Gazze savaşının ardından İsrail'e karşı sert çıkışlarıyla Arap dünyasının takdirini toplayan Erdoğan, bu tavrından geri adım atarsa hem ülke içinde hem de Arap kamuoyunda destek kaybına uğrar.

Türkiye’nin tutumu şaşkınlık yaratmaya başladı.

Türk halkının gözünde temelleri her an sarsılabilecek ve bir başkasıyla değiştirilebilecek hükümetin başbakanından ziyade bir başka Atatürk olma arzusu taşıyan ünlü lider Tayyip Erdoğan’ın, İsrail’e baskı yapma noktasında yolun sonuna kadar gideceğini varsaymıştık. Bazı bilgiler, Erdoğan’ın Suriye ve İran’la başarılı temaslarda bulunmasının ve Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nu Irak Kürdistanı’na göndererek Iraklı Kürtlerini rahatlatmasının ardından Türkiye-İsrail ilişkilerini düzenlemeye döneceğini ifade ediyor. Erdoğan, Filistinlilerle İsrail arasındaki müzakere sürecini harekete geçirmek amacıyla İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’yla görüşmeye zemin hazırlamak için İsrail’le bir heyet gönderiyor.

Erdoğan’dan böyle bir adımı bekliyorduk çünkü İsrailliler Türkiye başbakanının soğukluğundan dolayı şoke olmalarına rağmen rahatlamıştı. Zira Erdoğan İran ziyareti sırasında Türkiye’nin İsrail’le ilişkilerini korumak ve geliştirmek istediğini belirtip, İsrail’le Suriye arasında arabuluculuk rolüne dönmeye de hazır olduğunu açıklamıştı. Erdoğan’ın bu açıklamayı yapması bile geri adım attığı anlamına geliyor.

Türkiye’nin 10 gün önce görevini teslim alan yeni büyükelçisi de Tel Aviv’de, ‘İsrail’le ilişkilerin güçlü temellere dayalı olduğunu, yaşadığı sarsıntılardan daha güçlü çıktığını ve Türkiye’nin her zaman İsrailli siyasi ve askeri yetkilileri karşılamak istediği’ni açıkladı. Bu sözler İsrail Ticaret ve Sanayi Bakanı Binyamin Ben-Eliezer’in söyledikleriyle de uyumlu. Eliezer Türkiye cumhuriyetinin kuruluş yıldönümü münasebetiyle Türkiye büyük elçiliğinin düzenlediği kutlamalara katılan İsrailli yetkililerden biriydi. İsrail’in bu kutlamalarda alt düzeyde yetkililerle temsil edilmesi, taraflar arasındaki soğukluğun göstergesiydi. Diğer yandan, Eliezer ‘Türkiye-İsrail ilişkilerinin stratejik boyuta sahip olduğunu, bu nedenle bastıran sise rağmen ilişkilerin doğal sürecine döndürülmesi için büyük çabalar harcandığını ve dostluğun düşmanlığa galip geleceğini’ belirtti. Ayrıca İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres Türk meslektaşı Abdullah Gül’e gönderdiği mesajda, ‘ülkeler arasında bazı yanlış anlamaların yaşanabileceğini, ancak Türkiye’yle ilişkilerin tarihi köklere sahip olduğunu’ belirterek, İsrail ziyareti davetini yineledi. Türkiye’nin cumhurbaşkanının ‘İran’ın nükleer oyunu tehlikeli’ yollu yeni açıklamaları, Peres’i Erdoğan Türkiye’sini razı etmeye teşvik ediyor.

Öğrencilerin ‘yumurta mesajı’ açıktı

Erdoğan, geri adım atma işlemi tamamlananmadan önce konuyu kavrayıp kendisini frenlemeli. Türkiye başbakanı bunu yapmazsa sadece saldırgan İsrail’e yönelik net tutumu sebebiyle elde ettiği Arap ve Müslüman desteğini kaybetmekle kalmayacak, ayrıca iç desteğinin de bir miktar düşeceğini görecek.

İşte Türk öğrenciler Erdoğan’ın partisinin belediye başkanını ziyaret eden İsrail büyükelçisini yumurta yağmuruna tutuyor. Sanki bu öğrenciler Erdoğan’a ve Gül’e, ‘bizler İsrail değişmedikçe baskıyı sürdürmenizi istiyoruz ve henüz başlarda da olsa bu geri adım atışın gereği yok’ diyorlar...

(Lübnan gazetesi Liwa, 11 Kasım 2009)

RADİKAL