1. HABERLER

  2. İSLAM

  3. KUR'AN

  4. "De ki: Ruh, Rabbimin emrindedir, size ilimden yalnızca az bir şey verilmiştir"
"De ki: Ruh, Rabbimin emrindedir, size ilimden yalnızca az bir şey verilmiştir"

"De ki: Ruh, Rabbimin emrindedir, size ilimden yalnızca az bir şey verilmiştir"

Sana ruh'tan sorarlar; de ki: "Ruh, Rabbimin emrindedir, size ilimden yalnızca az bir şey verilmiştir."

21 Ekim 2025 Salı 08:23A+A-

 

وَيَسْـَٔلُونَكَ عَنِ الرُّوحِۜ قُلِ الرُّوحُ مِنْ اَمْرِ رَبّ۪ي وَمَٓا اُو۫ت۪يتُمْ مِنَ الْعِلْمِ اِلَّا قَل۪يلًا ﴿٨٥﴾
 

85- Sana ruh'tan sorarlar; de ki: "Ruh, Rabbimin emrindedir, size ilimden yalnızca az bir şey verilmiştir."

 

Abdullah b. Mes´ud, bu âyet-i Kerimenin nüzul sebebi hakkında şöyle diyor:

"Bir gün ben, Resulullah (s.a.v.) ile birlikte ekinlerin içinde bulunuyor­dum. Resulullah, hurma dalından olan değneğine dayanıyordu. O anda oradan Yahudiler geçti. Birbirlerine: "Ona ruh´un ne olduğunu sorun" dediler. Resulul­lah (s.a.v.) "Bu hususta sizi şüpheye düşüren nedir " diye sordu. Yahudilerden bazıları diğerlerine şöyle dediler: "Sonra o size, istemediğiniz bir cevapla karşı­lık vermiş olmasın". Sonra (Kendi aralarında kararlaştırıp) "Ona ruh´un ne oldu­ğunu sorun" dediler. Ve sordular. Resulullah (s.a.v:) bir müddet sustu, onlara cevap vermedi. Ben anladım ki o anda vahiy geliyor. Olduğum yerde kaldım. Vahiy gelince Resulullah (s.a.v.) "Ey Muhammed, sana ruhtan soruyorlar. De ki: "Ruh, rabbimin bileceği bir şeydir. Size ilimden ancak az bir şey verilmiştir" âyetini okudu.

Müfessirîer, bu âyet-i Kerimede zikredilen Ruh´tan neyin kastedildiği hakkında çeşitli görüşler zikretmişlerdir.

Bir görüşe göre buradaki Ruh´tan maksat, İnsanoğlunun bedenindeki Ruh´tur. Yahudiler, Resulullaha, "Allah tarafından, insanın bedenine konan Ruh´a nasıl azap edilir " şeklinde bir soru sormuşlar bunun üzerine bu âyet-i Kerime onlara cevap olarak nazil olmuştur.

Diğer bir görüşe göre ise buradaki Ruh´tan maksat, Cebrail aleyhisselamdır.

Âyet-i Kerimenin sonunda "Size ancak az bir bilgi verilmiştir" buyurulmaktadır. Buradan anlaşılmaktadır ki, insanoğlu ilimden ne kadar payını alırsa alsın onun ilmi, her şeyi bilen Allah´ın ilmi yanında pek az bir şeydir.

       TABERİ TEFSİRİ

Bu ayet, insan aklını çalışmaktan alıkoyan, zihni donukluğu, yürürlüğe koymuyor. Sadece akla kendi sahası içinde çalışması gerektiğini kavrayabileceği alanlara yönelmesini ifade ediyor. Zira boşu boşuna çöllerde dolaşmanın anlamı yoktur. Kavrama imkân ve araçlarına sahip olmadığı alanlara yönelip gücünü, enerjisini harcamasına gerek yoktur. Ruh da aklın sınırları dışında kalan Allah’dan başkasının kavramasına imkân olmayan, Allah’ın gayb konularından biridir. O’nun mukaddes sırlarından biridir. İnsan denen bu yaratığa ve gerçekliğini bilmediğimiz bazı yaratıklara bu mukaddes sırrını bahşetmiştir. İnsanın bilgisi Allah’ın engin bilgisine oranla çok sınırlıdır. Bu varlık dünyasının gizemleri ise, sınırlı olan insan aklı tarafından kavranacak cinsten değildir. Daha çok geniş alana yayılmaktadır. Bu evreni idare eden insan değildir. Onun güçleri ve enerjileri geniş kapsamlı değildir. Ona yeryüzünde halifelik görevini üstlenecek orada az olan ilminin sınırları içinde Allah’ın gerçekleştirilmesini istediği şeyleri gerçekleştirecek, çevresinin ve ihtiyaçlarının gerektirdiği ölçüde bir güç bağışlanmıştır.

İnsan, bu yeryüzünde pek çok şeyleri keşfetmiş ve önemli icatlarda bulunmuştur. Fakat o, gizli bir sır olan ruh karşısında hep başarısız kalmıştır. Onun ne olduğunu, nasıl geldiğini, nasıl gittiğini, nerede olduğunu ve nerede olacağını bir türlü kestirememiştir. Her şeyi bilen ve her şeyden haberi olan Allah’ın Kur’an’da bildirdikleri hariç.

     FİZİLALİL KUR’AN

HABERE YORUM KAT

6 Yorum