1. HABERLER

  2. YORUM ANALİZ

  3. ‘Sokağa Çıkma Yasağı Bizi Kaosa Götürür’
‘Sokağa Çıkma Yasağı Bizi Kaosa Götürür’

‘Sokağa Çıkma Yasağı Bizi Kaosa Götürür’

Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Nail Olpak, “Bu dönemde tüm önlemleri alarak işletmeleri açık tutmak daha doğru olur. Sokağa çıkma yasağı bizi kaosa götürür.” dedi.

11 Nisan 2020 Cumartesi 13:58A+A-

Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Nail Olpak, yeni tip Koronavirüs salgınının uzun vadeye yayılacağı izleniminin bulunduğunu belirterek, 35 kişilik yönetim kurulu ve 146 iş konseyinin yönetimleriyle yaptıkları değerlendirmeden, “Bu dönemde tüm önlemleri alarak işletmeleri açık tutmak daha doğru olur. Sokağa çıkma yasağı bizi kaosa götürür” sonucunu çıkardıklarını belirtti.

Dünya gazetesinde yayınlanan Vahap Munyar’ın yazısına göre DEİK Başkanı Olpak, “Her açıdan realist olmamız gerekiyor. Tüm işletmelerin faaliyetinin durdurulması veya genel bir sokağa çıkma yasağının uygulanmasının ne insanımızın, ne işletmelerimizin, ne de bunların sonucu olarak ülkemizin yararına bir tavır olmayacağını düşünüyoruz. İşletmeler optimal ölçekte faaliyetlerini sürdürmezse salgın döneminde işsiz, maaşını alamayan milyonlar ordusu ortaya çıkabilir. Hane halkı perişan olur” diye konuştu.

*

Vahap Munyar’ın Dünya gazetesinde yayımlanan bahse konu yazısı:

Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Nail Olpak, 35 kişilik yönetim kurulu ve 146 iş konseyinin yönetimleriyle yaptıkları görüşmelerden, “COVID-19 salgını nispeten uzun vadeye doğru gidiyor. Bu dönemde tüm önlemleri alarak işletmeleri açık tutmak daha doğru olur. Sokağa çıkma yasağı bizi kaosa götürür” sonucunu çıkardığını bildirdi. Nail Olpak, bir grup gazeteciyle görüntülü gerçekleştirdiği sohbette salgın süreciyle ilgili şu saptamaları paylaştı:

HANE HALKI PERİŞAN OLUR

Her açıdan realist olmamız gerekiyor. Tüm işletmelerin faaliyetinin durdurulması veya genel bir sokağa çıkma yasağının uygulanmasının ne insanımızın, ne işletmelerimizin, ne de bunların sonucu olarak ülkemizin yararına bir tavır olmayacağını düşünüyoruz. İşletmeler optimal ölçekte faaliyetlerini sürdürmezse salgın döneminde işsiz, maaşını alamayan milyonlar ordusu ortaya çıkabilir. Hane halkı perişan olur.

TEDBİRLERE UYUYORUZ

Bizim de önceliğimiz insanımızın sağlığı. Bu amaçla alınan ve alınacak tüm tedbirleri destekliyoruz. DEİK olarak bu dönemde üç ana prensip belirledik. “Tedbirlere uyuyoruz”, “Sağlığımızı, işletmelerimizin sağlığını ve istihdamımızı koruyoruz” ve “İşlerimizi askıya almıyoruz." Bu süreçte istihdamı korumak öncelikli. Firmalarımız bu konuda çok hassas.

ÇEKTE BÜYÜK TEHLİKE VARDI

Çek kredisini biz gündeme getirmiştik, devreye girdi. Eğer çek kredisi devreye girmeseydi 1-2 Nisan’da çek bombası patlayabilirdi. Çünkü, “Mücbir sebep kapsamına alınacak, sicile de işlenmeyecek” algısı oluşmaya başlamıştı. Bu çok tehlikeliydi. “İşe devam kredisi”nin faizi yüzde 7.5. Çek kredisinin faizi de yüzde 9.5 olarak belirlendi. Bu faiz bizce de doğru. Çünkü, bu dönemde faiz oranından çok nakde ulaşmak önemli.

‘Mücbir sebep’ kapsamı genişlesin

TALEPLERİ SUNUYORUZ: DEİK olarak bu süreçte iş dünyası adına taleplerimizi, önerilerimizle birlikte ilgili bakanlıklara sunuyoruz. Hazine ve Maliye Bakanlığımıza da, “mücbir sebep” kapsamının genişletilmesi talebimizi sunduk. Ayrıca, ödemesini düzenli yapanlara SGK’da 5 puanlık indirim uygulanıyordu. Bu süreçte gücü olanın ödemesini teşvik etmek için indirim oranı artırılabilir. Aynı şeklide vergide de düzenli ödeyene indirim düşünülebilir.

Fazla krizle yaşamış olmak avantajımız

TÜRKİYE’NİN AVANTAJI VAR: Türkiye’nin küresel ölçekliler dahil olmak üzere kriz tecrübesi var. Krizlerin etkileri, sonuçları ve duruma göre pozisyon belirleme noktasında çok hızlıyız. Yaşanılan sürecin dinamiklerine hızla adapte olabilen proaktif bir yapımız var. Hızlı adaptasyonun önemi, bugünkü gibi süreçlerde de arttı. Bu özelliğimiz nedeniyle Almanya, Fransa ve Japonya gibi ülkeler Afrika’da bizimle işbirliği yapmak istiyor.

Eximbank TL’de yeni destek paketi için hazırlık yapıyor

İHRACAT BU AY YÜZDE 30 DÜŞEBİLİR: İhracat mart ayında yüzde 17 düştü. Nisan ayının ilk 10 günü, bu ay ihracatın yüzde 30 düşebileceğini gösteriyor. Bunu düşüşü normal, hatta beklenenden iyi olarak değerlendirebiliriz. İhracatın yüzde 70 tempoyla sürebilmesi de önemli. Çünkü, ihracat pazarlarında da olağanüstü süreç yaşanıyor. Ben Türk Eximbank’ta yönetim kurulu üyesiyim. Eximbank da bu süreçte hem desteklerini artırıyor, hem de kullanım şartlarını esnetiyor. Merkez Bankası ile TL bazlı yeni bir destek paketi için görüşülüyor.

 

HABERE YORUM KAT

2 Yorum