Murdar Masal

Şubat 2003A+A-

Murdar baltalı Kabiller dolaşır sokaklarda...

Nice büyük tabutlar, nice büyük acılarla yollara düşer bir bir. Üstü başı dökük, yoksul, her şeye kırgın erkekleri ve en çok çocuk doğuran ve çocukları en çok ölen kadınlarıyla varoşlar son bir kez yutkunur, ürperir, içine kapanır. Çünkü hüzün ve telâş, alabildiğine buyurgan, alabildiğine yayılmacıdır.

Üşür. Dil üşür, dal üşür, döl üşür. İliklerine kadar ayaza keser yanımızda yöremizde, sahipsizlerin felâket uğramış, zulümler geçirmiş bilge yurdu. Kimsenin yüzü ağıtlara ve aynalara sığmaz. Çiçekler korkunç bir hüsranla suya vurur kendini. Yol bulunmaz, iz sürülmez. Feryatlar, kanlı öksürüklerin eşliğinde herkesin kaburgalarında patlar. Zulmün, çaresizliğin, yoksulluğun heyulası düşer yutkunan vicdanlara.

Acı; çarçabuk büyütür çocukları! Acz ve yıkım toprağa çağırır canı.

Bütün madalyalar, rozetler, takılar, övünç kaynakları fani yaprakların ritmiyle eskir. Kaybetmiş, karşılık bulamamış, boşaltılmış avuçların sayısı birdenbire artar. İlkel bir intihara biriktirir kendini, ucuz romanlar okumuş, lirik düşlerle yunmuş huysuz kedili ablalar. Müzevir bekçiler, kumarbaz ve aylak tayfalar, hastalıklı cellatlar, soğukkanlı ölü yıkayıcıları...

Murdar baltalı Kabiller dolaşır sokaklarda...

Soğur ve her şey upuzun bir unutuşu andırır. Duygulanışlar ansızın tökezler sinemizde. Kırık dökük dizeler söylenir. Sanki eski filmlerden çıkıp gelmiş gibi yabanıl duran posta katarları bir yıkılış kalıntısıdır. Ve kanaviçe yorgunu akşamların tarihçesine sinsi bir rivayet sızar. Sendeler iskeleti mevsimin. Bulutların bağrındaki kızgın su sicim gibi yere ağar ve dilde kıyamet olur. Kan bıngıldar. Saçları ağarır usulca bebelerin.

Bütün kahramanların atları ve akılları yorulur. Kent kıyımıdır. Salihlerin bakracına kan düşer. Kapılar bir bir gürültüyle kapanır. Dünyayı açlık yönetir artık. Yer gök incinir.

Ağlar, hüzne belenmiş mızıkalarıyla güzel yüzlü, tenha yürekli genç bahadırlar. Söz ustaları, kurrâlar, ağır ve hünerli hattatlar. Kızların gönlü boşalır. Çırpınır ağaçlara asılmış körpe vücutlar. Murdar yüzlü Kabillerle dolar sokaklar!

Ah! En kötüsü yepyeni oyuncaklarını ve tertemiz yüreklerini uçurtmalara bağlayan yoksul çocuklar!..

BU SAYIDAKİ DİĞER YAZILAR