1. YAZARLAR

  2. Şemlan Yusuf İsa

  3. Sudan, ayrılma sonrası istikrar bulacak mı?
Şemlan Yusuf İsa

Şemlan Yusuf İsa

Yazarın Tüm Yazıları >

Sudan, ayrılma sonrası istikrar bulacak mı?

05 Ocak 2011 Çarşamba 11:16A+A-

Sudan'da güney bölgesinin vatandaşları 9 Ocak günü referandumda oylarını kullanacaklar ve Sudan'ın birleşik bir ülke olarak mı devam edeceği, yoksa iki devlete mi bölüneceğini kararlaştıracaklar. 1950'li yıllarda bağımsızlığını kazanmasından bu yana uzun süredir istikrar görmeyen bu felaketzede ülkenin tarihinde tarihi bir gün olacak.

Burada soru şu: Acaba 9 Ocak günkü oylama sonuçları kuzey ve güneyin güçlü bir birliktelik gerçekleştirmeyi kabulü yönünde mi olacak, yoksa bölgesel ve uluslararası kabul görecek kardeşçe bir ayrılık mı olacak? Sudan, güneyin kendisinden ayrılması sonrası istikrar bulacak mı? Göstergelerin, akademik, istihbarat ve gazetecilik araştırmalarının çoğunluğu kuzey ile güney arasında uzun süreli savaşların ve şiddetin artacağını gösteriyor. Hatta bazıları bu savaşın Sudan'a maliyetinin 100 milyar doların üzerinde olacağı tahmininde bulunuyor.

Bir kez daha sorguluyoruz: Niçin Arap bölgemiz daimi olarak istikrarsızlık hali ve iç savaşlara sahne oluyor, ülkelerin parçalanması fenomeni yayılıyor? Bu durum bölgede istikrarsızlık, şiddet ve terör hali oluşturdu. Örnekler çok. Sonuncuları Irak, Somali ve Sudan.

Makalemizin Sudan'a yoğunlaşması sebebiyle soruyoruz. Bu ülkede işler neden sorunların çözüm yolunu ayrılmakta arayacak derecede kötüleşti? Söz gelimi genel şekliyle demokrasinin yokluğu, ülkenin kuzeyde veya güneyde kalkınmasına önem verilmemesi, bu sebeplerden. Ayrıca iktidarın merkeziliği ve tacizci tutumları, kuzey ve güneydeki muhalefetin aynı ülkenin evlatları arasında birliğin gerçekleşmesi amaçlı ciddi girişimlerini engelledi. Zira güneyli isyancıların kuzeydeki hükümetle savaşları altmışlı yıllarda başladı ve 1972'ye kadar sürdü. Savaş yarım milyon Sudanlının canına mal oldu ancak savaşan taraflar arasındaki bu ateşkes uzun sürmedi. Sudan Halkçı Kurtuluş Ordusu liderliğindeki savaş 1983'te yeniden döndü. Kanlı tırmanış 2005 yılına kadar uzun süre devam etti. Kapsamlı görüşmeler ve gizli diplomatik çabalar, sonunda kapsamlı barış anlaşmasıyla taçlandı. Bu anlaşma, güneyin din ile devletin ayrılması temelinde bir anayasadan beslenen bir tür özerk yönetim almasını öngördü.

Gözlemciler, kuzey ile güney arasındaki ideolojik anlaşmazlığın ayrılmayı doğal ve beklenen bir durum kıldığını düşünüyorlar. Zira güneydeki Sudan Halkçı Kurtuluş hareketi, referansı laik ve Afrika kültürü olan yeni Sudan'ın kurulması çağrısı yaparken kuzeyin liderleri İslam ve Arapçılık üzerinde yoğunlaşıyor. Bu doğal olmayan durum, kuzey ve güneydeki siyasi yönetimler arasında güvensizlik hali oluşturdu. İki taraf arasındaki güvensizlik çatlağı, aralarında kalıcı barışa varılması amaçlı ciddi bütün adımları engelledi.

Sudan hükümeti gerek İsrail ve ABD gibi taraflardan gerekse de Hıristiyan lobisi, Afrika lobisi, terörle mücadele grupları, kölelik karşıtı örgütler, insan hakları grupları gibi Amerikan ve uluslararası baskı gruplarından olsun kendi iç işlerine yönelik yabancı müdahalelerden rahatsız oldu ve şikâyet etti. Bu grupların, lobilerin ve ülkelerin hepsi de güneyi kuzeyden ayırma hazırlığında çalıştı. Hatta dünyayı küçük bir köye çeviren bilgi ve iletişim devrimi de buna destek oldu.

Ufukta ise yeni yılda haberlerin ilk sırasını işgal edecek Abiye bölgesi krizi, sınır dosyaları, kuzeydeki güneyli nüfus ve güneydeki kuzeyli nüfus konusu, petrol üretiminin paylaşımı ve diğer başka sorunlar gibi askıdaki birçok kriz ve engel duruyor.

Birleşik Arap Emirlikleri gazetesi El İttihat, 3 Ocak 2011

ZAMAN

YAZIYA YORUM KAT