
Boşverin Ümmetle hesaplaşmayı kendinizle hesaplaşın!
Geçmişlerini yok sayıp başka limanlara demirleyen tiplerin her vesileyle Müslümanların tutumlarıyla, İslami gelenekle, Ümmetle hesaplaşma eğilimleri mide bulandırıyor.
HAKSÖZ HABER
Bazı siyasiler, bürokratlar, akademisyen ve gazeteciler görüyoruz. İktidara yakın oldukları dönemde iktidar icraatının yılmaz savunucusuydular. Bir şekilde o ağın dışına düştüklerinde ise bunların bir kısmı adeta canavarlaşıyor.
Karar gazetesi yazarı Mehmet Ocaktan örneğinde gördüğümüz de tam olarak bu!
İktidar medyasında yazdığı günlerden farklı olarak müthiş bir muhalefet sergiliyor. Doğrusu iktidara muhalefeti bizi ilgilendirmez ama iktidara vuracağım diye İslami kimliğe, Müslümanlara karşı da saldırganlaşması çok mide bulandırıyor. Konu ne olursa olsun, bu ülkede alıştığımız ilerlemeci Kemalist söylemi, tipik oryantalist tutumu tekrar eden bir yaklaşımla bindirip duruyor.
Gazze de bu beylerin uzun bir zamandır bir sövme aracına dönüşmüş durumda.
Geçtiğimiz günlerde Erdoğan’ın Ümmet kavramına dair sözleri sanırız beyefendiyi rahatsız etmiş, Gazze üzerinden Ümmet’e bindirmiş.
Mehmet Ocaktan 21 Temmuz tarihli köşe yazısına şöyle bir başlık atmış: “Ümmet nutukları güzel de keşke katili durduracak bir de gücümüz olsaydı…”
Tahmin edileceği gibi yazıda İslam dünyasının İsrail vahşeti karşısında çaresizliği vurgulanmış, harekete geçmeyen devletler eleştirilmiş ama bunu yaparken Ümmet de hedef tahtasına oturtulmuş.
Yazısından şu kısmı birlikte okuyalım:
“…Batı dünyasının yönetici elitinin katliam ortaklığını hepimiz biliyoruz. Ama her şeye rağmen, Batı başkentlerinde vicdanları kararmamış milyonlar Gazze için isyan çığlıklarını yükseltmeye devam ediyorlar.
Ancak Türkiye dahil bütün Müslüman ülkeler bu insanlık dışı katliamları sadece seyrediyor ve Müslüman ahalinin kılı bile kıpırdamıyor. Şimdilik bol bol dua ediyorlar, bir de Cola döküp, cafe basmayı ihmal etmiyorlar.
Artık çok iyi biliyoruz ki başta Türkiye olmak üzere Müslüman ülkeler katile karşı zerrece somut bir adım atamamalarına rağmen, yüksek perdeden hamaset dolu ümmet nutukları atmayı pek seviyorlar.”
Batı dünyasının katliam ortaklığı vurgulanıyor ama hemen sonra bnir ayrım yapılarak Batılı milyonlar örnek gösteriliyor. Buna karşın İslam dünyası ise topluca bir çuvala doldurulup denize atılıyor. Batı dünyasında yapılan eylemler alkışlanırken, İslam dünyasındaki eylemler değersiz, anlamsız ve de saçma olarak resmediliyor. Bunu yaparken dua etmek bile dolaylı bir yaklaşımla aşağılanıyor.
Şu anlayışa bakın: Batı başkentlerinde eylem yapanlar vicdan sahibi, zulme karşı isyan çığlığı atan onurlu insanlar. Ama İslam dünyasında aynı işi yapanlar ise yanlış hedefe yönelmiş fanatikler!
Doğrusu bu sefil mantığı tartışmaya gerek görmüyoruz. Ama bu zihniyetin Ümmet alerjisine dikkat çekmekte fayda görüyoruz. Hiç şüphesiz sizi böyle konuşturan şey hassasiyetiniz, inancınız, insanlığınız değil, hırsınız ve öfkenizdir. Ve yine çok iyi biliyoruz ki eğer iktidar nimetlerinden uzak düşmeseydiniz böyle keskin cümleler kurmaz, bu şekilde adaletsiz bir hesaplaşmaya girişmezdiniz!








HABERE YORUM KAT