1. YAZARLAR

  2. Emin Kamuriye

  3. Wikileaks çağı
Emin Kamuriye

Emin Kamuriye

Yazarın Tüm Yazıları >

Wikileaks çağı

01 Aralık 2010 Çarşamba 05:04A+A-

Bir gece ve gündüz arasında CNN televizyonu 'haberlerin anasından' Wikileaks'in Afganistan ve Irak'la ilgili yayınladıklarını tekrarlayan ikinci sıradaki medya ilavesine dönüştü.

Oysa CNN, bu iki ülkeye yönelik savaş sırasında haberin ana kaynağıydı. Muadili El Cezire televizyonunun tehlike bölgelerinde direkt gelişmeleri aktarmakta kendisini geride bırakması ve El Cezire kanalında diğer medya organlarında izlemediklerinizi izlemeniz sonrası CNN, şimdi genel şekliyle önemli bir internet sitesinin yayınladığı gizli belgelerin aktarıcısından ibaret oldu. Ülkeler arasındaki ilişkileri otuz yılı boyunca denetimden uzak şekilde düzenleyen 'diplomasi çantası', Wikileaks semasının dünyanın süper devletinin özel veya gizli yüz binlerce diplomatik evrakını yağdırmasıyla bir anda geçmişin bir parçası haline geldi, rolü yok oldu veya olmak üzere.

Artık dünyada yeni olanı öğrenmek için Reuters, AP veya BBC, ABC ve New York Times'ı beklemiyoruz. Haber ajanslarının, kanalların ve gazetelerin Wikileaks'in su yüzüne çıkardığı veya çıkaracağı belgeleri bize aktarmalarını bekler olduk. Bir gazeteci bugün gündemdeki belgelerden birini elde etmek için aylar ve yıllar harcıyordu ve bu belgenin yayınlanması hayatına mal olabilirdi. İşte misket ağ üzerindeki bir internet sitesi yerküreyi gizli belgelerle kaplıyor ve bütün medya organları bu belgelerin aktarılması, tercüme edilmesi ve yorumlanmasıyla meşgul oluyor, belgelerin kopardığı gürültüyle ve artçılarıyla bütün ülkeleri ve siyasilerin sinirlerini sarsıyor. Geniş kitleler bu belgeler etrafında tartışıyor. Neredeyse 'Wikileaks dizisi' insanların bölümlerine halka halka ve sayfa sayfa baktığı dünya medya programlarının en meşhuru halini aldı.

Bir araştırmacı, Amerikan askerî, istihbarat ve diplomasi sırları hazinesinden bu miktardaki gizli belgelerin sızdırılmasını incelediğinde bu kadar belgenin elde edilmesinin imkânsızlığını görecektir. Bu sızdırma Amerikan kurumlarından birinin büyük bir ihlali sonucu olmuşsa -ki bu mümkün ve makuldür- gizlilik ve karmaşık sıkı güvenlik organlarıyla çevrili bütün Amerikan kurumlarının aynı yöntem, kolaylık ve zamanlamayla patlak vermesi makul mü? Konu bütün veri ağlarına girme imkânı veren büyük teknik bir ihlalle ilgiliyse bu, kabul edilemez bir şeydir. Çünkü bizler özellikle de veri alanında teknolojik ilerlemesiyle belirginleşen kurumlar karşısındayız. Bu kurumların bazı ve özellikle de askerî olanları, interneti bulan ve insanlık tarihinde en büyük bilimsel devrimler gerçekleştiren kurumlardır. Hatta dünyada en gelişmiş bilgisayarlara sahip kurumlar.

Böyle bir ihlalin imkânsız da olsa bizzat yaşandığını kabul edersek bunu kesinlikle ABD yönetimi içinde "'Water Gate' ve 'İran Gate' skandalları bu fırtınanın neresinde?" yollu siyasi fırtına izleyecektir. Ne var ki Wikileaks skandallarına ilişkin şu ana kadarki utanç verici Amerikan resmî tepkisi, Washington'ın ciddi bir durumla karşılaştığını göstermemekte.

Wikileaks, tartışmasız dünyadaki bir numaralı medya kapısı bugün. Arkasında kimlerin durduğu, bu belgelerin yayınlanma sebepleri ve elde edilme şekli bir yana, bu site, kendisi dışındaki medya organlarını geçersiz kılması ve yayınladıklarını yeniden aktaran yan medya haline getirmesi sonrası üzerinde araştırılmayı, düşünmeyi ve sorgulanmayı hak eden bir medya olgusudur.

Wikileaks'le birlikte mesele Irak ve Afganistan'daki savaşın hikâyeleri, bir diplomatın İran ve Pakistan konularında bir krala veya devlet başkanına dair aktardıkları, Amerikan büyükelçilerinin Medvedev, Sarkozy ve Berlusconi için kullandıkları sıfatlar değildir. Mesele, dünyada medya organlarına kimlerin hükmettiği ve haber kaynakları için rekabet edenlerin çoğalması sonrası dünyada kamuoyu oluşturmak için bu güçlü makineyi kimin kaldırdığıdır.

Dün CNN'di. Ondan önce ise BBC. Bugün medya, siyaset, toplum ve değerler dünyasının damarları, Google, Facebook ve Twitter'ın parmakları arasında. Belki de en önemlisi Wikileaks. Lübnan gazetesi El Nehar, 30 Kasım 2010

ZAMAN

YAZIYA YORUM KAT