Soykırımcı İsrail'de psikolojik ilk yardım ve destek hizmeti veren "ERAN - Psikolojik İlk Yardım" adlı kuruluşun yayınladığı veriler, 7 Ekim 2023'te başlayan savaşın işgal toplumu üzerindeki ağır psikolojik yükünü gözler önüne serdi. 7/24 hizmet veren örgüt, savaşın ikinci yıl dönümünde yaptığı açıklamada, günlük 3500 acil yardım çağrısı aldığını, bunun savaş öncesi ortalamaya kıyasla %500'lük eşi benzeri görülmemiş bir artış olduğunu belirtti. Kurum, bu rakamın 1971'deki kuruluşundan bu yana ulaşılan en yüksek sayı olduğunu kaydetti.

Askerler ve gençler ön planda

ERAN'ın verileri, işgal toplumunda süregelen ciddi sıkıntının karanlık bir tablosunu çiziyor. Son iki yılda kuruma yaklaşık 637.000 başvuru geldiği, bunların %57'sinin kadınlardan, %43'ünün ise erkeklerden olduğu bildirildi. Bu başvuruların 13.000'den fazlasının intihar düşünceleri içerdiği (günde ortalama 18 çağrı) açıklandı.

Özellikle güvenlik güçleri personelinden gelen başvuruların sayısı dikkat çekici bir şekilde arttı. Son iki yılda toplam 120 bin asker ve güvenlik gücü personeli ERAN'ın yardım hatlarına ulaştı. Bu kişilerin %23.8'i şiddetli psikolojik acı, depresyon veya akut sıkıntı yaşadığını, %35.7'si yalnızlık hissi çektiğini ve %9.1'i ise kişisel ilişkilerde sorunlar yaşadığını bildirdi.

Ayrıca, her beş çağrıdan birinin (%20) askerlik hizmetinde veya düzenli eğitimde olan gençlerden, çocuklardan ve 24 yaş altı ergenlerden geldiği belirtildi. Bu oran, genç kategorideki akut psikolojik sıkıntının yüksek bir seviyede olduğunu gösteriyor. Yaş aralığı 25-34 olan grupta da yüksek bir başvuru oranı (%20) kaydedilirken, 35-54 yaş aralığındaki başvurular toplamda yaklaşık %30'u buluyor.

Savaşın bedeli yıllarca sürecek

ERAN Ulusal Mesleki Direktörü Dr. Şiri Daniels, "Psikolojik acı düzeyinde endişe verici bir değişim gözlemliyoruz. Kaygı ve travma nedeniyle yapılan sevk oranları düşerken, buna karşılık yalnızlık ve ilişki krizleri hissi önemli ölçüde arttı" dedi. Daniels, verilerin sosyal ve ailevi dayanıklılığın sürekli olarak aşındığını, özellikle askerler ve 24 yaş altı gençler gibi hassas nüfus gruplarında risklerin arttığını gösterdiğini belirtti. Uzun süren savaşın sadece savaş alanında bitmediğini, sürekli tecrit, kopuk ilişkiler ve uyum sağlama yeteneğinde zayıflama olarak devam eden bir bedeli olduğunu ifade etti.

Kuruluşun CEO'su David Koren ise uyarıda bulunarak, "Önümüzdeki yıllarda, İsrail toplumu devam eden savaş, sürekli psikolojik yorgunluk, varoluşsal kaygı ve artan yalnızlık duygusu sonucunda ağır bir psikolojik bedel ödemeye devam edecektir" dedi.