1. YAZARLAR

  2. Mustafa Ünal

  3. Saadet, CHP'ye ders olsun!
Mustafa Ünal

Mustafa Ünal

Yazarın Tüm Yazıları >

Saadet, CHP'ye ders olsun!

08 Ekim 2010 Cuma 00:07A+A-

Saadet Partisi içinde CHP'li Önder Sav'dan 'kongre stratejisi' öğrenmek isteyenler çıktı. Oysa Saadet Partisi'nde olup bitenlerden asıl ders alması gereken CHP... En başta da Önder Sav. Neden mi? Anlatayım...

Saadet Partisi'nde yaşananları farklı perspektiften değerlendirmek istiyorum. Milli Görüş hareketi ikinci yenilikçi partisini doğurmak üzere... İlki AK Parti'ydi. Nasıl ortaya çıktığı herhalde unutulmadı. Eski usulle siyaset yapamayacaklarını gören Abdullah Gül, Recep Tayyip Erdoğan, Bülent Arınç gibi isimler geleneksel çizgiden koparak 'yenilikçi hareketi' başlattı.

Fazilet Partisi'nde Milli Görüş'ün doğal lideri Necmettin Erbakan'a karşı liste çıkardılar. Kongreyi kaybetmelerine rağmen hatırı sayılır oranda oy almayı başardılar. Bu oran Milli Görüş'ün bünyesinde 'yenilikçi hareketi' besleyecek dinamizm olduğunu gösterdi. Fazilet Partisi kapanınca herkes kendi yoluna gitti... Yenilikçi kanatta yer alan isimler Adalet ve Kalkınma Partisi'ni, Erbakan ve arkadaşları ise Saadet Partisi'ni kurdu.

AK Parti, ilk seçimde iktidar oldu. Erbakan kendilerine yeni yol seçenleri 'mektepten kaçan yaramaz öğrencilere' benzetti ama AK Parti, her seçimden zaferle çıktı. Erbakan'ın beğenmediği öğrencilerinden biri cumhurbaşkanı oldu, diğeri başbakan... Kalanlar değil, ayrılanlar kazandı.

Saadet Partisi ise kapısını açık tutacak, varlığını sürdürecek kadar oyu ancak alabildi. Ta ki Numan Kurtulmuş'a kadar... Partisinin İstanbul il başkanı olarak sivrilen Kurtulmuş, Erbakan ve arkadaşlarının gönülsüz vizesine rağmen tabandan gelen değişim taleplerinin rüzgârıyla 'genel başkan' oldu.

Kurtulmuş geçmişte bir ara AK Parti'ye göz kırptı. Çok düşündü, uzun istişareler yaptı ve partisini değiştirmekten son anda vazgeçti. Siyasi kaderi farklı gelişti. Kurtulmuş genel başkan koltuğuna oturur oturmaz Saadet Partisi'nde 'farkını' gösterdi. İlk günden Milli Görüş'ün kalıplarını zorlamaya başladı. Yeni siyaset ve yeni yüzlere yöneldi. Saadet Partisi'ni gençleştirdi.

Erbakan vesayetinin partinin büyümesine engel olduğunu gördü. Vesayet görüntüsünü ve 'ak saçlılar' diye nitelenen parti büyüklerinin kuşatmasını radikal ve keskin yöntemlerle değil, ince siyasetle aşmayı denedi. Ancak geleneksel yapı değişime ve yeni siyasete vize vermedi. İçerideki zorluklara rağmen Numan Kurtulmuş yerel seçimlerde dikkatleri çeken oy aldı. Oran belki düşüktü ama gelecek için umut vaat etti.

Erbakan ve arkadaşları için Kurtulmuş'un liderliğinde Saadet'in büyüme istidadına girmesi değil, Milli Görüş çizgisinin aynen korunması ve eski isimlerin parti bünyesinde muhafazası önemliydi. Kongre, değişimin ve geleneğin sert mücadelesine sahne oldu. Erbakan, eski arkadaşlarını ve yakınlarını parti yönetimine sokmak için bastırdı. 'Doğal lider' olarak bütün ağırlığını koydu. Kurtulmuş, vesayeti daha da koyulaştıracak isimleri kabul etmedi.

Kongre ve sonrasındaki kayyuma kadar giden olaylar artık Saadet Partisi'nde siyaset yapmasının mümkün olmadığını gösterdi. Olağanüstü kongreyi beklemeden hem genel başkanlıktan hem de partiden istifa etti. 10 gün sonra yapılacak kongrede aday olsaydı, karşısına çıkacak isim; Necmettin Erbakan'dı. O zaman çok daha nahoş olaylar yaşanabilirdi. Saadet'ten ayrılan sadece Kurtulmuş değil, büyük bir parça koptu. Numan Kurtulmuş, bugün arkadaşlarıyla yeni parti kurmanın planlarını yapıyor. Hesapları uzun vadeli... 10 yıl içinde iktidar olmak.

CHP'nin çıkarması gereken ders mi? Saadet Partisi gibi siyasi yapıdan iktidar olmayı hedefleyen yeni hareket çıkarken seçim yenilgilerinin değişmez partisi CHP'de sessizlik ve sükunet egemen... Değişim ve yenilikten eser yok. Sanki CHP için iktidar değil, varlığını sürdürmek önemli. Oysa CHP, iktidara yaklaşan yeni partiler, yeni hareketler üretebilmeliydi.

Kemal Kılıçdaroğlu demeyin... Onu olağan dinamikler değil olağanüstü şartlar çıkardı. Belki Bülent Ecevit... Başarılı örnek sayılabilir. CHP, Saadet Partisi'nden başlayarak, Milli Görüş hareketini bir laboratuvar gibi incelemeli... 'Nasıl iktidara gelinir'in reçetesi orada; değişim ve yenilikçilikte gizli... Saadet'te yaşananlardan Önder Sav ders almalı.

ZAMAN

YAZIYA YORUM KAT

1 Yorum