1. HABERLER

  2. HABER

  3. GÜNDEM

  4. Eminönü'nde Uluorta Magandalık Örtbas mı Ediliyor?
Eminönü'nde Uluorta Magandalık Örtbas mı Ediliyor?

Eminönü'nde Uluorta Magandalık Örtbas mı Ediliyor?

Eminönü'nde balıkçı esnafının bıçaklı saldırısı ve ardından yaşananlar sosyal medyanın gündeminde.

08 Ağustos 2019 Perşembe 11:57A+A-

HAKSÖZ-HABER

Eminönü'nde geçtiğimiz pazar günü balıkçıların ve çevre esnafın karıştığı ve bir kişinin bıçaklı saldırıya uğradığı vakıanın polis tarafından örtbas edilmeye çalışıldığı iddia edildi.

Birkaç gündür sosyal medya sitelerinde de gündem olan olayın üzerinden 5 gün geçtikten sonra Emniyet'in yaptığı açıklamada 8 kişinin gözaltına alındığı ve savcılık ifadelerinin ardından serbest bırakıldığı belirtildi.

İnternette #EminönündeVahşet etiketiyle gündem edilen olayda bir balıkçı işletmesinin çalışanlarının bir müşteri grubu içinde yer alan kadınlara kasti olarak terbiyesizlik yaptığı ve uyarıda bulunan eşlerine çalışanların saldırdığı öne sürülmüştü.

Yaşanan vakıada 3 erkeğe civarda bulunan esnaflardan oluşan yaklaşık 20 kişilik grubun saldırdığı ve bir kişinin başına "pala" diye tabir edilen bıçakla vurulduğu ve şahsın kanlar içinde yerde kaldığı ifade edildi.

İddaalara göre çağrılan polis, karakol epey yakın olmasına rağmen, olay yerine çok geç geldi ve olayı hızlıca geçiştirerek durumu örtbas etmeye çalıştı.

Öte yandan karakol çalışanlarının bölgede bulunan kameraların arızalı olduğunu söyledikleri de iddaa edildi.

Başından yara alan vatandaşın ise olay sonrası hastanede başına 25 dikiş atıldığı öğrenildi.

Sosyal medya sitelerinde iddaa edilen vakıanın ayrıntılarını ve emniyet açıklamasını da sizlerle paylaşıyoruz:

"Pazar günü (4 ağustos 2019) 2 abim ve eşleriyle saat 17 civarı tarihi Eminönü Balıkçısı’na gittik. Beş tane balık ekmek aldık. Oturduğumuz andan itibaren çalışanlar özellikle kadınları rahatsız ederek hepimize kabaca davranıyorlardı. Birkaç defa garsonun dikkatsizce yengeme çarpmasının ardından küçük abim çalışana “dikkat etsene kardeşim” diyerek uyarıda bulundu. Garson “ne dikkat edecem” diye karşılık verince abim “kadınları rahatsız ediyorsun, dikkatlice geçebilirsin” diye cevap verdi. “Bilerek mi yapıyorum” diye bağırınca abim “kusura bakma desen konu kapanacak” diye cevap verdi. Garson “senden özür mü dileyecem, sinir etme /galiz küfür)” diyince büyük abim “ne biçim konuşuyosun kardeşimle” diye çıkıştı. Garson ana-bacı söverek bağırınca ben ayağa kalktım ve “ne biçim konuşuyon lan” diyerek üzerine yürüdüm. O an garson geri çekilince birden çevredekiler beni tuttular. Birkaç saniye içinde gemi ve turşucuda çalışan yaklaşık 20 kişinin üzerimize doğru koştuğunu gördük. Ne olduğunu anlamadan bize saldırdılar. Üçümüzü de ayrı köşelere çekerek yumruk ve tekmeler savurdular. Ben darbelerden korunmak için kapandım. O sırada üzerime kesici aletle koşan birini gören küçük abim önündeki saldırganları dağıtarak koşan kişiyi engelledi. Korunmasız kaldığı için yüzüne ve vücuduna fazlaca darbe aldı. Pala olduğunu düşündüğümüz kesici aletle kafasına gelen darbe sonrası kanlar içinde yerde kaldı. Bunu görünce kendimi savunmayı bırakıp küçük abimin yanına koştum. Çevresindeki saldırganları uzaklaştırmaya çalıştım. Yerde kan birikince saldıranlar uzaklaştı. Bu olaylar sırasında 2 yengem de çığlıklar atarak saldırganları engellemeye çalıştılar. Büyük abim de aldığı darbelerden sonra ayakta durabilecek durumdaydı ve onunla beraber yerde yatan abimi kenara çektik. Hemen ambulans ve polisi arayarak 20 kişi tarafından silahlı saldırıya uğradığımızı ve abimin ciddi şekilde yaralandığını söyledim. Bu sırada abimin doktor eşi ilk müdahaleyi yaptı.

Olayın daha trajik kısmı bundan sonra başladı. 10 dakikalık yürüme mesafesindeki sirkeci karakolundan en az 25 dakika sonra geldiler. 20 kişi tarafından saldırıya uğradığımızı ihbar etmemize rağmen sadece 2 kişi gelmişlerdi. hiçbir müdahalede bulunmadan olayla ilgili sorular sordular. tutanak tuttuklarını ve karakolda ifade verdikten sonra şikayette bulunabileceğimizi belirttiler. Emniyet ekiplerinden yaklaşık 15 dakika sonra ambulans geldi. ambulans geldiğinde emniyet ekipleri bir anda kayboldular. Hastanede üçümüz de darp raporu aldıktan sonra karakola ifade vermeye gittik. İşletmenin yetkilileri biz gittiğimizde ordaydı. Polis aracılığıyla özür dileyip uzlaşmak istediklerini söylediler, kabul etmeyip sürece devam etmek istediğimizde tutanağın tutulmadığını öğrendik. Tutanağın tutulmadığını duyan daha rütbeli olduğunu düşündüğümüz polis olay yerine kim gittiyse o uğraşsın diyip kapıyı çarparak odasına girdi. Bizimle hiçbir polis ilgilenmek istemiyordu. iletişimde olduğumuz polis durmadan işletmenin yetkilileriyle görüşüp bize geliyordu. Önce elimize bir kimlik fotoğrafını tutuşturup kişiyi teyit etmemizi istedi. Emin olmadığımızı söyleyince kesin tespit etmemiz İçin bizi zorladı. Sebep olarak ‘uzlaşma olmazsa arbede çıkabilir.(karakolda(!))’dedi. Bu tehditvari cevaptan sonra fotoğraf üzerinden kişiyi tespit edemeyeceğimizi yineledik. Kamera kayıtlarının bu durumu çözmeye yeteceğini söyleyince emniyet kameralarının bozuk olduğunu söyledi. Belediye kameraları da dahil diğer kayıtları alabiliyosanız alın dediler. Eksik veya hatalı ifade ve tutanakları imzalatmaya çalışmaları da cabasıydı."

Emniyet Açıklamasına İlişkin Anadolu Ajansı'nın Servis Ettiği Haber:

Eminönü'nde balıkçıda darp

Eminönü'nde balıkçıda bir kişinin darbedilmesine ilişkin, polis ekiplerinin ihbarı aldıktan 3 dakika sonra olay yerine ulaştığı, insan kalabalığı ve yürüme mesafesi nedeniyle de ihbarı aldıkları andan 5-6 dakika sonra yaralı kişiyle görüştüğü bildirildi. 

İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nden yapılan açıklamada, 4 Nisan Pazar günü Eminönü Mahallesi Rüstempaşa Caddesi'ndeki balıkçıda yaşanan darp konusuyla alakalı sosyal medyada yer alan konunun ilk ihbarının komuta merkezine saat 16.54'te "Çalışanlar ağabeyime sopayla vurdular." şeklinde devam eden bir kavga olarak değil, "darba uğramış bir vatandaş" konusu olarak geldiği belirtildi. 

Açıklamada, bölge ekibinin olay yerine saat 16.57'de ulaştığı, insan kalabalığından ve yürüme mesafesinden dolayı ekip memurlarının yaralı şahısla ihbarı aldıkları andan yaklaşık 5-6 dakika sonra mülaki oldukları aktarılarak, şu ifadelere yer verildi: 

"Ekip memurları yaralı şahısla mülaki olduklarında şahsın kafasından yaralandığını görmüş ve telsiz marifetiyle yaralı şahıs olduğunu 112 ekiplerinin acele etmesi konusunda uyarılmasını merkeze bildirmiştir. Yaralı şahsa olayı kimlerin yaptığı sorulduğunda yaralı şahıs, şu an yapanları gösteremeyeceğini, önce hastaneye gitmek istediğini belirtmiştir. Şahsın yanındaki aile bireylerine kimlerin yaptığı sorulmuş, onlar da şimdi söyleyemeyeceklerini, şahısların şu an orada olmadığını, daha sonra şikayetçi olacaklarını belirtmişlerdir. 112 ekiplerinin ivedi gelmesi için ekip memuru konu ile alakalı kendi cep telefonu ile 112'yi aramış, akabinde 112 ekipleri gelmiş ve şahsa ilk müdahaleyi yapıp Cerrahpaşa Hastanesi'ne götüreceklerini beyan etmişlerdir. Diğer aile fertleri de kendi araçları ile gideceklerini, hastanedeki işlerinden sonra şikayetçi olacaklarını ifade etmiş, ekip memuru da bu konuda nasıl yol izlemeleri yönünde bilgi verdikten sonra devam eden bir konu olmadığını, şahısların daha sonra şikayetçi olmak istediklerini komuta merkezimize bildirdikten sonra olay yerinden ayrılmıştır." 

Açıklamada, olayla ilgili müracaatın ardından 8 kişinin yakalandığı ve savcılık talimatıyla ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakıldığı kaydedildi. 

Twitter'da yer alan ilgili paylaşımlar:

 

HABERE YORUM KAT

4 Yorum