1. YAZARLAR

  2. Asım Yenihaber

  3. “Tay”lar yine gündemde!
Asım Yenihaber

Asım Yenihaber

Yazarın Tüm Yazıları >

“Tay”lar yine gündemde!

10 Ocak 2011 Pazartesi 00:09A+A-

Fotoğraf çok dikkat çekici idi…

Çeken muhabiri kutlamak lazım: Ödülü hak etmiş! Türkiye’de adalet adına oluşturulan zihniyetin fotoğrafını çekmiş çünkü.

Sol üstte kocaman bir kafa, yaldızlı parıl parıl… Onun alt hizasında “adalet” lafzı. Ve onun altında da mevcut Yargıtay başkanının mütebessim çehresi… Arkaplanda olduğu için perspektif icabı küçük görünmesi gereken maska nisbetle minik bir yüz. Demek ki, perspektife rağmen mask “ben büyüğüm!” diye haykırıyor.

Kafa veya kelle… bu ifade bazılarını yerinden sıçratabilir. Fakat Türkçe bilenler “para”ya üzerinde bulunan resimden ötürü “kelle” veya “kafa” denildiğini de bilirler. Yani bu ifadeyi ilk defa biz kullanmış olmuyoruz.

O yukarıdaki büyük şey “Atatürk”ün maskı!

Tecessüm ettirilmiş ciddi bir yüz. Hani mahkeme duvarı dedikleri cinsten!

Altında, yalnız “adalet”i görünüyor ama, “Adalet mülkün temelidir” ibaresi olmalı.

Bunu Atatürk mü söylemiş?

İşimize yarıyorsa evet!

Bazı adliyelerde, Mustafa’nın çocukluğundan beri işittiği bu sözü onun söylediği yazılıdır.

Mülkü “Atatürk adaleti” mi koruyacak?

“Mülk” yanlış anlaşılmasın, “mülkiye”deki mülk bu. Yani ülke, yani devlet!

Ama adalet devleti, ülkeyi değil bazılarının “mülk”ünü koruyor artık.

“Mülk”üyle birlikte kürkünü! Koltuğunu, mevkiini, makamını…

Adaleti temin edemeyen makamlar “Atatürk”e sığınıyor. Koskocaman, estetikle kavgalı büstler, heykeller, masklar yaptırıyorlar.

Nerede adaletsizlik var: Orada bu semboller var.

Nerede tagallüp var, baskı var. Orada aynı şeyler mevcut.

Adaletsizlik arttıkça büstler, heykeller büyüyor.

Son günlerin konusu yine adalet… Tutukluluk süresinin sınırlandırılması hakkındaki kanun uygulanmaya başlanınca kıyamet koptu. Dışarıdan bakınca beklenmeyen veya istenmeyen tahliyeler vuku buldu. Neden? Davalar zamanında sonuçlandırılamamış. Başkanın söylediğine göre göre, Yargıtay elli bin (50.000) dosyaya hiç dokunmamış!

Bugün mazeret günü: Oynayamayan gelin yerim dar der!

Mazeret üretecek yerde, çözüm üretilmeliydi. Çözüm üretilemiyorsa, çözüm üretenlere destek vermeliydi. Hukuk oligarşisini müdafaa maksadıyla devreye girileceğine, adaleti temin için enerji sarfedilmeliydi.

Bütün gözler Yargı”tay”da. Ama onun kardeşi başka bir “tay” var ki, hukuku engellemede, adaleti saf dışı etmede üstüne yok.

Dosyalar Yargıtay’da yıllarca bekliyor, ciddi bir hâkim ve savcı açığı var. İstinaf mahkemeleri kanuna rağmen oluşturulamıyor.

Mes’ul kim? Adalet Bakanlığı mı?

"3.365 kadro boş, niçin doldurulmadı?" Hâkim ve savcı alımı için yapılan sınavlar Danıştay’dan dönüyor. Yıldırım hızı ile yürütmeyi durduruyorlar. 5 yılda 4 defa aynı olay yaşanıyor. Adamların derdi ideoloji. Kendi zihniyetlerine uymayan hakim ve savcıların çoğalmasından korkuyorlar.

Danıştay’a gidin. Hiç şaşırmayacaksınız: Kapıdan çatıya kadar, büstler, heykeller ve masklar…

İdeolojiyi bırak, adalete yönel! Çözüm adalette!

YENİ AKİT

YAZIYA YORUM KAT