1. YAZARLAR

  2. Mehmet Çağdış

  3. Şuara Suresi ve Direnişçinin Güncesi - II
Mehmet Çağdış

Mehmet Çağdış

Yazarın Tüm Yazıları >

Şuara Suresi ve Direnişçinin Güncesi - II

01 Eylül 2008 Pazartesi 00:33A+A-

I

Sevgili Direnişçim,

Ey Kur’an yolunda ölüp hayata dirilen;

 

Takip ettiğin yol öyle eşsiz ve güzeldir ki, bilmelisin farkın çok büyük. İçine doğduğun topluluğun şatafatlı saltanatına, neonlarına, parlak makamlarına, güzel kızlarına ve erkeklerine kanma. Bütün ihtişamlarını çağırsalar, top yekün yumak olsalar yine de senin dirilteceğin nizamın parıltısına ulaşamazlar.

 

Onlar ki delisi oldukları dünyaya kazık çakmışçasına ebedi bir yaşamın öykünücüleridirler. Sağlam yapılar kurarlar. Modern düzenler oluştururlar. Seküler bağlılık onları öyle kuşatmıştır ki, bu bağa atfettikleri kutsallık kendilerini sağır, dilsiz ve kör eylemiştir. Medeniyetlerinin bütün güzelliklerine, cazibesine, albenisine rağmen ruhları boştur bireylerin. Dışı mücevher içi kofti bir başıbozukluk…

 

Sen ki yüreklerine yaklaşmak için sözü eğip bükme. Dilini sağlamlaştır. Sesini gürleştir. Söyle: “Ey cahiller topluluğu! Ulus devletlerinizde, küresel imparatorluklarınızda, koltuklarınızda, köşklerinizde, malikânelerinizde, gökdelenlerinizde, iş kulelerinizde, modernizmin mabetleri haline getirdiğiniz alışveriş merkezlerinizde, bahçelerinizde, pınar başlarında, ekinleri, meyveleri olgunlaşmış görenleri büyüleyen bağlarınızda rahat bırakılacağınızı mı sanırsınız?

 

II

Ey Kur’an kuşanmış yürek;

 

“Rabbin mutlak güç sahibidir?” Onlar belirlenen günün azabından kurtulamayacaklardır. Seni aşağılayacaklar, dünyanın nimetleri dururken bu adam mecnun mu oldu diyecekler. Sen hala oralarda mısın diye soracak kimi eski dostların. Yılmayacaksın. Lut’un kavmi de yalanlamıştı peygamberini Semud Kavmi gibi. Lut’u örnek al kendine. Demişlerdi ki ona: İşimize karışmaktan vazgeçmezsen seni şehirden çıkarırız, süreriz seni, atarız vatandaşlıktan. Ama eğilmedi, bükülmedi Lut ısrarla sürdürdü iddiasını: “Şüphesiz ben sizin yaptığınız bu çirkin işe kızanlardanım.”

 

Bil ki senin kurtuluşun Allah’tandır direnişçim. Lut’u ve ailesini kurtardığı gibi senin de yardımcın olacak Rabbin. Allah’ın yardımı nerede dediğin anda fark edeceksin ki, seni çepeçevre sarmış, kuşatmış mukim kaleler gibi. “Şüphesiz Rabbin mutlak güç sahibi ve çok merhametli olandır.”

 

III

Ey kutlu yolcu,

Ey Kur’an talebesi;

 

Boz oyunları... Nasıl kandırıldıklarını anlat halkına. Ölçüyü bozuşlarını, iktidar nimeti için asıllarını unutuşlarını, hak için batılı seçişlerini ve seçtiklerinin içinde yok oluşlarını. İnsanların mallarını ve haklarını eksiltişlerini. Toprağı kutsallaştırıp insanı yok edişlerini. Her sabah yeni baştan mutlu ederken Türk’ü, ezişlerini ötekileri. Haktan, özgürlüklerden dem vurup silaha sarılışlarını. Anlat onlara ölçüyü, parçala şaşmış terazilerini.

 

Gerici diyecekler sana, şeriatçı. Belki iftira atacaklar, tehditler, kaybedişler, sürülüşler hep üst üste gelecek. Yılmayacaksın direnişçim. Şahitleşeceksin, büyüyeceksin. "Rabbim yaptıklarınızı en iyi bilendir" demişti Şuayp.

 

IV

Ey temizliğin, yetimin, hor görülmüşün hamisi;

 

Kuran’ı tut ve dirilt ruhunu. Günlüklere hapsetme mesajı, oku ki güne uyansın insanlık asırlık uykulardan.

 

Uyarıcılardan ol. Kutsal ruh onu Peygamber’in kalbine apaçık bir Arapça indirmişti. Sen de ibret al. Oku kavmine. Onların dili ile konuşmaktan çekinme. Ama sahiplenme kavramlarını… Onlar gibi konuş lakin sözlerin bozsun mutlak ezberlerini.

 

İnanmayan inanmaz üzülme, parçalama kendini. Çünkü “Onlar, farkında olmadan ansızın kendilerine gelecek olan elem dolu azabı görüp de, 'Bize mühlet verilmez mi?' demedikçe, ona inanmazlar.” Ve bil ki ayakları zincirlerle bağlı, gözleri dağlanmış, kalpleri mühürlenmiş olsalar da Rabbim “ol” dese top yekün koşa gelirler. Hiçbir memleket uyarılmadan hesaba çekilmeyecek. Sen uyarıcılardan ol, hesabı Allah görür.

 

V

Kurtuluş yolunun sevdalısı

Ey nimetlerin damadı, güzelliğin gelini;

 

Kendini düzelt, elbiseni temizlemekte hesapsız ol. Allah’la beraber başka bir ilaha yalvarmaktan koru kendini. Uyar akrabalarını, sana uyanlara kol kanat ger, kardeşin bil, canın cananın, emanetin. Sana karşı gelenlerden ayrıl; güzel bir ayrılışla. Uzaklaş. Beyan et, yükselt sesini duysun topluluklar. Dur kıyama, namazı dirilt, şahitliğini büyüt başak başak. Saç toprağa, oku çağa Kur’an’ı ağır ağır; her bahar habercisi olsun yeni başakların ve içi dolu tanelerin.

 

Sözünü kısma,  gözünü kısma, elini kısma, inancını bile her yeni gün dirilişin olsun. “Allah’a tevekkül et. Şüphesiz O hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir.”

 

Şeytanlar kime inanır bil. Oku, öğren. İrtibatını sağlamlaştır, arkana atma mesajı. Bil ki güçlü olasın, bil ki diri olasın. Her günahkâr yalancıya şeytanların kulak vereceğini, günahkâr yalancıların da şeytanlarının sözünden çıkmayacaklarını duy. Sözün en güzelini söyleyenlerin, şairlerin büyülerine kapılma. Seni korkutmasın sözlerinin görkemi. Çünkü onlara ancak haddi aşan azgınlar uyarlar. Onlar her vadide şaşkın şaşkın dolaşır ve yapmadıklarını konuşurlar.

 

“Ancak iman edip salih amel işleyen, Allah'ı çok anan ve haksızlığa uğratıldıktan sonra öçlerini alanlar başka. Zulmedenler hangi akıbete uğrayacaklarını göreceklerdir.”

YAZIYA YORUM KAT

4 Yorum