1. HABERLER

  2. HABER

  3. HUKUK

  4. Yine Ankara Yine Zorla Kaybetme İddiası!
Yine Ankara Yine Zorla Kaybetme İddiası!

Yine Ankara Yine Zorla Kaybetme İddiası!

Ankara’da şimdiye kadar 11 kişinin zorla kaybettirildiğine ilişkin iddialara bir yenisi daha eklendi. Gülen örgütü ile ilişkili olduğu iddia edilen ve bir buçuk yıldır aranan Ümit Horzum’un 6 Aralık’ta kaçırıldığı ileri sürüldü.

30 Aralık 2017 Cumartesi 15:35A+A-

Ankara’da yaşayan Aynur Horzum, eşi Ümit Horzum’un kaçırıldığı iddiasıyla İnsan Hakları Derneği’ne (İHD) başvurdu.

Mezopotamya Ajansı’nda yer alan habere göre, Horzum, eşinin İstanbul Yolu üzerinde bulunan ACity adlı AVM’nin yakınlarında siyah bir minibüsle (transporter) 6 Aralık saat 18.00 civarlarında kaçırıldığı söylüyor.

Horzum ailesinin iddiasıyla birlikte Ankara’da benzer yöntem ve araçla yaşandığı ileri sürülen zorla kaybetme vakalarının sayısı 12’ye çıktı.

İHD, daha önce çoğunluğu Gülen örgütüyle ilişikli olmakla suçlanan 11 kaçırılma/kaybetme olayını Birleşmiş Milletler (BM) Zorla veya İrade Dışı Kaybetmeler Çalışma Grubu’na bildirmişti. Bu kişilerden 7’sinin akıbeti hâlen bilinmiyor.

İşkence Korkusu

Aynur Horzum Türk Patent Enstitüsü’nde, eşi Ümit Horzum ise Türkiye Akreditasyon Kurumu’nda yönetici pozisyonundaki işlerinden 15 Temmuz’daki darbe kalkışmasından sonra ihraç edildi.

Aynur Horzum, 17 Ağustos 2016 günü komşusunun ihbarı üzerine eşi hakkında gözaltı kararı çıkarıldığını söyledi ve şunları anlattı:

“İhraçlardan sonra eşim korkuyordu, acaba bizim de başımıza bir şey gelir mi, diye. Çünkü televizyonlarda gözaltındaki işkence görüntülerini izliyorduk. Daha sonra korktuğumuz başımıza geldi. Eve gelen polislere eşimin memlekette olduğunu söyledim. Eşim zaten evden ayrılmıştı. Bir hafta sonra da iş yerindeki dosyasından polisler yine eşim için geldi. Ama eşim evde olmadığı için gözaltına alınamadı. Ben eşime ulaştım ve ifade vermesinin doğru olacağını söyledim. Ama o korkmuştu ve ‘Olağanüstü Hal (OHAL) bitene kadar teslim olmam.’ diyordu.”

Horzum, o tarihten itibaren bir daha eşiyle hiç yüz yüze gelmediğini ifade etti.

“Bir Kişi Eve Geldi ve ‘Eşin Kaçırıldı’ Dedi”

Eşinin kaçırıldığına ilişkin iddiayı daha önce hiç görmediği bir kişiden duyduğunu belirten Aynur Horzum, şunları söyledi

“7 Aralık Perşembe günü bir kişi evime geldi. Ümit’i sordu. Yavaş yavaş konuya girdi. Eşimin ACity civarında kaçırıldığını söyledi ama çok fazla bilgi vermedi. Ben bu kişiyi daha önce hiç görmemiştim. Kendisine kim olduğunu, nereden öğrendiğini sordum. Bu kişinin eşimin bir buçuk yıldır ev arkadaşı olduğunu öğrendim. Eşimin aracının önünün siyah bir minibüs tarafından kesildiğini, akşam eve gelmediğini ve kaçırıldığını söyledi. ‘Biliyorsunuz, bu hayatta sizden başka kimsesi yok.’ dedi ve gitti.”

Benzer İddianın Savcısı Başvuruyu Kabul Etti

Eşinin kaçırıldığına ilişkin iddiayı duyduktan hemen sonra konunun araştırılması için adlî mercilere başvuru yaptığını söyleyen Aynur Horzum, jandarma ve emniyet yetkililerinin “Eşin kaçmıştır, sen de peşini bırak.” şeklinde karşılık verdiğini, birçok savcının “Aranan kişinin nesini arayayım?” diyerek başvuruyu kabul etmediğini söyledi ve ekledi:

“Eşimin arandığı dosyaya bakan savcıya gittim, o da hâlihazırdaki dosyaya iliştireceğini, evrak numarası vermeyeceğini söyledi. En sonunda başka bir savcı bulduk ve kaçırılma başvurumuzu kabul etti.”

Horzum ailesinin başvurunu kabul eden savcı ise 9 Mayıs 2017 tarihinde Ankara’nın Şentepe Mahallesi’nde kaçırıldığı iddia edilen ve hâlen akıbeti açıklanmayan Mustafa Özben dosyasına bakan savcı olduğu öğrenildi.

Aynur Horzum, savcının başvuruyu kabul ederek ACity etrafındaki görüntüleri istediğini aktardı.

“Kaçırıldığını Söyleyen Şahıs İfade Vermedi”

Eşinin kaçırıldığına ilişkin iddiayı dile getiren kişinin olayı görüp görmediğinden ve bilgiyi nereden aldığından tam emin olmayan Aynur Horzum, “Olayı gören bir başkasından, üçüncü bir şahıstan haberi bana getirmiş olabilir.” düşüncesinde.

Kendisine iddiayı ileten kişiye tanıklık teklif ettiğini de sözlerine ekleyen Aynur Horzum, “Bana haber verdikten sonra beraber polise gitmeyi teklif ettim. Ama o kabul etmedi, ‘Ben gidemem.’ dedi. Bu kişinin de polis tarafından arandığını düşünüyorum.” diye belirtti.

“Çocuklarımın Psikolojisi Bozuldu”

Horzum ailesinin biri 6,5 diğeri 10 yaşında iki çocuğu var. Çocuklarının psikolojisinin bozulmaya başladığını belirten Aynur Horzum, “Çocuklarıma babalarının uzun bir süre kendilerini aramayacağını söyledim.” dedi.

“Adil yargılanma istiyorum.” diyen Aynur Horzum, “Eşim suçluysa da cezasını çeksin. Ama ben eşimin, çocuklarım babalarının nerede olduğunu bilsin.” talebinde bulundu.

Araç Nerede?

Horzum ailesinin savcılık başvurusunda Ümit Horzum’un kaçırıldığı iddia edilen gün bir araç kullandığı yer aldı. Söz konusu araç olay yerinde bulunamadı. Aynur Horzum, eşinin kullandığı aracın 2004 model Scoda marka Fabia model, 20 H 1931 plakalı olduğu bilgisini paylaştı.

Elinde bir tanık beyanı dışında fazla bir bilgi ya da delile sahip olmadığını belirten Aynur Horzum, eşinden bir ipucu bulabilmek için kayıp olan aracı olayın yaşandığı bütün çevrede aradığını söyledi. Aynur Horzum, eşiyle birlikte aracın da götürülmüş olabileceğini düşünüyor.

Tanrıkulu: İddialar Araştırılmalı

Ümit Horzum için Meclis’e yazılı soru önergesi veren CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, “Zorla kaybetme iddialarında delil olmaması ya da bilgilerin yetersiz olması bir şey değiştirmez. Zorla kaybetme, en ağır insan hakları ihlalidir, yaşam hakkından daha ağırdır. Kuşkusuz ki bu iddianın da soruşturulması gerekiyor.” diye belirtti.

“Ankara’da Özel Ekip Var”

Tanrıkulu, zorla kaybetme iddialarının neredeyse hepsinin Ankara’da yaşanması için de “Bu durum da Ankara’da özel bir ekip olduğunu düşünüyoruz.” dedi.

OHAL sonrası başlayan kaçırılma olaylarına dair Meclis’e verilen soru önergelerine cevap verilmedi.

Tanrıkulu, şunları ekledi:

“Zorla kaybetme 80 ve 90’lı yılların yöntemiydi. Ne sonuçlara yol açtığını Cumartesi Anneleri’nden biliyoruz. Devletin başka güçlerinin yargının yerine geçerek ceza vermesi kabul edilemez.”

HABERE YORUM KAT