Güngören'de masum halka yapılan saldırıyı şiddet ve nefretle kınıyoruz. Her kim ve ne adına yapılmış olursa olsun böyle bir saldırının izahı mümkün olamaz.

Bu saldırının gündemin hayli yoğun olduğu bir dönemde gerçekleştirilmiş olması manidar olduğu gibi, bir önceki yıl içerisinde bombanın patladığı sokağa kesişen caddede bulunan düğün salonunda DTP'nin yapmak istediği toplantının bölge halkı tarafından engellenmiş olması da hedefin seçilişi açısından önemli gibi durmaktadır.

PKK'nın genel olarak eylem tarzına bakıldığında ve Ergenekon iddianamesi incelendiğinde "Ergenekon'un fulu (üst) unsurları PKK eliyle mesaj mı veriyor?" sorusu zihinlere taşınmaktadır.

Ergenekon terör örgütü iddianamede de ifade edildiği kadarıyla herkese her şeyi yapmaktan çekinmeyecek bir yapılanmadır. Yine yapacağı işlerde birçok örgütü de kullanmaktadır. Bu bilgiler ışığında olay değerlendirildiğinde Ergenekon’un halen deşifre edilmemiş unsurlarının taşeronlar eliyle “daha fazla üzerimize gelmeyin, Türkiye’yi kan gölüne çeviririz” mesajı veriyor olduğunu düşünmemek elde değildir.

Mesajlı ya da mesajsız, sahibi kim olursa olsun bu tip menfur ve alçakça saldırıların insanları biraz daha ulusalcı uçlara yöneltmesi, “ülkeye sahip çıkalım, ülke elden gidiyor” düşüncesine itmesi de işin önemli boyutudur. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın olay mahallinde yaptığı açıklamada “milli lanet kampanyası” çağrısı da bu açıdan bakıldığında toplum mühendisliği örneğidir.

Ölülerin, yaralıların, kolları bacakları kopanların ve patlayan bombanın sıcağı henüz taze iken, olayı bire bir yaşayanların bu hali doğuran sebepleri sorgulamak yerine sebeb-i hale daha fazla sarılmaları ise çelişkinin bir diğer boyutudur.

Birileri kendi çıkarları için bombanın pimini çekmekte, sistemin efendileri ise çekilen bombanın etkisiyle yere yığılan yığınları, saçılan kanları manüpüle ederek kendisini ayakta tutma yolunu seçmektedir. İttihat ve Terakki’den bu yana devam eden oyun hep aynı senaryonun parçası. Bomba patlar millet koşar. Millet koşar, bomba patlar. Bomba patlar, millet yıkılır. Millet yıkılır, efendiler kaykılır.

Şu bir gerçektir ki, ülkede yıllardır süren savaş dağlardan şehirlere taşınmaktadır. Yıllardır birilerinin eroin ve silah kaçakçılıklarının mekanı haline getirilen Güneydoğu’da, Kuzey Irak’ta, dağlarda patlayan bombalar birkaç yıldır şehirlerde patlamaktadır. Şehirlere kadar yaygınlaştırılan savaş bitmeden, taşeronluğu kaynak temini ve amaca hizmet açısından değerlendirmekten geri durmayanlar varolduğu sürece daha çok masumun ölmeyeceğini kim garanti edecektir.

Savaşın tarafları her yolu mübah gördükleri sürece daha çok kan akmaya, taşeronlar ve taşeronlaştıranlar çarklarını çevirmeye, çevrilen çarkın içerisinden de sistem değirmenine un serpmeye devam edecektir.