1. YAZARLAR

  2. Ali Ünal

  3. Evrim, mitlerden örülü bir mitolojidir
Ali Ünal

Ali Ünal

Yazarın Tüm Yazıları >

Evrim, mitlerden örülü bir mitolojidir

09 Mart 2009 Pazartesi 16:19A+A-

Bilhassa ABD'de bilim adamlarının % 99'u evrimi kabul ediyormuş. Ne değer ifade eder ki? 19'uncu asırda fizikçiler hayat, şuur, irade gibi "bilimin yedi bilinmeyen"i dışında her şeyi izah edebilecekleri iddiası ve tekebbürü içinde idiler; hepsi de, Newton fiziğine iman etmişti.

Quantum fiziği, iddialarını tarihin çöplüğüne atıverdi ve Eddington, Max Planck, James Jeans gibi ilim adamları, Mevlânâ, İbn Arabî, Molla Cami gibi yazıp konuşmaya başladılar. Bu hususta temel gerçeği K. R. Popper ifade ediyor: "Hem Einstein'ın hem Newton'un teorilerinin her ikisi de pekalâ yanlış olabilir."

Fizikçilerin ateizm ve materyalizm adına bıraktıkları boşluğu evrimciler doldurdu. Evrim, sadece canlıların değil, bütün bir kâinatın, canlı-cansız her şeyin tesadüfen ve kendiliğinden evrimleşerek ortaya çıktığı iddiasıdır. Bu aslî özelliğiyle, ateizm-materyalizm-evrimcilik şudur: Ezelde ilimsiz, şuursuz, hayatsız bir nokta vardı. Bu, kendiliğinden, tesadüfen ve herhangi bir gayeye yönelik olmaksızın harekete geçti ve zaman-mekân boyutu edindi. Sonra ondan tesadüflerle 30 civarında harf üredi. Bu harfler, kusursuz bir şekilde tesadüfen sonsuz denebilecek çeşitlilikte bir araya gelerek her biri ayrı manâda ama birbirleriyle tam bir âhenk ve birlik içinde trilyonlarca kelime oluşturdular; kelimelerin mükemmel bir şekilde bir araya gelmesiyle kusursuz ve manâlı cümleler, cümlelerden paragraflar, paragraflardan bölümler, bölümlerden trilyonlarca astronomi, astro-fizik, fizik, kimya, biyoloji, zooloji, jeoloji, genetik, tıp, anatomi, coğrafya, matematik, geometri vb. kitapları meydana geldi. Ateizm-materyalizm-evrimcilik, sadece bu değil, bundan, meselâ yazı olarak güneş ile, elma ağacı ile, koyun ile, Hasan oğlu Mehmet ile gerçek güneş, elma ağacı, koyun, Hasan oğlu Mehmet arasındaki fark ölçüsünde daha öte bir iddiadır. Ateist-materyalist-evrimciler, bilim adına bu iddiayı kabullenmemizi istiyor, kabullenmemeyi bilim dışılık, dogmatistlik olarak mahkûm ediyorlar.

Önceki yazımızda belirtildiği gibi, Darwin'i evrim hipotezinin (varsayım) temellerinden olan "tabii ayıklanma" fikrine, Papaz Malthus'un İngiltere'de fakirlere yardım kanununu kaldırmak için ileri sürdüğü ve ırkçılığın, faşizmin anası sosyal Darwinizm'in kurucusu H. Spencer tarafından "en iyi uyum gösteren" şeklinde ifade edilen "Ancak güçlü olanların hayatta kalma hakkı vardır" miti götürmüştür. Her ne kadar hayatta belli ölçülerde bir mücadele varsa da, insanlığın hayatında savaş gibi, varlıkların hayatında mücadele aslî değil, arızîdir; aslolan, bütün kâinatta ve insan vücudunda açıkça gördüğümüz üzere, yardımlaşmadır, dayanışmadır. Bir kiraz elde etmek için ısısı ve ışığıyla güneş, hava, su, toprak, bütün insanlar bir araya gelse üretmeleri mümkün olmayan kiraz çekirdeği, dünyanın güneşle olan konumu en mükemmel şekilde işbirliği yapar ve dolayısıyla bir kirazın gerçek fiyatı bütün kâinattır. Ayrıca, canlıların bebeklik ve çocukluk zamanları ile yetişkinlik zamanlarında açıkça müşahede olunduğu üzere, zayıflar, gerçek muhtaçlar daha iyi beslenir, daha iyi bakım görür, korumaya alınır.

Darwin'in evrim hipotezinin bir diğer temeli olan "hayat ağacı" kurgusu da, tamamen 19'uncu asırda Batı'da pek revaçta olan ve Spencer'ın da esas aldığı terakki (progress) mitine dayanmaktadır. ABD'li bilişim ve suni zekâ uzmanı Chris Betman'ın yazdığı gibi, evrim hipotezinin temel iddiaları ve onların dayandığı bütün iddialar böyle birer mittir ve evrim konusundaki bütün araştırmalar bu mitleri doğrulamak için yapılmaktadır. Betman, "Modern bilimsel düşüncenin hiçbir boyutu, metafizikî alana evrime olan inançlar ölçüsünde çaktırmadan sızmamıştır" der. Thomas Kuhn ise, "Bilim adına ileri sürülen yeni teoriler doğru oldukları için değil, yeni oldukları için kabul görmekte, tarihte kalmış (esirin varlığı gibi) teoriler ise, terk edildikleri için değil, eski oldukları için bilimsel kabul edilmemektedir" diye yazar.

Gerçeğe ulaşmak için önce bilimselliğin tuzaklarından mutlaka kurtulmalıyız.

ZAMAN

YAZIYA YORUM KAT

2 Yorum