HAKSÖZ-HABER

Cumhurbaşkanı Erdoğan Termik santrallere filtre takılmasını erteleyen yasayı veto etti. Yasa geçen günlerde TBMM’de oylanmış ve kabul edilmişti. Cumhurbaşkanının yasayı veto etmesi üzerine Kahramanmaraş milletvekilleri sosyal medya hesapları üzerinden Erdoğan’a şükranlarını sunan açıklamalarda bulundular.

Ancak bu işte bir gariplik vardı. Şöyle ki; yasa tasarısının görüşüldüğü oturuma AK Parti Maraş milletvekillerinin 6 tanesinden 4’ü katılmış ve kabul oyu kullanmıştı. 2 milletvekili ise oylamaya katıl(a)mamıştı. CHP’nin 1 milletvekili ise hayır oyu kullanmıştı. AK Partili kabul oyu veren milletvekilleri ile oylamaya katıl(a)mayan milletvekilleri Erdoğan’a yaptıkları yasayı veto ettiği için teşekkür etmeleri başta sosyal medyada olmak üzere kamuoyunda alay konusu oldu.

Kahramanmaraş Milletvekilleri, Mehmet Cihat Sezal, Ahmet Özdemir ve Habibe Öçal kabul oyu verdikleri kanunun veto edilmesinden sonra twitterda Maraş halkı adına Erdoğan’a teşekkür mesajları yayınladılar. Habibe Öçal daha sonra yayınladığı tweeti tepkiler üzerine silmek zorunda kaldı. Yine oylamaya katılmayan, katılsa büyük ihtimalle AK Parti grubu ile hareket etmesi beklenen Mahir Ünal da twitter üzerinden veto için Erdoğan’a şükranlarını sundu.

Tasarıya red oyu veren Kahramanmaraş CHP Milletvekili Ali Öztunç AK Parti Maraş milletvekillerine: “Madem veto doğru bir karar, neden evet oyu verdiniz? Etmeyin eylemeyin dedik dinletemedik, şimdi hepsi Cumhurbaşkanına teşekkür ediyor." dedi.

Sonuçta AK Parti milletvekilleri ortaya koydukları bu basiretsizlikle Maraş’ta tek milletvekiline sahip CHP’ye prim kazandırmış ve Ali Öztunç’un PR çalışmasına katkı sunmuş oldular.

Erdoğan’ın vetosu sonrası ofsayta düşen milletvekillerin bu durumu, başkanlık sistemi üzerine tartışmaları tekrardan gündeme taşıdı. Milletvekilliği kurumunun etkisiz, kifayetsiz ve itibarsız bir hale getirildiği bir dönemde bir de milletvekillerin kendilerini gülünç duruma düşürmeleri meclis ve milletvekilliğinin ne işe yaradığı üzerine soru işaretleri oluşturmakta. Olayın diğer boyutu ise meclise teklifi sunan partinin başında yine o kanunu veto eden kişinin bulunması. Acaba parti mi Erdoğan’ı dinlemiyor yoksa Erdoğan mı partisine hakim değil? Her ikisi de değilse ortaya çıkan bu komedi kimin eseri?