasıl bir savunma yapacağını gerçekten merak ediyorum.

Dünkü seçim sonuçlarından sonra CHP’yle ilgili uzun uzadıya seçim analizi yapmaktansa biraz geçmişten biraz da gelecekten bahsetmek istiyorum.

Bu köşeyi takip edenler hatırlayacaktır. Deniz Baykal’a kurulan kaset komplosunun ardından üç yazı kaleme almış ve bazı şifreler vererek, Kemal Kılıçdaroğlu’nu kimlerin Genel Başkanlık koltuğuna oturttuğunu yazmıştım.

Meraklıları arşivlere bakabilir.

Etro gömlekli, Ecevit kasketli kurultayla başlayan süreç, Konsey’in iştahını kabartmış ve “Gandi’nin yüzde 34 oy alacağı”, her seçimin kaybedeni Doğan grubu tarafından kamuoyuna pompalanmaya başlanmıştı.

Sonrasında yaşananları hatırlıyorsunuz.

Lafı uzatmadan sadede geleyim.

Komplonun düzenlendiği tarihlerde Baykallı CHP’nin oy aranı yüzde 28’ler civarındaydı. 2009 Yerel Seçimlerinde ise oy aranı 23,5 civarındaydı. Bu yazının yazıldığı saatlerde ise Türkiye genelinde açılan yüzde 88’lik sandığa göre CHP’nin yüzde 25,5 civarında bir oyu vardı.

AK Parti’nin dokuz yıllık iktidar yıpranmışlığı, YGS’deki şifre iddiaları, YSK kararları, Hopa’da yaşanan olaylar, yeni genç seçmen ve AKP’nin diğer hatalarına rağmen, Kılıçdaroğlu “Seçimde oyumu arttırdım, başarılıyım” diye bir savunma yaparsa da şaşırmayacağım.

Ancak dün telefonda görüştüğüm CHP’li eski vekil, partinin önündeki süreçle ilgili çok çarpıcı bir açıklama yaptı:

“Anadolu’daki işgale CHP son vermişti. CHP işgal güçlerini içinde barındırmaz.”

Yenilenen CHP’nin yeni kurultayı ve Deniz Baykal’ın “intikamı” herkese hayırlı uğurlu olsun...

Bu arada...

Konsey istifa.

Beykoz Konakları istifa.

İnan Kıraç istifa.

Kemal Kılıçdaroğlu istifa.

Gürsel Tekin istifa.

Adil Gür istifa...

Doğan Grubu istifa...

[email protected]

TARAF