Osman Atalay tarafından kaleme alınan ve bugün Yeni Akit gazetesinde “Suriye Kamplarına Kış Geldi” başlığıyla yayımlanan yazıyı ilgilerinize sunuyoruz:

Suriye’de 2011 yılından bu yana devam eden iç savaş nedeniyle milyonlarca insan evlerini terk etmek ve komşu ülkelere sığınmak zorunda kaldı.

7 yıldır devam eden savaş sonrasında evlerinden olan milyonlarca Suriyelinin hayata yeniden tutunması, yerleştikleri ve göç ettikleri ülkelerde kendilerine yeni bir yaşam kurması ve geleceğe umutlu bir şekilde bakabilmesi için insani ve sosyal yardım desteğine ihtiyaçları var.

Havaların soğuması ile birlikte Suriye’de bulunan kamplar ve şehirlerde özellikle çocuklar için kışlık elbise ve ayakkabı ihtiyaçları ile ısınma ihtiyaçlarına yönelmemizde fayda var.

Uluslararası Mülteci Hakları Derneği ve İHH’nın birlikte başlattıkları kış yardımı çizmeli çocuk kampanyasıyla Azez muhacir kampındaki 5 bin 850 çocuğa çizme gönderiliyor.

Savaşın en büyük mağdurları hiç şüphesiz çocuklar ve kadınlar. Mağdurların en temel ihtiyaçları gıda, sağlık ve eğitim kalemlerinden oluşuyor.

Özellikle eğitim konusu çok önemli ve asla ihmale gelmemeli.

Kaliteli bir eğitim ile Suriyeli çocuklar kendilerine biçilen kaderden kurtulma ve yeni bir gelecek inşa etme imkânına sahip olabilir.

Başka ülkelere göç etme imkânı bulabilen çocuklar, Suriye içerisindeki kamplarda yaşamaya mecbur olanlara nazaran daha çok şanslılar.

Zor şartlarda kamplarda hayatlarını idame ettirmeye çalışan çocuklar, eğitim alanında yeterli desteği görememektedir. Bu sebeple 7. yıla girilirken on binlerce çocuk maalesef okuma-yazma dahi bilmiyor.

Suriye sınırındaki kamplarda yaşayan 1 milyondan fazla insanın yüzde 40’ını çocuklar oluşturmaktadır. İdlib, Sarmada, Atme ve Azez bölgesindeki 66 küçük-büyük kampta bulunan okullarda 350 bin öğrenci zor şartlarda eğitim görmeye çalışmaktadır.

Bu öğrencilerin 157 binine İHH İnsani Yardım Vakfı’nca destek olunmaktadır. Bu kamplardaki okullar derme-çatma prefabrik-betonarme veya çadırdan yapılmış binalardan oluşmaktadır.

Okul çağına gelmiş çocukların yüzde 40’ı maalesef imkânsızlıktan dolayı eğitimden mahrum durumdalar.

Savaşın başladığı süreçten bu yana sektörel anlamda en az yardımlar maalesef eğitim sektörüne yapılmıştır. Eğer destek verilmezse okuma-yazma bilmeyen bir nesille karşılaşmak zorunda kalınacaktır.

Suriye’nin geleceğini inşa edecek bu çocuklar eğitim desteğinin yetersizliğinden dolayı problem olarak yetişmektedirler. Her geçen yıl kronikleşen bir hastalığa dönüşen bu durum, gelecek açısından büyük endişe verici görülmektedir.

Eğitimin sağlıklı yapılmasının önündeki engellerden bir tanesi de rejim güçlerinin bombardımanlarda okulları hedef almasıdır.

Özellikle kamp dışı mekânlarda yaşamlarını devam ettiren aileler bu sebepten çocuklarını okula göndermemektedir.

Rejim bombardımanlarında Suriye’deki okulların yüzde 27’si vurulmuş durumdadır. Okulların yüzde 43’ü kullanılmaz hale gelmiştir. Dolayısıyla kamplarda yaşayan çocuklar da yönetim işletme desteği yetersizliği ve materyal desteği eksikliği sebebiyle okullara gidemiyorlar.

Sivil toplum örgütleri Suriye yardım projelerinde maalesef eğitime yeterli derecede destek veremiyorlar.

Suriye sınır bölgelerinde bulunan kamplar, kasabalar ve yerleşim alanlarındaki okulların çok ciddi eksiklikleri mevcut.

Okul, sıra, masa, tahta, okul onarımı desteği, okulların ısıtılması için mazot yakacak ihtiyacı, kırtasiye ve okul çantası, öğretmenlere maaş desteği ve yeni okulların inşasını düşünmeliyiz.