Fotoğraf öyle bir sanat dalıdır ki; tüm izleyicilerinin neredeyse tümünün birer kamerası olmasın. Olağan bir şey mi yoksa talihsizlik mi diye kestirmek bir hayli güç olsa gerek. Buna benzer başka bir sanat dalı düşünebiliyor musunuz? Tüm izleyicilerin şair, ressam, heykeltraş veya besteci olmaları mümkün mü?

Fotoğraf makinelerinin sanatsal amaçlı kullanılsın veya kullanılmasın ne kadar yaygın bir araç olduğunu biliyoruz. Hele son zamanlarda cep telefonlarının içine entegre edilmiş kameralarla birlikte, izleyicilerinin sanat üzerinde söz sahibi olduğu fotoğraf benzeri bir sanatın olmadığını ortaya koymaktadır.

Doğal olarak böyle içiçelik ya da fotoğrafçıyla izleyici kendini özdeşletirecektir ve kıyısından köşesinden fotoğrafa buluşmak istemesini olağan karşılamak gerekir. Artık yeni bir ilişki biçimi ortaya çıkmıştır. Yaratıcılık! Elbette yoktan var etme değildir bu. Var olanı, somut bir olguyu uygun bir "an" içinde kesinleştirmektir. Ne denli gelişmiş bir kamera kullanılırsa kullanılsın görüntüyü kesinleştiren kamera değildir. Fotoğrafçıyı harekete geçiren fotoğrafçının etkilenme ortamıdır. İlgimizi çekmeyenler bir fotoğrafın konusu olmazlar. Deneyimlerimizi harekete geçiren ve düşüncelerimizde karşılık bulan ve bu düşüncelerle çakışan görünümlerle daha fazla ilgileniriz doğal olarak. Bir konuyu bulan fotoğrafçının kendisidir. Konu bulmak yeterli değildir onu biçimlendirmek önemlidir. Çektiği kare ile konuya bağlamaktır fotoğrafçılık. İlgisiz insanı bağlamaktır aynı zamanda. Fotoğrafçı meçhul olanı ele almaz, görüneni gerçek ortama çağırır ve onu yeni baştan gerçek yapar. Fotoğrafın bir dil olduğunu söylemek böylelikle yanlış olmasa gerek.

Şu konuya da değinmekte yarar var diye düşünüyorum. Fotoğraf makinesi reklamlarına bakacak olursak sundukları fotoğraflarla insanların tüketim iştahlarının kabartılmasına çalışılmaktadır. Tüketici panikle bu fotoğrafları izler ve "yaratıcı"lığını sergilemede pek fazla gecikmemesi gerektiğine inanmaya başlar. Onun önüne sunulan o makineye sahip olmak ister. Kendini zorunluymuş gibi hisseder. Herkesin beklediği bir sanatçı havasına girmemesi mümkün değildir. Sosyal medyada binlerce var olan fotoğraf sitelerine üye olup ilk iletisi "Nasıl en kısa zamanda ünlü fotoğrafçı olurum?" olan yüzlerce fotoğraf meraklısı insan görmek mümkündür. Ve tabii ki göz alıcı programlara sanatçıdan daha çok değer verilerek herkesin sanatçı olabileceği propagandası çarpıcı sloganlar eşliğinde pompalanmaktadır. Kameranın penceresine yansıyanları seçen, değerlendiren, çekilen görüntüleri canlandıran, onlara ruh katan ve bizi kendi özgün yorumları çerçevesinde ele geçiren kamera değil, fotoğrafçıdır. O halde başarılı fotoğrafçı tekniğe ve kameraya mahkum biri değil, bunları kendi kontrolü altında tutan kişidir.

Fotoğrafı Büyütmek İçin Üzerine Tıklayın...