1. YAZARLAR

  2. Bejan Matur

  3. Türkiye modeli
Bejan Matur

Bejan Matur

Yazarın Tüm Yazıları >

Türkiye modeli

03 Ağustos 2009 Pazartesi 06:01A+A-

Birkaç gündür uzun zamandır yapmayı hayal edip bir türlü fırsat bulmadığım tatil için güneydeyim. Bulunduğum yerde eski bir tanıdığımla karşılaştım. Alanında oldukça tanınan bir sosyolog olan tanıdığım, görür görmez daha hatır bile sormadan 'Ne diyorsun, bu Türkiye modeli tanımı Kürtleri rahatsız etmeyecek mi?' diye sordu.

Konuştuğu bazı kimseler Kürtleri bu kadar ilgilendiren bir konuda yapılacak iyileştirmenin adı Türkiye ile başlamamalı diye düşünüyorlarmış.

Bu hassasiyeti gösteren sadece aşırı duyarlı Türk entelektüeller değil, Kürtlerin de bir kesimi imiş.

Doğrusu kelimelere, tanımlara karşı hassas biri olarak, Türkiye modeli tanımından rahatsızlık duymak aklıma bile gelmedi.

Kürt sorununda çözümü hedefleyen proje 'Türkiye modeli' değil, 'Türk modeli' adı ile anılsaydı belki söylediğinde haklı olabilirdi. Salt bir kimliğe indirgenmiş çözüm önerisinin ölü doğacağını tahmin etmek zor değil. Türkiye modeli nitelemesinden marjinal bir kesim dışında, çoğunluğun rahatsızlık duyacağını sanmıyorum. Türkiye'de yaşayan Kürtler bu psikolojik eşiği çoktan aştılar diye düşünüyorum.

Bilakis adı Türkiye modeli olarak belirlenen projenin kendi içinde özgüvenli ve cesaret telkin eden bir tanımlama olduğunu düşünüyorum. İçişleri Bakanı'nın basına yaptığı açıklamadan yansıyanlar, Türkiye iç siyasetinde uzun zamandır görmeye alışık olmadığımız bir kararlılığa işaret ediyor.

Bakan, Türkiye'nin en önemli sorununu çözmek konusunda dünyaya model olacak bir yöntemin hazırlığında olduklarını söylüyor. En azından bu iddianın kulağa hoş geldiğini itiraf etmek gerekiyor.

Belki de zamanı gelmiştir!

Artık sadece dış siyasette değil, iç siyasette de yepyeni bir vizyonla hareket etmesi gerektiğini Türkiye görüyor. Hemen her fırsatta AKP'nin dış siyaset vizyonuna içeride de ihtiyaç olduğunu pek çoğumuz söylüyoruz.

Son yıllarda komşularından başlayarak pek çok ülke ve toplulukla sıfır sorun yaklaşımıyla hareket eden Dışişleri Bakanlığı, Ortadoğu'da Türkiye'yi taşıdığı yerle, içeride yapılacakların yönünü tayin etmişti zaten. Dışarıda yapılanların içeride yansımasını görmek için bir zamana ihtiyaç vardı. Bugün olan, o zamanın artık alarm vermesidir. İç siyasetin sorunları konusunda yeni bir vizyonla konuşmak zorunlu artık. Cesur ve kararlı bir tavır sergilemek gerekiyor. Zamanı gelen bu yeni vizyonun içeride de konuşturulmasıdır.

Ankara'da Polis Akademisi'nde Türkiye'nin önde gelen bazı aydın ve akademisyenleriyle görüş alışverişinde bulunan Bakan'ın aldığı notlar bu vizyonun eseri. Meraklısı, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun bir önceki gün basına yansıyan Ortadoğu gezisi detaylarına bakabilir. Beyrut'tan Bağdat'a, Erbil'den Basra'ya bir mekik diplomasisi yürütülüyor. Daha düne kadar tanımamakta direndiği Bölgesel Kürt Yönetimi'nde Türkiye konsolosluk açmaya hazırlanıyor.

Ortadoğu'da yapılması planlanan çalışmaların, anlaşmaların, altyapısı savaşta tahrip olan Irak'ın yeniden imarının mimarı olmaya aday bir Türkiye var karşımızda. Açıkçası ben, Türkiye'nin en azından zihinsel düzeyde Kürt sorununu çözebileceğine inandığını düşünüyorum. Geçmişten gelen ve Kürt sorununun tetiklediği husumetleri bu denli kolay aşması başka türlü nasıl açıklanır?

Türkiye modeli kavramı bütün bu nedenlerle içeriği pozitif pratiklerle doldurulmaya müsait bir kavram. Çünkü Türkiye modeli kavramı, aynı zamanda Türkiyelilik kimliğine yönelik son yıllarda artan ilginin de somut karşılığını gösteriyor.

Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu temel referans bütün bu nedenlerle Türkiyelilik kavramıdır.

ZAMAN

YAZIYA YORUM KAT