Kürdistan bölgesinin başkenti Erbil’de düzenlenen Yekgirto’nun 7’nci Kongresi’nde, partinin Eski Genel Sekreteri Selahaddin Behaeddin 801 oyla yeniden genel sekreterlik koltuğuna oturdu.

Üç ismin yarıştığı seçimin ikinci turu sonunda 4 yıldan sonra partinin genel sekreterliğine 801 oyla Selahaddin Behaeddin yeniden seçildi.

İkinci turda, 4’ü boş ve bin 106 oy kullanıldı. Selahaddin Behaeddin 687, Ebubekir Ali Maneve 221 Muhammed Rauf ise 194 oy aldı.

6 Şubat 1994’te kurulan Yekgirto şu ana kadar 6 kongre düzenledi.

Partinin 6’ncı kongresinde aday olmayan ancak son kongrede yeniden aday olup başkan seçilen Selahaddin Behaeddin ile Rudaw’ın gerçekleştirdiği röportaj:

Yekgirto neden son iki seçimde oy kaybetti?

Sebepler çok. En önemlisi Yekgirto’nun muhalefeti bırakmasıydı.

Partinizin önceki kongresinde neden genel sekreterlik için aday olmadınız?

Her alanda olduğu gibi Yekgirto’nun bu konunda örnek bir tavır sergilemeliydi. Yönetimin el değiştirmesi gerekiyordu. Ben bunu bir görev olarak gördüm. Çok şükür partinin zirvede olduğu bir dönemde güzel bir şekilde kendi girişimimle bunu yaptım. Şimdi yönetimin seçimle yeniden el değiştirmesinin, önceki adımıma gölge düşüreceğini zannetmiyorum.

Genel Sekreter’in işine karıştığınızı iddia ediliyordu?

4 yıl boyunca partinin hiçbir kararına müdahil olmadım. Sadece zaman zaman konulara ilişkin mülahazalarımı ilettim.

Neden yeniden aday oldunuz?

18 yıl hizmet ettiğim kardeşlerimin hakkı, parti içinde tamamlamamız gereken bazı vazifelerimiz için bir kez daha belli bir süreliğine bu görevi üstlenmem gerekiyordu.

Yekgirto ve Kürdistan için projeniz nedir?

Kısacası Yekgirto için denge ve geliştirme projem var. Kürdistan Bölgesi’nin durumu idari ve siyasi olarak bazı durumları ortaya çıkarmıştır. Bu durum başka partiler için normal olsa da Yekgirto için tehlikelidir.

Dengeden kastınız nedir ve neden Yekgirto için tehlikeli?

Yekgirto’da son 10 yılda az da olsa siyasi çekişmeler ortaya çıktı. Yekgirto projesinin 3 boyutu olan dava, eğitim ve siyasete siyasi çekişme zaman zaman baskın oldu. Bu yeniden düzenlenmeli.

Kürdistan için projeniz nedir?

Bölgede önemli ve büyük gelişmeler var. Rojava (Suriye Kürdistanı) ve Kuzey’de (Türkiye Kürdistanı) gözler Güney Kürdistan’da.

Bu hassas dönemde ayrılık değil birlik lazım. Küçük şeyleri büyütmek, uygunsuz tepkiler göstermek gibi şeyler yapılmamalı. Böyle şeyler tarihi iyi okuyan ve onun merhametsizliğini bilenlerin işi değil.

Hiç kimse melek değil. Birlikte yaşamak bizim kaderimiz. Henüz önümüzde fırsatlar var. İç ihtilaf çok tehlikeli. Tarih bunun örnekleriyle dolu.

Yekgirto’nun sahip olduğu tabanla bu konuda denge ve barışı sağlayabileceğini düşünüyorum.

Gelecekte bir kadın genel genel sekreter olabilir mi? Dini olarak uygun mu?

Tüzükte genel sekreterlik için kadın veya erkek diye bir tanımlama yapılmıyor. Ayrıca dini bir engel de yoktur. Fıkıh olarak devletin veya yargının birinci makamı ile ilgili bir mülahaza olabilir. Ama din alimlerinin büyük bir bölümüne göre bugün için bu değişmiştir. Ama toplum kültürel olarak henüz olması gereken yerde değil.

Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) ile Değişim Hareketi (Goran) arasındaki anlaşmayı nasıl değerlendiriyorsunuz?

Yakınlaşmalar olumludur, Kürt yuvasını birleştirmeyi hedefliyor. Her iki parti kendi programlarına hizmet etmek amacıyla bu anlaşmayı imzaladı. Başarılar diliyorum.

 Yekgirto, İslami Topluluk (Komel) ve İslami Hareket (Bızutneve) partileriyle adım atarak Kürdistan Bölgesi’nin istikrarı için daha yakından birlikte çalışabilir.

2016’da referandum yapılmasını destekliyor musunuz?

Bir Kürt devletini ve milletimizin bağımsızlığını destekliyoruz. Bu amaca yönelik bütün yasal, siyasal, ekonomik, toplumsal ve kültüre adımlar atılmalı.

Referandumun en kısa zamanda yapılmasını istiyoruz. Bunun için, Kürtler kendi içinde barışı sağlamalı, parlamento ile Yüksek Seçim Komisyonu aktifleştirilmeli. Bu adım için Irak, bölge ve uluslararası düzeyde hazırlıklar yapılmalı.

AK Parti ile yakın bir ilişkiniz vardı. Bu ilişki şimdi ne durumda?

Refah Partisi döneminde, daha sonra AK Parti’yi kuranlarla ilişki kurduk. İlişkilerimiz şimdiye kadar devam ediyor.

AK Parti’nin Kuzey Kürdistan politikasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Türkiye Hükümeti kendi politikasından sorumludur. Biz hiçbir zaman askeri çözümü desteklemedik. Belki onların kendilerince gerekçeleri vardır. Açılım sürecinde onlara ciddi destek olduk. Açılım sürecine geri dönülmesini ve sorunların barış içinde diyalogla çözülmesini diliyoruz.

Rojava’nın geleceğine nasıl bakıyorsunuz?

Rojava’daki özerk yönetime sevindik. Ancak diğer tarafların dahil edilmemesi olumsuz. Güney Kürdistan’daki iç savaş ve ihtilaflardan ders almamaları üzücü.

IŞİD örgütüne nasıl bakıyorsunuz?

IŞİD, Sünni, Hıristiyan ve Ezidilere ait bölgelerin büyük bir bölümünü tahrip eden ve onları katleden alçak bir istihbarat oyunudur.

IŞİD haksız yere Kürdistan’a saldırarak yakamıza yapıştı.

Hükümet reformlar yaparak yolsuzluğu ortadan kaldırarak kanun egemenliğini sağlamalı. Biz de İslami taraflar olarak gençlerimizi bu tür hastalıklardan korumaya çalışacağız. Ilımlı düşünce, bir arada yaşama ve toplumsal istikrar tohumları ekeceğiz.

PORTRE / Selahaddin Behaeddin

1950 yılında dindar bir ailenin çocuğu olarak Hawraman’da dünyaya geldi. 1965 yılında Müslüman Kardeşler’le (İhvan) ilişki kurdu. 1969 yılında öğretmenlik okulundan mezun oldu. 10 yıl öğretmenlik yaptıktan sonra görevinden uzaklaştırıldı. 1982 yılında İran’a giden Behaeddin, 1991 yılında Kürdistan Bölgesi’ne döndü. 6 Şubat 1994’te Kürdistan İslami Birlik Partisi’ni (Yekgirto) kurdu. Partisinin 6’ncı kongresinde aday olmayan Behaeddin, 4 yıl aradan sonra 7’nci Kongre’de tekrar partinin başına geçti.