Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyet'inde (KKTC) 1993 yılında suikasta uğrayan gazeteci Kutlu Adalı'nın ölümüne ilişkin Sedat Peker'in dile getirdiği iddialar hem Türkiye'de hem KKTC'de güçlü yankı buldu. Türkiye ve KKTC basınında geniş yer alan iddialar çok tartışıldı. Konuyla ilgili yeni bir gelişme yaşandı.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Polis Genel Müdürlüğü Basın Subaylığı, Kutlu Adalı cinayetine ilişkin dosyayla ilgili, Türkiye Cumhuriyeti makamlarından gerekli bilgi talebinde bulunulduğunu açıkladı.

'SUÇ FAİLLERİNİ TESPİT ETMEK MÜMKÜN OLMADI'

KKTC Polis Basın Subaylığından yapılan yazılı açıklamada, son günlerde, 1993 yılında uğradığı silahlı saldırı sonucu öldürülen gazeteci-yazar Kutlu Adalı'nın ölümüyle ilgili farklı kesimlerin kendi görüşleri doğrultusunda yazılı, görsel ve sosyal medya üzerinden yönlendirici haberler yer almaya başladığı, ayrıca geçmişte gündeme gelmiş benzer konuların "yeniymiş gibi" halk üzerinde algı oluşturulmaya çalışıldığı belirtildi.

Açıklamada, "Merhum Kutlu Adalı'nın öldürülmesi sonrasında iddia edilen her bilgi ve beyan sonrası, mütemadiyen yapılan soruşturma ve araştırmalarda tüm gayretlere karşın suç faillerini tespit etmek mümkün olmamıştır. Bu nedenle de dosya 'meydana çıkarılamadı' olarak tasnif edilmiş bulunmaktaydı" ifadeleri yer aldı.

İLGİLİ BİRİMLERDEN BİLGİ TALEBİ

Son olarak ülke dışından yapıldığı bilinen bir sosyal paylaşım sitesinde, konuyla ilgili bazı açıklamalar içeren paylaşımların yer aldığı vurgulanan açıklamada, şunlar kaydedildi:

"Bahse konu bu paylaşım ve gelişmeler çerçevesinde, Polis Genel Müdürlüğü tarafından cinayet dosyası yeniden soruşturma ve araştırma kapsamına alınmıştır. Bu maksatla Türkiye Cumhuriyeti makamlarından, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile Türkiye Cumhuriyeti arasında 25 Aralık 1987'de imzalanan 'Suçluların Geri Verilmesi, Mahkeme İlamlarının Karşılıklı Tenfizi ve Adli Yardımlaşma Yasası' uyarınca ilgili birimden gerekli bilgi talebinde bulunulmuştur."

Açıklamada, cinayet dosyasıyla ilgili Polis Genel Müdürlüğünce gerekenlerin hassasiyetle yapılmaya devam edilmekte olduğunun, araştırma ve incelemelerin, olay aydınlatılıncaya kadar elde edilecek yeni bilgiler çerçevesinde sürdürüleceğinin altı çizildi.