1. YAZARLAR

  2. Mustafa Ünal

  3. Hâkimi kim öptü?
Mustafa Ünal

Mustafa Ünal

Yazarın Tüm Yazıları >

Hâkimi kim öptü?

22 Mayıs 2009 Cuma 03:11A+A-

Hangi hâkimi kastettiğimi tahmin etmek zor değil; Cumhurbaşkanı Abdullah Gül için 'Dokunulmazlığı yok, yargılanabilir' diyen Sincan 1. Ağır Ceza Reisi Osman Kaçmaz. İki gündür Türkiye'nin gündeminde, herkes ondan bahsediyor.

Bir karar verdi, manşetlere çıktı. Meğer ismi Ergenekon davasının dosyasına da girmiş. Nasıl mı? Hakim, bir gün Ergenekon örgütünün tutuklu sanıklarından Kemal Kerinçsiz'le karşılaşmış ve karşısına geçerek 'Beni hatırladın mı Kemal?' diye sormuş. Yüzüne dikkatlice bakan Kerinçsiz 'Hayır, hatırlayamadım' diye cevap vermiş. Bunun üzerine hâkim, 'Ben Sincan Ağır Ceza'dan senin itirazını karara bağlayan mahkemenin reisiyim' demiş. Kemal Kerinçsiz, yaşadığı sürpriz karşısında heyecanlanmış. Hâkim Kaçmaz hakkındaki takdir hisleri ağzından şöyle dökülüyor: 'Sarıldım, öptüm adamı. Türkiye'de böyle hâkimler kaldı mı acaba dedim. Oturduk sohbet ettik, aslan gibi bir çocuk.'

Bu anekdot doğru olabilir mi? Dün birçok gazetede ayrıntılı şekilde yer aldı. Gün boyu acaba tekzip eder mi diye bekledim, akşam saatlerine kadar herhangi bir açıklama gelmedi. Suskunluğunu, haberin doğruluğuna işaret sayabiliriz. Hâkim Osman Kaçmaz'la Kemal Kerinçsiz arasındaki muhabbeti normal karşılayanlar olabilir, ben yadırgayanlardanım. Kerinçsiz, Ergenekon'dan tutuklanmadan önce de kamuoyu tarafından bilinen, tanınan biriydi. Ulusalcıların boy gösterdiği hemen her eylemde en ön safta yer aldı.

Neresinden bakılırsa bakılsın, bir hakimin bu özelliklere sahip birisi tarafından öpülmesi şık değil. Bu ikili yarın tekrar karşılaşırsa... Niye olmasın? Kerinçsiz'in tutukluluğu ilelebet devam etmeyecek... Benzer mekânlarda dolaştıklarına ve ortak dostları olduğuna göre bir gün karşılaşmaları pekala mümkün.

Hâkim, Kerinçsiz'e, 'Beni tanıdın mı?' diye sormaz herhalde. Kerinçsiz'in, 'Türkiye'de böyle hakim kaldı mı?' diye büyük gururla selamladığı Kaçmaz'ın yüzünü ömrü boyunca unutacağını sanmıyorum. Hakim Kaçmaz, 'Ben Cumhurbaşkanı Gül'ün yargılanmasının önünü açan hâkimim' dediğinde Kerinçsiz acaba sevincini nasıl gösterir? Daha önce gözünden öpmüştü, bu kez alnından öpeceği kesin... Sincan Hâkimi Kaçmaz hakkındaki bir iddiada 4 yılda temyiz edilen 185 kararından 161'i kanuna aykırı bulunarak bozulmuş. Doğruluğunu kuşkuyla karşıladığım bir iddia bu. Bir hâkimin 185 kararından sadece 24'ü hukuka uygun diğerleri aykırı olabilir mi?

Bir hâkim kararını neye göre verir? Kanunlara bakarak... Yüksek oran, yasaların yerine kendisini koyduğunu gösterir ki hukuk sistemi bu kadar keyfîliğe izin vermez, müdahale eder. Şemdinli olayını hatırlayın... Söz konusu olan bir mahkeme kararı değildi, savcının iddianamesiydi. Sırf bir ucu kuvvet komutanına dokundu diye Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu ayağa kalktı. Savcı, meslekten uzaklaştırılarak en ağır cezayı aldı.

Sincan hâkiminin kararı Şemdinli iddianamesinin çok ötesinde. Hukukî dayanaktan yoksun, Anayasa'ya aykırı, usulsüzlük söz konusu. Sokaktaki vatandaş sormadan edemiyor: Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun harekete geçmesi için bir ucunun illa üst düzey bir komutana mı değmesi lazım? Türkiye Cumhuriyeti'nde cumhurbaşkanı komutanlardan daha mı az muteber? Sistemin refleksi komutan için anında çalışırken cumhurbaşkanı mevzubahis olduğunda neden devre dışı?

Doğrusu sokakta vatandaşın bu sorularını cevaplamakta güçlük çekiyorum. Vatandaşın bu algısı ister istemez yargıya olan güveni zedeliyor. Bir ülke için yargısının güven yitirmesinden daha ağır ne olabilir? Cumhurbaşkanı Gül, 'Yargılanmaktan endişe etmiyorum, tek kaygım cumhurbaşkanlığı makamının zedelenmesi.' derken haklı. Kayıp Trilyon davasının dosyasına bakılırsa muhtemel bir yargı sürecinin sonucu bugünden belli...

Bu cesur ve yürekli karardan sonra Sincan Ağır Ceza Hâkimi Osman Kaçmaz'ı bakalım kim öpecek? Hemen 'Kemal Kerinçsiz' demeyin, o hâlâ içeride... Dışarıdakilere bakın...

ZAMAN

YAZIYA YORUM KAT