1. YAZARLAR

  2. Kürşat Bumin

  3. Başbakan'ı son günlerde kimler alkışlıyor?
Kürşat Bumin

Kürşat Bumin

Yazarın Tüm Yazıları >

Başbakan'ı son günlerde kimler alkışlıyor?

10 Kasım 2008 Pazartesi 04:32A+A-

Başbakan'ın son günlerde önemli bir kesim tarafından eleştirilen açıklamalarının nasıl bir şey olduğunu anlamak için başvuracağımız yöntemlerden birisi de, ortada uçuşan bu sözlerin kimler tarafından göklere çıkarıldığına dikkat etmek olsa gerek.

Bu ve benzer durumlarda hiç de kötü sonuç vermeyen bir yöntem bu.

Mesela, açıklama sahibine bugüne kadar en ağır eleştirileri yöneltmekten geri durmayan bir köşe yazarının aniden saf değiştirdiğini gözlüyorsunuz.

Mesela, TMSF'nin gazetelerinden birine genel yayın yönetmeni olarak atandığınız zaman O'ndan iyisi yok; ama orta halli bir “skandal” niteliğindeki bu atama geri çekilince O'ndan kötüsü yok..

Sonra bakıyorsunuz ki hava yine değişmiş: Eğridir ziyareti , “Ya sev ya terk et”, “pompalı” bulutları çöktüğünde bir kez daha O'ndan iyisi yok.

Bilmiyorum tabii ki; övgünün-beğenilmenin iyisi kötüsü olmaz, nereden gelirse gelsin hoş geldi sefa getirdi diyor mu O?

Başbakan'ın başkanlığı altında 6 bakanın geçen hafta gerçekleştirdiği Eğridir ziyaretine ilişkin düşüncemi gecikmeden –ziyaret günü- açıklamıştım.

Bu tür ziyaretlerden sakınmak gerekiyordu, çünkü her şeyden önce bu tür ziyaretleri dört gözle bekleyen ülke medyasının bu çerçevede sergileyeceği cambazlıklara fırsat vermemek gerekiyordu.

Millet-toplum olarak zaten boğazımıza kadar militer-militarist değerlere batmışlığımız yetmezmiş gibi, üstüne üstlük bir de “Eğirdir” haberleri ile bunaltılacaktık...

“Dediklerim nasıl da çıktı” demeyeceğim, çünkü böyle bir öngörü çocukta bile mevcuttur.

Dün bir gazetenin internet sayfası haberi herkesten önce yetiştirmek sevincini taşır gibiydi. Haber şu idi: “Çiçek'in Bağbuğ'a cevabı ortaya çıktı”.

Ohh beee! Rahatlamıştık toplum olarak. Eğirdir'de, Genelkurmay Başkanı'nın G-3 piyade tüfeğiyle yapılan atışlardan geriye kalan iki boş kovanı hatıra olarak cebine koyan Cemil Çiçek'e hitaben yaptığı “Aman dikkat et, iyi sakla, Ergenekon'dan içeri girersin” esprisine Başbakan Yardımcısı'nın verdiği yanıta nihayet ulaşmıştık...

Cevabı hemen aktarayım da merakı giderilmeyen kalmasın: “O saklayana göre değişir.”

Bu arada, Çiçek'in hatıra kovanları AK Parti MYK toplantısına taşıdığı bilgisi de dolaşıyor ortada. Bilinmez, belki de parti yönetiminde gerçekleştirilen son “nöbet değişimi” bu kovanların toplantıda yol açtığı gergin havanın bir sonucudur...

Belki de yanılıyorumdur bilemem; ama aklınızdan şu değerlendirmenin geçtiğini sanıyorum: Başbakan Yardımcısı yerden boş kovan mı toplarmış? Genelkumay Başkanı, “asrın davası”(!) olarak nitelenen bir davayı espri konusu mu yaparmış? “O saklayana göre değişir” şeklindeki cevap ne kadar de münasebetsizmiş...

Eğirdir'den gelen haberler içinde bir tanesi var ki, eminim büyük çoğunluğunuz karşılaşmadınız. Bu haberi-bilgiyi Başbakan'ı bugünlerde yere göğe koyamayan bir köşe yazarı veriyor. Okuyoruz:

“Başbakan Eğirdir'de komando timi karşısında... Komandolardan birinin önünde, onun ellerine bakıyor... Askerin elleri yara bere içerisinde... Başbakan 'eğitime' bağlıyor, komandoya ellerini işaret ederek ve samimi bir tebessümle soruyor: -Çalılardan mı oldu?

Komando da aynı samimi tebessümle cevap veriyor... – Taş, çalı, diken fark etmez abi!... (...) Yani Tayyip Erdoğan'ın halk tipi imajı... Başbakan bu 'abi' tepkisinden çok memnun oluyor...”

Ne dersiniz, Başbakan bu tepkiden memnun olmuş mudur?

Sanmıyorum doğrusu... Sanmıyorum, çünkü komandonun ağzından çıktığı iddia edilen bu sözler, bir başbakanı değil memnun etmek, tam tersine yasa boğacak nitelikte sözlerdir. Başbakan'ın “halk adamı” imajı, resmi karşılamalarda askerlerin kendisine “abi” olarak seslenmelerine neden olmaya başlamışsa bu imajdan tez elden vazgeçmek gerekmez mi?

Başbakan ve komando arasındaki bu diyalog -büyük ihtimalle- gerçekleşmemiştir. Ama burada bizim açımızdan önemli olan husus, Başbakan'ın son açıklamalarıyla bayram etmeye başlayanların övgü düzeyini nereye kadar indirdiklerinin net bir fotoğrafına ulaşmamızdır.

Ne dersiniz, Başbakan bu övgülerden memnun mudur?

Yazıyı yine aynı övgücünün şu satırlarını da aktararak bitirelim:

“Başbakan'ın 'Tek vatan, tek millet, tek bayrak' sözlerine ayaklanan, isyan çağrısı yapan elbette ki 'beğenmiyorsa kendisine başka bir yer arasın' bu ülkenin kardeşliği üzerinde tepinmeyi sürdürmesin... Bu gerçeği dillendirdi diye Başbakan'ı 'Kürt düşmanı' ilan etmenin altındaki hesaplar iyice kavranmalıdır. Bu hesaplar o kadar ince ki; Başbakan'ın sırtında mevzilenen Brütüs sayısından işin vahameti okunabiliyor!..”

Bu satırları şunun için de özellikle aktardım: Biliyorsunuz, “Brütüs”lerden birisi artık yerinde değil. Gerçekten şaşırtıcı, gelişmeleri nasıl da isabetle tahmin edebiliyorlar...

YENİ ŞAFAK

YAZIYA YORUM KAT