1. HABERLER

  2. İSLAM DÜNYASI

  3. FİLİSTİN

  4. Şehit gazeteci Enes el-Şerif: Sadece 15 saniye vaktim var işimi yapmalıyım
Şehit gazeteci Enes el-Şerif: Sadece 15 saniye vaktim var işimi yapmalıyım

Şehit gazeteci Enes el-Şerif: Sadece 15 saniye vaktim var işimi yapmalıyım

Netanyahu’nun “propaganda savaşını kaybediyoruz” sözünden hemen sonra El Cezire muhabiri Enes el Şerif’in de içinde bulunduğu gazeteci çadırı bombalanarak 6 gazeteci şehit edildi.

12 Ağustos 2025 Salı 12:30A+A-

Gazze'de iki yıldır dünyanın gözü önünde soykırım suçu işleyen ve 2 milyon insanı açlıktan ölümle karşı karşıya bırakan terör devleti İsrail, artan uluslararası baskıya cevap vermek yerine gerçeği karartmak için gazetecileri hedef almayı tercih etti.

Netanyahu, önceki gün Hamas’ı yok etme hedeflerine ulaşamamalarının sorumluluğunu medyaya yükleyerek, medya ve sosyal medyada kendilerine karşı yürütülen "propaganda savaşını" kaybettiklerini belirtmesinden saatler sonra, Gazze’nin merkezindeki Şifa Hastanesi yakınında bulunan gazetecilerin kaldığı çadırı vurdu. Saldırıda, aralarında İsrail ordu sözcüsünün daha önce ölümle tehdit ettiği gazeteci Enes Cemal el-Şerif olmak üzere Katar merkezli El Cezire kanalı adına çalışan Muhammed Karika ile foto muhabirleri İbrahim Zahir ve Muhammed Nevfel'in yanı sıra, yerel gazetecilerden Muhammed Haldi ve Mumin Alyuve'nin olduğu altı gazeteci şehit oldu.

 

SOYKIRIMI DÜNYAYA ANLIK AKTARIYORDU

“Gazze’nin sesi” olarak bilinen El-Şerif, 7 Ekim 2023’te başlayan soykırım sürecinde günün her saatinde gelişmeleri aktarmak üzere El-Cezire kameralarının önündeydi. Eşi ve çocuklarından 22 aydır savaş koşulları nedeniyle ayrı olan El-Şerif, bütün dikkatini soykırım gerçekliğini dünyaya aktarmaya vermişti. Dünya Basın Özgürlüğü Günü münasebetiyle 3 Mayıs 2024’te Yeni Şafak’ta yayınladığımız saha muhabirlerinin tanıklıklarını anlattığımız haberimizde kendisiyle görüşmüştük. Enes, “Yalnızca 15-20 saniyem var. İşimi yapmalıyım” sözleriyle, yaşanan soykırımı aktarmak için zamanla yarışını dile getirmişti. Buna rağmen konuştuğumuz gazetecilerin iletişim numaralarını da bizimle paylaşmıştı. Kendisiyle daha sonra da birkaç kez konuşmak istesek de her seferinde röportaja vakti olmadığını, özür dileyerek söyleyecek kadar soykırım gerçekliğini aktarmaya yoğunlaşmıştı.

25 TEMMUZ'DA DOĞRUDAN TEHDİT ETTİ

Enes el-Şerif, 25 Temmuz'da, İşgal ordusunun sözcüsü Afihay Adrai tarafından “Hamas’ın füze birliği komutanı” olduğu iddia edilerek ölümle tehdit edilmişti. Bu tehdidin ardından bir açıklama yayınlayan New York merkezli Uluslararası Gazetecileri Koruma Komitesi ve El-Cezire Televizyonu, uluslararası güçlerden El-Şerif’in muhtemel bir suikasta karşı korunmasını talep etmişti. Saldırının hemen ardından İsrail ordu sözcüsü, gazetecilerin bilerek vurduklarını kabul eden bir açıklama yayınladı.

BURADAN SADECE CENNETE ÇIKARIM

Yeni Şafak’a konuşan Filistinli siyasetçi ve aktivist Edhem Ebu Selmiyye, “İsrail tehditlerinden Enes’in öldürülmesinden endişelendik. Gazze’den çıkarılmayı kabul etmesini istedik ancak o ‘buradan ancak cennete giderim’ diyerek teklifimizi reddediyordu” dedi. Ebu Selmiyye, Enes el-Şerif’in bütün vaktini soykırımı dünyaya anlatmaya adadığını ve bu yüzden imkanı olmasına rağmen Gazze’yi terk etmediğini sözlerine ekledi.

BÜYÜK KATLİAMI ÖRTMEK İÇİN ÖLDÜRDÜLER

Öte yandan, altı gazetecinin öldürülmesinin ardından bir açıklama yayınlayan Şifa Hastanesi Müdürü Muhammed Ebu Selmiyye, "İsrail bölgeden hiçbir görüntü ya da ses kaydı yayınlanmadan yapılacak büyük bir katliama hazırlanıyor. Bu yüzden El-Cezire muhabirleri Şerif ve Karika'yı öldürdü" ifadelerini kullandı. "Öleceğiz ve kimsenin bundan haberi olmamasından endişe ediyoruz" diyen Ebu Selmiyye, "İsrail'in gazetecileri öldürmesi, Gazze kenti aleyhinde büyük bir şey planladığına işaret ediyor" cümlelerini sarf etti. Netanyahu’nun basın toplantısındaki sözleri de Ebu Selmiyye’yi doğruluyor.

ÖNCE TEHDİT EDİP SONRA HEDEF ALIYOR

İsrail, önce tehdit edip sonra hedef aldığı ilk gazeteci Enes el-Şerif değil, işgal ordusu daha önce de Filistinli gazeteci Vail Dahduh’a “yayınını durdur yoksa..” şeklinde mesaj göndermişti. Bundan kısa süre sonra 25 Ekim 2023’te Nusayrat Kampı’ndaki evini hedef alan füze saldırısında eşi ve tüm ailesini yitirdi. İsrail daha sonra Aralık 2023’te aracını hedef aldı. Dahduh’un mucize eseri kurtulduğu saldırıda muhabir arkadaşı Samir Ebu Dakka yaşamını yitirdi. İsrail, 31 Temmuz 2025’te de Gazze’de yerel halk tarafından çok sevilen gazeteci İsmail el-Gul’u hedef alarak katletti. İşgal devletinin gazetecileri hedef alması, 7 Ekim 2023’te başlamadı. El-Cezire Filistin Temsilcisi Şirin Ebu Akle, 11 Mayıs 2022’de, haber için gittiği Cenin Mülteci Kampı’nda İsrail ordusuna bağlı keskin nişancılar tarafından vurularak öldürülmüştü.

GÖZYAŞLARIYLA TOPRAĞA VERİLDİ

İsrail tarafından öldürülen El-Cezire muhabirleri Enes el-Şerif, Muhammed Karika ve 4 foto muhabiri, dün sabah saatlerinde Gazze şehir merkezinin batısındaki Şeyh Rıdvan Kabristanı’nda defnedildi. Cenaze törenine çok sayıda Gazzeli katıldı. Gazze’de görev yapan gazeteciler, cenaze töreninde yaptıkları konuşmalarda İsrail’in işlediği soykırımı ne pahasına olursa olsun dünyaya aktarmaya devam edeceklerini söyledi.

DÜNYA KORUMA ÇAĞRISINA ALDIRMADI

İsrail’in Gazze’de 6 gazeteciyi öldürmesinin ardından açıklama yayınlayan Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü, katliamın beklenen ve planlı olduğuna dikkat çekti. Uluslararası Gazetecileri Koruma Komitesi’nin daha önce El-Şerif’in muhtemel bir suikasta karşı korunması çağrısı yaptığı hatırlatılan açıklamada, “Avrupa Birliği (AB) ve ABD başta olmak üzere bütün uluslararası toplum bu çağrıya aldırış etmedi” denilerek dünya ülkelerine eleştiri yöneltildi.

ŞEHİT EDİLEN GAZETECİ SAYISI 238’E ULAŞTI

Gazze’ye yönelik 7 Ekim 2023’te vahşi saldırılar başlatan işgalci İsrail ordusu, bu süreçte sivil altyapı tesisleri, sağlık ve eğitim tesislerinin yanı sıra bin 500’den fazla medya tesisini de imha etti. Enes el-Şerif ve beş meslektaşıyla birlikte, İsrail ordusunun bu süreçte öldürdüğü gazeteci sayısı 238’e ulaştı.

Enes el-Şerif'in yakınları, 11 Ağustos 2025'te Gazze Şehri'ndeki cenaze töreninde 15 aylık oğlu Salah ve 4 yaşındaki kızı Şam'ı taşıyor.

Kaynak: Yeni Şafak

HABERE YORUM KAT