Suriye’nin Doğu Halep bölgesindeki katliamı, 7 yaşındaki kızı Bana’yla dünyaya sosyal medya üzerinden duyuran Fatma el-Abed, ailesiyle birlikte Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde misafir edildikten sonra AA’nın sorularını yanıtladı.

“Çocuklarımızı Götürecek Hastane Yoktu”

Twitter hesabı açarak katliamı dünyaya duyurmayı nasıl düşündüklerinin sorulması üzerine el-Abed, “Halep’te insanların çektiğini dünyaya göstermek için hesabı açmaya karar verdim. Özellikle Türkiye’nin dikkatini çekmek istedim. Okullar bombalanmıştı. Çocuklarımızı götürecek hastane yoktu.” dedi.

el-Abed, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun haricinde, ABD Başkanı Barack Obama’ya Twitter üzerinden mesaj gönderdiğini, ancak Obama’dan yanıt alamadığını söyledi.

“Paylaştığımız Tüm Fotoğraflar Evimizdendi”

“Türkiye’nin yardımı ve cömertliği karşısında çok mutlu olduk. Ailem şu anda güvende olduğu için Türkiye’ye müteşekkirim.” diyen el-Abed, sosyal medya hesabının sahte olduğu ve ailenin aslında Suriye içinde yaşamadığı iddialarına şöyle yanıt verdi:

“Bu röportajla gerçek olduğumuzu anlarlar diye düşünüyorum. Doğu Halep’te Aşar mahallesinde yaşıyorduk. Paylaştığımız tüm fotoğraflar evimizdendi. Her şey gerçekti. Bombalar gerçekti. Evimiz yıkıldıktan sonra (rejim güçleri) nerede olduğumuzu tespit ettiler. Tehdit mesajları yolladılar. Bize evimizin nerede olduğunu bildiklerini gösteren mesajlar attılar. Twitter paylaşımlarına son vermemi istediler. Bizi arıyorlardı. Bir başka mesajda ‘Her yeri aradık ama sizi bulamıyoruz.’ demişlerdi. Çünkü sığındığımız evler (bombardımanda) yıkılıyordu ve biz yer değiştiriyorduk.”

“Halep’e Geri Dönmek İstiyorum”

el-Abed, tahliye sürecinde Beşşar Esed güçlerince tanınmamak için saklandıklarını anlattı.

“Tahliye otobüslerinde esir gibiydik. Aç ve susuz şekilde 19 saat bekledik. İnmemize bile izin vermediler.” diyen el-Abed, “Halep’e geri dönmek istiyorum. Ruhumu orada bıraktım.” ifadesini kullandı.