1. YAZARLAR

  2. Tamer Korkmaz

  3. Akla Ziyan Paşa
Tamer Korkmaz

Tamer Korkmaz

Yazarın Tüm Yazıları >

Akla Ziyan Paşa

10 Kasım 2008 Pazartesi 04:28A+A-

12 Eylül Darbesi'nin ressamı Evren Paşa bizimle dalga mı geçiyor, yoksa adam mı seçiyor?

“12 Eylül İşkenceleri” için diyor ki:

“-O dönemde işkence olmamıştır, diyemem. Olmuştur. Bugün Adalet Bakanı nasıl özür dilediyse o zaman ki bakan da özür dilemeliydi.”

*

Paşa, “Kenan Evren'ler özür dilemez” demeye getiriyor…

Darbe yaparlar, sonradan sorgu sual olmasın diye anayasaya 'geçici madde' yazdırırlar; yüz binlerce kişiyi işkenceden geçirirler, özür dahi dilemezler.

12 Eylül darbesinin ardından 1980-83 arasında Ulusu kabinesinde görev yapan İçişleri veya Adalet bakanlarının 'seri işkenceler' üzerine bir an için özür dilemiş olduklarını varsayalım:

-O vakit, bütün mesaileri özür dilemekle geçerdi, herhalde!

*

Özür dileyince işkence yarası kapanıyor mu; işkence suçu temizleniyor mu?

Ya, işkenceden ölenlere ne demeli?

“-Sizi işkenceden geçirirken ölüverdiniz. Evren Paşa ve Konsey Üyesi arkadaşları adına çok özür dileriz.”

12 Eylül döneminde cezaevlerinde ve göz altılarda hayatını kaybedenlerin sayısı 171 olarak yer alıyor, kayıtlarda…

Bu sayının hakikati yansıttığı elbette söylenemez.

(12 Eylül öncesindeki kanlı kabusta ölenlerin sayısı resmi olarak 5500 civarındadır; ama gerçekte bunun iki katı kadar vatandaşımız hayatını kaybetmişti.)

*

'Akla Ziyan' Kenan Paşa, 12 Eylül dönemindeki işkencelerin “kendilerinin kontrolünde olmadığını” iddia ediyor:

“-İfade alınırken kötü şeyler olabiliyor. İnsana hakim olamıyorsun ki!” diyor…

O dönemde, “Evren Paşa'nın iki dudağı arasında bir ülke” Türkiye; ama gelin görün ki “ihtilalin kudretli lideri” işkencelere hakim olamıyor!

“12 Eylül İşkenceleri” gayet tabii sistematikti.

Öncesindekiler de öyleydi, sonrasındakiler de…

*

12 Eylül döneminde Diyarbakır Cezaevi'ndeki işkencelerin ne anlama geldiğini aslında en iyi Kenan Evren bilir!

Evren Paşa'ya 12 Eylül darbesini yaptırtan “Gizli Merkez” PKK'yı da “inşa eden” güçtür:

Diyarbakır Cezaevi'nde işkenceden geçirilenlerin çoğu tahliyelerinden sonra dağa çıkıp, terör örgütüne yazılmışlardı.

Tesadüf bu ya, 12 Eylül yönetiminin Türkiye'ye tamamen hakim olduğu bir dönemde (1980-84) örgütün altyapısı oluşuyordu!

YENİ ŞAFAK

YAZIYA YORUM KAT