Nihal Bengisu Karaca

Nihal Bengisu Karaca

Yazarın Tüm Yazıları >

'İslamcı'

19 Ağustos 2008 Salı 10:09A+A-

Bazı konuları dile tercüme ediş şeklimiz, ya da nasıl adlandırdığımız hayati düzeyde önem taşır. Buna rağmen, zamanla ya yorulur ya bıkarız ve yaydığı imajın kullanışsızlığından bahisle kavramı ifade eden kelimeyi terk eder, hatta ayıp saymaya başlarız.

Bu terk edişle son derece politik bir tercih yapmış oluruz. 'İslamcı' kavramının tu-kaka edilmesinden sonra bir kelime olarak da hayatımızdan çıkmaya başlaması gibi.

İslamcı kelimesinin sokaktaki insan nezdinde değersizleştirilmesi, İslam kavramının kutsallığı, onun simitçi, kahveci, gazozcu der gibi, bir satıcıyı ima eder gibi, -ci -cı eki alamayacağı mazeretiyle vuku bulmuştu. Atatürk-çü, Hegel-ci, Platon-cu, eşitlik-çi, tarih-çi Hukuk Okulu gibi kelimelerdeki eklerin, kelimelerin ait olduğu kavramları, şeyleri küçük düşürmediği ve rencide de etmediği bir vakıaydı oysa. Adam olana 'ben Müslüman'ım' demek yeter denilmekteydi. Teolojik tartışmalarda ve felsefi bağlamda hemen hiçbir şeye gereksinim duymayabilecek kadar kesif bir manaya tekabül eden 'Müslüman' kelimesi, çok geniş ve çok çeşitli eğilimler, anlayışlar üzere yaşayan bir kitleyi, bir toplumu siyasi ve kültürel açıdan çözümlemeye ve anlamaya çalışırken yetersizdi. Her Müslüman İslamcı değildi ve her İslamcı dindar değildi sözgelimi. Dahası bu dinin en temel hükümleriyle çatışma içinde olanlar bile 'Elhamdülillah biz de Müslüman'ız' diye başlamaktaydılar söze.

İslamcılık modernizmin ideolojisine, mevcut modern siyasi ve sosyal yapılara, İslam'ın referanslarıyla bakmanın, eleştirmenin, bunlara alternatif modeller üretmenin/önermenin adıydı. İslamcı, iyi bir dindar, aynı zamanda bir muhafazakâr nitelikleri haiz biri olabildiği gibi olmayabilirdi de. Müslüman kelimesinin baskın unsuru kelime-i şehadet getirmiş ve İslam'dan neyi anlamışsa, ne kadarını öğrenmişse o hal üzere yaşamaya koyulmuş olan herkesi, dindar kelimesinin baskın unsuru ibadetlerine dikkat eden, Müslümanlığın gereği olan iman etme ve Allah'a teslim olma edimlerinin içini doldurmaya çalışan herkesi, muhafazakâr kelimesinin baskın unsuru dinin ziyadesiyle geleneksel örüntülerini korumaya çalışan herkesi, 'İslamcı' kelimesinin baskın unsuru ise İslam'ın sömürgeciliğe, kapitalizme, eşitsizliğe itiraz eden bir beşeri sistem getirdiğini söyleyen, bir siyasi politik sistemin İslam'ın beşeri özüne tekabül etmesi için neleri kavraması gerektiği üzerine kafa yoran adamı ima ederdi. İslamcı, dinin toplumbilim ve siyaset bilimle olan kesişme ve ayrışma noktalarında düşünmeye dönük bir gayretin öznesi idi. İlk üç adlandırma halen hayatiyetini korurken İslam-cı'ya, -bu adamı niteleyen, onu motive eden unsurlara- ihtiyaç kalktı mı ki, adamı ifade eden kelime listeden silindi?

Hayır, ihtiyaç halihazırda resmi çizilecek kadar net. Tam da bu nedenle küresel sermaye artı devletlerden oluşan çokuluslu topluluk, bu ihtiyacın ağzına bir parmak bal çalıp itirazı uysallaştırmak, piyasa ekonomisinin yarattığı eşitsizlikleri mesele etmeyecek bir modele, 'ılımlı İslam' adını verdikleri bir projeye fit oluyor. Siyasal İslam'ın sonu vs. gibi tezlerle, 11 Eylül faciasından elde ettiği fırsatlarla marjinalize ettiği 'İslamcılık'ın üzerini çizip, yerine 'ılımlı İslam'ı dolaşıma sokuyor. İslam-cılık, İslam ile nitelenen bir düşünce tarzını ifade eder iken, ılımlı İslam, 'ılımlı' sıfatı ile 'İslam'ı niteleme girişimidir; aradaki farkın vahametini dilbilgisi üzerinden giderek dahi kavrayabiliriz.

Birileri 'ılımlı İslam' dedi diye, İslam bu nitelemeyi alır mı peki? Almaz. İslam, ne olduğu ve ne olmadığı gayet açık, kendisi hakkında bilgi veren bir kelime olması itibarıyla başına sıfat getirilemeyecek bir 'dolu gösteren'dir. Sert bir Müslüman, yumuşak huylu bir Müslüman, yoksul bir Müslüman, zengin bir Müslüman, inatçı bir Müslüman, dindar bir Müslüman ve hatta günahkâr bir Müslüman olur; ama günahkar İslam nasıl olamaz ise, dindar İslam kulağa ne kadar abuk geliyor ise, sert İslam, yoğuşmalı İslam, ılımlı İslam da olabilemez. 'İslamcı'yı değersizleştirmek için geliştirilmiş bir ataktır.

ZAMAN

YAZIYA YORUM KAT