1. YAZARLAR

  2. Rasim Özdenören

  3. Faşizmin özellikleri
Rasim Özdenören

Rasim Özdenören

Yazarın Tüm Yazıları >

Faşizmin özellikleri

28 Mayıs 2009 Perşembe 13:36A+A-

20. yüzyılın totaliter rejimlerinden biri de sosyalizm ve nazizmle birlikte faşizmdir.

Şu sıralar Türkiye'nin faşist bir ülke olup olmadığı konusu tartışılıyor.

Biz, konuyu soyut plana taşımak istiyoruz. Faşizmin temel özelliklerinin ne olduğunu belirleyebilirsek durum kendiliğinden ortaya çıkar.

Faşizmin temel özelliği kapalı toplum olmasıdır. Kapalı toplum sorunlarını tartışmaya açmayan toplum demektir. Her şey kapalı kapılar arkasında kotarılır. Halk tartışmalara iştirak ettirilmez. Halkçılık olduğu söylenir ama bu halkçılık "halka rağmen halkçılıktır". Bu da, son tahlilde halkın vesayet altında bulundurulması anlamına gelir.

Faşizmin diğer özelliklerini şöylece sıralayabiliriz:

  Kapitalist toplumlarda sermaye ilişkisi tröst, kartel ve bankalar halinde örgütlenmiştir. Sermaye terakümünün olmadığı ülkelerde sermaye ilişkisi devletçilik adı altında devletin buyruğuna verilmiştir. Devlet söz konusu erkini kamu iktisadî teşebbüsleri marifetiyle kullanır.

  Yönetim sivil-asker bürokratlardan oluşmuş tekno-bürokratik grupların (bürokratik oligarşi) elindedir.

İmdi, bu yönetim biçiminin uygulamadaki izdüşümü şöyle tezahür eder:

1. Özgürlükler hiçe sayılır. Eleştiriler rejime veya kurumlara veya bürokratik oligarşi elemanlarına hakaret sayılır. Bu yüzden aydınlar mahkemelerde süründürülür.

2. Sivil toplum örgütlerine karşı savaş ilân edilmiştir.

3. Hukuk, yürürlükteki ideoloji tarafından sistemin en altına indirilmiştir.

4. Sanat bir terbiye aracı haline dönüştürülmüştür ve sistemin güdümü altına alınmıştır.

5. Eğitim bastırılmıştır. Özel öğretim kurumu açmak son kerte zorlaştırılmış veya imkânsız hale getirilmiştir. Özel öğretim kurumu altında çalışan okullar gerçekte özel kişiler marifetiyle işletilen devlet okullarıdır.

6. Şoven ve ırkçı bir mitoloji yürürlüğe sokulmuştur.

7. Devlet bireyin değil, birey devletin hizmetine koşulmuştur.

Böyle bir toplum düzeninde:

1. Bireylerin kendileriyle ve tarihleriyle yüzleşmesinin önü kesilir.

2. Toplumsal ve siyasal özeleştiri imkânsız hale getirilmiştir.

3. Özeleştirinin tam aksi olan gerçeklikler yürürlüktedir. Şöyle ki:

A. Kişi kendinden korkmaya başlar (şunu söylersem, bunu yaparsam başıma ne gelir korkusu),

B. Aydınlar cesaretlerini yitirir. Eleştiriden kaçınma eğilimi başlar (sindirilmiş kişilikler),

C. Sivil toplum örgütleri etkisiz hale dönüşür,

D. Sendikalar işbirlikçi hale gelir,

E. Şeffaflık yok edilmiştir,

F. Jakoben (devletin öngördüğü) ilkeler fetiş ve tabu haline getirilmiştir; onlara dokunulmaz; onların dokunulmazlığı gerekiyorsa yasalarla, hatta anayasa ile güvence altına alınır.

***

İşte bu özellikleri taşıyan bir toplumsal/siyasal düzene faşizm diyoruz. Onun kolayca değiştirilebileceğini ummak hayal olur. Bu düzenden sebeplenenlerin direnişini kırmak bir günde üstesinden gelinecek iş değildir. Her şeye rağmen Çetin Altan'ın deyişiyle enseyi karartmamak, hukukî, iktisadî, idarî alanda yapılacak işlerin ne olduğu üzerinde konuşmak gerekiyor.

YENİ ŞAFAK

YAZIYA YORUM KAT